Erbay Kücet

Erbay Kücet

Ankara’nın Etkinlikleri Bitmez

Ankara’nın Etkinlikleri Bitmez

Geçtiğimiz hafta Ankara’da sivil toplum kurumlarının davetleri üzerine bazı etkinliklere katıldım. Dinleyici olarak bulunduğum salonlarda her ne kadar yoğun kalabalıklar olmasa da aşina olduğumuz çehrelerle selamlaşıp hal hatır sorulması bile yetiyor bazen. Sivil toplum dedim de aklıma geliverdi.

Ankara’da gönüllük esasına göre hizmet veren dernek, vakıf ve cemiyetler çoğaldı. Eskiden kültürel ve sosyal konularda etkinliklerin adresi olan Türkiye Yazarlar Birliği şimdilerde gelenek olarak başlattığı ve bazılarını uluslararası düzeye ulaştırdığı faaliyetlerine devam ederken bazı kuruluşlar neredeyse onların görevlerini devralırcasına etkinlik yapmayı sürdürüyorlar.

Birlik Vakfı Ankara Şubesi son yıllarda yaptığı birbirinden güzel etkinliklerle kültür dünyamıza katkı sağlarken diğer yandan da siyaset ile bürokrasiyi bir çatı altında buluşturan faaliyetlere imza atmaktadır. Malumunuz 2015 yılı sözde Ermeni tehcirinin 100. yılı olarak kabul görmektedir. İşte Birlik Vakfı konuyu Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın da paydaş olduğu bir toplantı ile kamu oyuna taşıdı.

Ankara Milletvekili Prof. Dr. Seyit Sertçelik, Prof. Dr. Ali Birinci ve Prof. Dr. Yasin Aktay’ın konuşmacı olarak katıldıkları toplantının açış konuşmasını Birlik Vakfı Ankara Şubesi Başkanı Muhittin Bal yaptı.

Salondaki gençleri görünce sanırım aklına gençliği gelen Bal, gençlerin memleket sorunlarını daha yakından tanımaları gerektiğini ifade ederken kendi gençlik günlerinde yaptıklarından  söz ettiğinde salonda onunla akran olanlardan yoğun alkış almış oldu.

Ermeni tarihi ve tehcir konusunda uzman olan Seyit Sertçelik’in yaptığı uzunca sunum salonda karşılığını bulurken öğle yemeği sonrasında konuşan Ali Birinci hocamızda her zaman olduğu gibi hafıza tazelemesi yaptı. Son konuşmacımız Yasin Aktay’ın siyasi ağırlıklı olarak meseleye yaklaşan konuşması da dinleyenlerden tam not aldı.

28 Şubat post modern darbesinin yapıldığı tarihe denk düşen günde Türk Dünyası Mühendisler ve Mimarlar Birliği’nin 11. Olağan Genel Kurulu’na iştirak ettim. Dr. İlyas Demirci, Alaettin Nalcıoğlu, Murat Saraç Yakupoğlu gibi dost isimlerimizin yanında aşina çehrelerle birlikte olduktan sonra bir başka etkinlik için Server Vakfı’na geçtim.

Ersönmez Yarbay ve Mehmet Ali Bulut gibi isimlerin sırtında yıllardır etkinlikler ile adını duyuran vakıfta TRT eski Genel Müdür Yardımcısı Muhsin Mete piyasaya henüz yeni çıkmış bir kitap üzerine konuşmak için davet edilmişti. Türkiye Yazarlar Birliği’nden Veysel Karafilik ile birlikte katıldığımız toplantıda Rauf Ahmet Hotinli’nin 1930 larda gazetede tefrika edilmiş olan ‘Büyük Harbe Neden Girdik’ isimli kitabı üzerine sohbet edildi.

Oradan Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği’ne geçerek Necmettin Evci kardeşimizin estetik üzerine yaptığı özel sohbetin konusu sosyal sorunumuz olan şehir kültürü ve şehirciliğimiz üzerine geliverdi.

İçilen sıcak çaylarımızdan sonra Atilla Maraş’ın şiir dersleri yaptığı sınıfın açık kapısından selamlaşmayı da ihmal etmedik.

Biz buralarda kültürel açlığımızı doyuralım diye çaba sarf ederken aynı dakikalarda İstanbul Dolmabahçe’de Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile HDP heyeti görüşmeler yapmakla meşgulmüş. 

Öcalan’ın PKK’ya silahlı mücadeleyi bırakmaları yönünde kongreye gitmelerini istemesi Sırrı Süreyya Önder’in okuduğu metinde yer alırken Türkiye’nin gündeminin birden bire değişiverdiği Kızılay’da bile belli oluyordu. Dakikalar ilerlemiş eve ulaşmıştım ki televizyonlarda son dakika olarak geçen haber dikkatimi çekti: Usta yazar Yaşar Kemal çözüm sürecini göremeden vefat etti.

Demeçler, beyanatlar hastane önünde bekleşenler falan feşmekan derken Diyarbakır’dan canlı yayınlar arasında akşama yakalanıverdik. Ne diyelim? Sahi 28 Şubat 1997 de neler olmuştu? Şevket Kazan müşteki sıfatını yolda bırakmış mıydı? Meral Akşener o zaman ne demiş şimdi ne diyormuş? Merak edenlerimiz var ama o zaman sosyal medya dediğimiz nesne yok idi. Şimdi twitter ve facebook alemi her şeyi ifşa ediyor. Ah 28 Şubat ah… Haydi, erkeksen bir daha gelsene…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Erbay Kücet Arşivi