Yavuz Bahadıroğlu

Yavuz Bahadıroğlu

Toplum yanıyor!

Toplum yanıyor!

Son söz niyetine bir ön söz: Bugün yakındığımız ne varsa, hepsini biz ürettik!..

Rüşvetçiyi…

Vurguncuyu…

Soyguncuyu…

Fesatçıyı…

Paralel Devletçiyi…

Soysuzu…

Densizi…

Dinsizi…

Nikâhsızı…

Hırsızı…

Kaçakçıyı…

Üçkâğıtçıyı…

Çeteleri…

Ayyaşları…

Mafyayı…

Katilleri…

Uyuşturucu imalâtçılarını, satıcıları, bağımlıları…

Hepsini biz yetiştirdik!

Ailelerimizde geliştiler, okullarımızda yetiştiler, sokaklarımızda yürüdüler, “cafe”lerimizde oturdular, AVM’lerimizde alış-verişlerini yaptılar.

Yani, “Ay!.. Bunlar da nereden çıktı ayol?” havasına girmeye hiç hakkımız yok. Hepsi bizim ortak eserimiz!

Ne Rusya’dan geldiler, ne uzaydan indiler.

Daha düne kadar hepsi birer çocuktu. Hepsi masumdu. Ne yaptık ettik, masumiyetlerini bozduk: Emeğe saygı duymayan, haramı helâlden ayırmayan canavarlara dönüştürdük. 

Tüm yetişkinlerin bu gidişattan derece derece sorumluluğumuz var.

Böyledir, ama bu sorumluluğun bilincinde olduğumuzu kimse söyleyemez.

İlgisizliğimiz, bilgisizliğimiz, sorumsuzluğumuz devam edip gidiyor.

Çocuklarımız hâlâ sevgi boşluğu, ilgi boşluğu, bilgi boşluğu içinde büyüyor.

Çocuk yetiştirme konusunda din en büyük yardımcımızdı. Ahlâk ve vicdan plânında toplumu korurdu. Dini inançların etkisi, 28 Şubat sürecinde atılan “irtica” çığlıklarında tüketilince, ortaya bir biri arkasından kara tablolar çıkmaya başladı.

O gün bugündür bir yanımız uyuşturucu batağı, bir yanımız alkol duvarı, bir yanımız kumar istilâsı; nikâhsız beraberlikler, cinsel sapmalar, flört tavsiyeleri, müstehcen yayın furyası, terör-şiddet-mafya üçgeni, havadan para kazanmaya özendirmeler, “moda” ve “özgürlük” adı altında fuhşu teşvik etmeler, sözde “sanatçı”ların sahte hayatlarından yaldızlı kesitler sunmak suretiyle gençleri aile ortamından koparma çabaları ve artık ruhumuzu kirletmeye başlayan televizyon programları...

Ailesinden bilinçli destek alamayan hangi genç bu topyekün saldırı karşısında sağlam durabilir? 

Bunların her biri tek başına bir “Nemrut ateşi”dir!

Yani, binlerce Nemrut ateşi, her gün yakacak İbrahim’ler arıyor.

Binlerce Nemrut ateşinde her gün binlerce İbrahim yanıyor! 

Karar bizim: Her gün ya İbrahim olup Hakk’ı arayacağız ya da Nemrut’laşıp İbrahim’leri yakacağız!

Son sözüm şu: Marifet, İbrahim olarak doğmak değil, hayat boyu İbrahim kalabilmek ve İbrahim ölebilmektir!

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum
Yavuz Bahadıroğlu Arşivi