İnsanımızı israf etmesek ekmeği israf etmeyiz. Ekmek israfının ana sebebi insanımızı israf etmemizdir.

 

İnsanoğlunun en büyük zenginliği, “aklı ve vicdanıdır.” Akıl ile vicdan arasında köprü kuramayan hiç kimse israftan çekinmez.

Toprak Mahsulleri Ofisi’nin verilerindeki israfa baktığımızda, bu israfı, “aklı ve vicdanı” olan hiç kimse yapamaz.

Şimdi kime sorsanız, “Biz israfa çok dikkat ederiz” diyecektir. O zaman bu kadar israfı kim yapıyor peki?
 

Bir de Müslüman ülkeyiz. İşin en garip tarafı da burası. Nehirden abdest alırken bile suyu israf etmememiz gerektiğini biliriz.

Bu ilahi mesajdan haberi olmayan milletler israf etse normal karşılarız.

Dinimize göre özellikle insan başta olmak üzere, yeryüzünde yaratılmış ne kadar canlı varsa hiç birisini israf etmemek gibi bir yükümlülüğümüz vardır.

Böylesine önemli bir yükümlülüğümüzü sırtımızdan nasıl attığımızı, TMO’nun verilerine bakarak izah etmeye çalışayım.
 

¥
 

Türkiye’de günde 6 milyon, yılda 2 milyar ekmeğin israf edildiğini ortaya koyan TMO’nun araştırmasında; tarladan tüketiciye tüm süreçler baz alınarak bakıldığında dikkat çekici veriler elde edilmiş.

-İsrafla orantılandığında günde bin 188 fırın ve 26 un fabrikası boşuna çalışmış, yılda 50 kiloluk 8 milyon 928 bin çuval un, 6 milyon 700 bin kilogram tuz, 35 milyondan fazla paket maya çöpe gitmekteymiş.

-İsraf tablosuna tarla cephesinden bakıldığında ise, 2 milyon 469 bin dekar boşuna ekilmekteymiş.

-600 bin ton buğday boşuna üretilmiş olurken, traktörlerin toplam 5 milyon saat boşuna çalışarak 32 milyon litre yakıt harcadıkları ortaya çıkmış.
 

¥
 

Bu konuda Başbakan R. Tayyip Erdoğan’ın tespitlerine yer verelim.

-“Ekmek israfının karşılığı olan 1,5 milyar lira ile 162 bin asgari ücretliye maaş ödenebilir, 500 okul veya 500 yurt veya 500 kilometre bölünmüş yol yapılabilir.

İsraf yoluyla ne yazık ki biz bu ekonomik kaynağı çöpe atmış oluyoruz. Bu noktada milletçe bir öz eleştiri yapmak durumundayız.

Ekmeği alırken, ekmeği bölerken, ekmeği sofrada, masada öylece bırakırken, artık bir değil bin defa düşünmek zorundayız.”
 

¥
 

Ekmek ve yemek israfı ne yazık ki, en çok iş yerlerinde yapılmakta. Devlet yemekhaneleri başta olmak üzere, özel sektörün yemekhaneleri kontrol altına alınmadan bu israfı önlemek mümkün değildir.

Evlerde yapılan israfların boyutu o kadar büyük değil. Devletin, şirketlerin ve lokantaların yanında evdeki israflar devede tüy.

Beşyıldızlı oteller başta olmak üzere, lüks veya değil tüm lokantalardaki israfın haddi hesabı yok. Hele tatil otellerindeki israflar dile gelecek gibi değil.

Görüldüğü gibi akılla vicdanı dışlayınca, önce insanımızı sonra nimetimizi israf etmekteyiz.