Mehmet Koçak

Mehmet Koçak

Bahçeli, kendine gel!..

Bahçeli, kendine gel!..

Ergenekon sadece ateist, jakoben, Kemalist maskeli ve sol tandanslı cevreden oluşmuyor. Milliyetçi, İslamcı kesimler ile bazı tarikat ve cemaatler içinde de bile uzantıları mevcut. Orduda, yüksek yargıda ve bürokrasi içindeki unsurlarını harekete geçiren Ergenekon çetesi aradığı neticelere ulaşamadı.

Tarzını değiştiren Ergenekon şimdi kaos ve kargaşanın yanında isyan istiyor. Ergenekon’un sol kanadı  “Şimdi vatanı kurtarmak için isyan zamanıdır” çağrıları yaparken, Sağ cenahta da “vur de vuralım öl de ölelim” naraları atılıyor. Bu cenahların hedefleri; hükümetin “Çözüm süreci” projesini sabote etmek ve hükümeti itibarsızlaştırmaktır.
Aslında Ergenekon’un sesi olan fakat Doğu Perinçek ve ekibinin kontrolündeymiş gibi gösterilen ‘Aydınlık’ adlı gazetenin baş sahife sürmanşetinde “İSYAN VAKTİ GELDİ” başlığı altında halk isyana davet ediliyor.
İP-İşçi Partisi’nin öncülük yaptığı “yeminler bu gün için haydi isyana” çağrı toplantısına İşçi Partisi Genel Başkan vekili Hasan Basri Özbey’in yanında CHP Milletvekillerinden Kamer Genç ve Emine Ülker Tarhan katıldılar.
Ergenekon’un sol kanadını oluşturan cephedeki İşçi Partisi, Atatürkçü Düşünce Dernekleri, ve CHP’nin bir kesimi bu süreçten rahatsızlık duyacağı ve kaos yaratmak adına meydanlarda hükümet aleyhine karalama kampanyaları başlatacakları bekleniyordu.
Ayrıca, PKK’nın çekilmesiyle boşalan alanı doldurmak üzere DHKP-C‘nin de kendi göstermeye yönelik kanlı eylemlere kalkışacağı tahmin ediliyordu.
Ancak; ülkenin geçmekte olduğu bu zor süreçte, MHP’nin benzer bahanelerle meydanlara inip tehditler savurması, doğrusunu ararsanız şaşırtıcı oldu.

O KÜRSÜDE TÜRKEŞ OLSAYDI

Mitinglerin ve karalama kampanyalarının sürdürüldüğü bir dönemde, farklı söylemlerle de olsa MHP’nin de meydanlara inmesi ve Bahçeli’nin süreçle ilgili agresif tutumu, tehditleri ve meydan okuyan tavrı düşündürücüdür.
Böyle bir dönemde MHP’nin de meydanlara inme kararı alması ve bu kararın Ergenekoncu yapılanmaların çağrısına denk gelmesi bir tesadüf mü? Yoksa Ergenekon’un yönlendirmesi mi? sorularını akla getirmektedir.
Çünkü; farklı söylemler kullansalar da bu faaliyetlerin hedef ve amaçları aynı… “Çözüm Süreci’ni engellemek ve AK Parti iktidarını itibarsızlaştırmak”
Bahçeli’nin Bursa Mitingi’nde yaptığı 64 dakikalık konuşmanın 57 dakikasında hedefinde AK Parti hükümeti ve Başbakan Erdoğan vardı.
Ülkücüleri “Eli kanlı katiller” olarak tanımlayanlarla hükümet kurma nezaketini gösteren Devlet Bahçeli, bu ülkenin Başbakanına şerefli ve onurlu insanların ağzına almaya hayâ ettiği ağır sözlerle hakaret etmekten geri durmadı.
Ülkücüler değil ancak Bahçeli ve onun emrindeki kadroları MHP’yi de maalesef “Barış karşıtı” yani Ergenekon’un istediği cepheye sürüklemişlerdir.
Ben inanıyorum ki….
Eğer o kürsüde Bahçeli değil de merhum Başbuğ Türkeş olsaydı, bu ağır hakaretleri sarf etmek şöyle dursun, tam aksine ülkenin bölünmez bütünlüğü içinde barış ve karşılıklı güven anlamına gelen “Çözüm Süreci”ne destek verirdi. Çünkü o siyasi ikbal ve istikbal yerine istiklale önem veren bir liderdi. Bu milleti millet yapan değerlerle barışık olmayan hukuk dışı yapılanmaların oluşturduğu cephede ise asla yer almazdı.

ÖCALAN’I İDAMDAN KİM KURTARDI?  
                                                                             
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Bursa mitinginde, “Vur de vuralım, öl de ölelim” diye bağıran kalabalığa, “Merak etmeyin, onun da zamanı gelecek” cevabı ise bir çılgınlık ve bir cinnet halidir.
Bahçeli’nin cevabını duyunca şok oldum. Ben; Bahçeli’nin “hayır biz ne vuracağız ne de öleceğiz. Biz mücadelemizi hukuk içinde vermeye devam edeceğiz” demesini bekliyordum.
Sayın Bahçeli.
O zaman ne zamandır ve zamanı geldiğinde kimler kime vuracak ve kimler kim için ölecek…
Yetmedi mi akan kan!..
Sayın Bahçeli!..
Kaç ülkücü şehidin mezarını ziyaret ettin? Kaç ülkücü mahkumu korudun, yardım ettin. Bu vatan uğruna işkence gördün mü?, şehit tabutu taşıdın mı? ve Yusufiye zindanlarında gün saydın mı?
Yoksa 12 Eylül öncesi oyunlar mı yeniden tezgahlanıyor?
Sayın Bahçeli…
Siz! Ülkücüleri mayın tarlasına sürülen topal eşek mi sandınız?
Şunu bilin ki; Ülkücüler 12 Eylül’den çok dersler çıkardı. Bir daha o oyuna gelmeyecek kadar akıllı ve zekidirler…
Sayın Bahçeli…
Öcalan’ı idamdan, sizin desteğiniz kurtarmadı mı? İdam sizin imzanızla kalkmadı mı?
Bu gerçekler doğrultusunda dostça çağrımız şudur:
MHP; Ergenekon’un etkisinden kurtulmalı ve içinde bulunduğu yanlışlardan dönmeli. Gerçek vatanseverlik yolunda sürece dahil olmalı ve sürekli eleştiren değil, üreten yol gösteren olmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
12 Yorum
Mehmet Koçak Arşivi