Ahmet Kekeç

Ahmet Kekeç

Hocamın yasak aşkı

Hocamın yasak aşkı

Sevgili Yaşar Nuri öztürk hocam, hakkındaki ‘yasak aşk’ söylentileri üzerine, ‘Batı bunları aştı, biz de aşalım. Bunlar çeşmebaşı dedikodusu’ şeklinde çok güzel ve anlaşılır bir açıklama yapmış.

Sonra, aşkın ne yüce bir duygu olduğunu izah etmiş: ‘Aşk niye yasak olsun, eğer aşk varsa onu yasaklamak kimsenin elinde ve imkanı dahilinde değildir. Ben aşkını saklayacak bir adam değilim. Böyle bir şey oldu mu ben onu söylerim.’

Söyler mi? Bilmiyoruz.

Bu ifade, bana, ‘düzeyli arkadaşlıklar’ yaşayan ama yeni bir aşka yelken açmaya da cesaret edemeyen manken ve şarkıcı repliklerini hatırlattı.

Hayır, bu yazının konusu Yaşar Nuri öztürk hocamın yasak aşkı değil.

Bana ne!

Bize ne!

Madem ki aşkını saklayacak kişi değildir, çıkar açıklar. Ya da açıklamaz. Bizi ilgilendirmiyor!

Biz, daha çok, olayın siyasi yansımalarıyla ilgiliyiz.

Haber (hocamın yasak aşkı) basında speküle edilince, Halkın Yükselişi Partisi Genel Başkan Vekili Yaşar Okuyan bu duruma daha fazla dayanamadı ve partisinden istifa ettiğini açıkladı.

Biliyorsunuz, on parmağında on marifet bulunan Yaşar Nuri hocam, CHP’den istifa edip Halkın Yükselişi Partisi adı altında, bir şemsiye partisi kurmuştu.

Fakat, hocamın ifadesiyle, ‘Türk siyasetinin kirlenmişliği’ HYP’yi başarılı kılmadı.

HYP, kendisini ‘şemsiye partisi’ sanıyordu ama, aslında tipik bir oluşumdu.

Tam oluşamadığı için, başka ‘oluşamamış’ oluşumlarla birleşme kararı aldı ve bir dönem Sağlık Bakanlığı da yapmış bulunan Yaşar Okuyan’ın ‘Hür Partisi’ni bünyesine kattı.

İki Yaşar’ın sinerjisinden mutlaka güzel şeyler çıkacaktı.

çıka çıka ‘yasak aşk’ söylentisi çıktı.

Neyse ki, müjdeli haberi, dün, Yaşar Okuyan’dan aldık.

Hocamın davranışını ‘bardağı taşıran son damla’ olarak yorumlayan Okuyan, kolları sıvadığını ve ‘bundan sonra yeni bir oluşum için çalışacağını’ açıkladı. Böylece, siyasetsizlikten kırılan Türk halkına derin bir nefes aldırmış oldu.

Demek ki, Başını Tuncay özkan ve Abdullatif Şener’in çektiği iki yeni oluşuma, bir başka oluşum daha ilave olunuyor.

Ne güzel...

Biliyorsunuz, iki oluşum haberini de geçen hafta almış ve çok mutlu olmuştuk.

Bunlar, ‘CHP’den yüz bulamayanlar’ın oluşturduğu iki farklı oluşum.

Birinin adı ‘10 Aralık Hareketi’ ve başını (neden bu işlere girdiğini bir türlü çözemediğimiz) Burhan Şenatalar adlı bir profesör çekiyor.

İkincisinin başında Mustafa Sarıgül var.

Bakmayın ‘oluşum’ dendiğine...

Bunlar, aslında ‘tek kişi’ hareketi.

Pazarlık şansını artırmak, milletvekili kontenjanından daha çok yararlanmak için kendilerini bu adı uygun görüyorlar.

Ben de olsam aynını yapardım, kapısını çalacağım partiye ‘Biz Ahmet Kekeç oluşumuyuz, bizi buraya halkımız gönderdi, grup kurmak için en az 20 milletvekili istiyoruz’ derdim, enayi değilim.

Neyse...

Oluşumculara kıyak sadedinde bir şeyler yazacaktım ama, yer kalmadı.

En iyisi, Şener’inden özkan’ına, Okuyan’ından Şenatalar’ına, Sarıgül’ünden öztürk’üne, tüm oluşumcular bir araya gelip ‘şemsiye’ niteliğinde hakiki bir parti kursunlar...

Biraz da ona gülelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Kekeç Arşivi