Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Nasihat kâr etmedi, musibet versek...

Nasihat kâr etmedi, musibet versek...

Baş not: Bu yazıyı, mevcut iktidar dahil, hiç bir iktidar ile ilişkisi olmamış; hiç bir iktidar tarafından özel bir koruma, kollama ve görevlendirme ile bir yerlere gelmemiş biri olarak yazıyorum.

Bu hatırlatmadan sonra konumuza geçebiliriz...

Hani diyorum, şöyle bir deney yapma imkânımız olsa:

Farz-ı muhal, iktidarı, Türkiye’nin şu andaki durumuyla CHP veya MHP’ye teslim etsek... Bir yıl Türkiye’yi bunlar yönetse...

PKK ile sürdürülen mücadele, komşularla ilişki, uluslararası ekonomik ilişkiler, iç ekonomik durum, eğitim politikası, üniversiteler, sokak olayları, sosyal medya sistemleriyle hep CHP veya  MHP boğuşmak durumunda kalsa...

Mesela en güncel konu olan twitter kavgasındaki taraf CHP veya MHP olsa...

Twitter’da dolaşan kirli enformasyon bu iki parti ile ilişkili olsa... (Olmaz demeyin; iki partinin de yakın tarihindeki görüntülü paylaşımları unutmayın.)

Saydıklarımın hepsini zihninizde harmanlayın ve düşünün....

Sizce durum ne olur?

Bir yıl sonra döndüğümüzde, Türkiye’yi bıraktığımız hâlde bulabilir miyiz?

Bence sadece dünyadan değil, Ortadoğu’dan ve Türk dünyasından kopmuş, kurumları çökmüş, iç kaos zirve yapmış ve kontrolü tamamen kaybetmiş bir Türkiye ile karşılaşırız. Ardından da Türkiye darmadağın olur ve bir daha belini doğrultmamak üzere tarihe gömülür. Hepimiz de tası-tarağı toplar Orta Asya’ya geri döneriz veya esarete boyun eğip yaşarız. (Şahsen ben ne Orta Asya’ya dönerim, ne de esarete boyun eğerim!...  Dedem Çanakkale gazisi Çolak Halil’in yaptığını yaparım.)

Âkıbetinin böyle olmayacağınıa inansam, böyle bir deney yapalım derim ama ne yazık ki görünen köy kılavuz istemiyor... Manzara önümüzde...  Geldiğimiz noktadan bir milim geri gitsek, son sürat giden bir arabanın takla atması gibi, Türkiye herc ü merc olur... Çünkü bu iki parti de eski Türkiye’nin bütün kötü yönlerini temsil eden partidir ve 12 yıldır o köprülerin altından çoook sular geçmiş; ırmak başka bir yöne gürül gürül akmaya başlamıştır. Bu iki parti, köprüde durmuş, ırmağın akışını geriye, eski Türkiye’ye döndürmeye çalışmaktadır.

Ben bu yazıyı yazarken Kılıçdaroğlu Boğazlıyan konuşmasını yapıyor. Türkiye’ye ufuk açacak bir tek cümle çıkmadı ağzından. Varsa yoksa cemaatin sağladığı veriler üzerinden iktidara yüklenmek. Bir de tutmuş, “Bize ‘Bunlar devleti yönetemez’ diyorlar!... Bu devleti biz kurduk, biiiiz!...” diyor.  (Bu iddia çoook tartışılır. Bu devleti Birinci Meclis kurmuştur; CHP değil. O Meclis de Nisan 1922’de fesh edilmiştir. Sizin partinizin meclisi, Lozan’ı onaylayıp Lozan’ın günümüz Türkiye’sinin başına açtığı belâlarla hatırlanıyor.)

1950’den beri 5 yıldan bile fazla siyasî iktidarda kalamamış bu partilerle 21. Yüzyılın Türkiye’si kurulamaz. Bunların projeleri ve refleksleri çağ dışı kaldı.

İşte böyle partilere teslim edilecek Türkiye, şayet Haziran ayından beri yaşadığımız olayları yaşamış olsaydı, şimdiye kadar ülke önce bölünmüş; sonra da Sevr’den beter darmadağın olmuştu.

“Denemesi bedava” diyeceğim ama maalesef bedava değil. Böyle bir şey denemeye kalksak, bedeli binlerce yıllık Türk tarihi ve 1435 yıllık İslam tarihi olur. Çanakkale’de hedeflerine ulaşamayanlar, şimdi ulaşmış olur.

Muhalefete nasihat ediyoruz, anlamıyor... Bari böyle bir musibet versek de aklını başına toplasa...  

Dip Not:  

1) Yok... Ziya Paşa’nın , aklınızdan geçirdiğiniz

Nush ile uslanmayanı etmeli tekdîr

Tekdîr ile uslanmayanın hakkı kötektir  

beytini hiç düşünmedim.

2) İktidar da böyle bir deneyin yol açacağı felaketin  farkında ve o yüzden rahatlık sınırını zorlar şekilde davranıyor zaten.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Prof. Dr. Namık Açıkgöz Arşivi