Ahmet Türk

Ahmet Türk

PYD’nin Kürtlüğü, IŞİD’in Müslümanlığı Kadardır!

PYD’nin Kürtlüğü, IŞİD’in Müslümanlığı Kadardır!

Kimse bu başlığı görünce, PYD ve PKK’nın terörist örgüt olduğunu seçimlerden bir ay önce aniden keşfeden ve yalandan yere yaygara koparanların atraksiyonları istikametinde yazılmış bir yazı sanmasın! Zira bu satırların yazarı taa PYD başkanının havaalanlarından MİT eskortlarıyla karşılandığı ve Başbakanlık ve Dışişleri binalarında “çok önemli kişi” muamelesi gördüğü zamanlarda da PYD ve PKK’ya “terör örgütü” diyordu! Bugünlerde azılı PKK/PYD/HDP düşmanı kesilen ama dün Çözüm Süreci zarar görmesin diye sürece karşı gelenleri faşist ilan eden iktidar ve güç bağımlısı yazarların “Çözüm Süreci ne güzel, turistler Gabar Dağı’nın eteğinde piknik yapıyor!” illüzyonuyla milletin gözünü boyadığı zamanlarda da; kınayanların kınamasına aldırmadan, PYD ve PKK üzerinden strateji yürüten Ak Parti iktidarını “cebinde akrep taşıyan bir gün mutlaka o akrep tarafından sokulur” diyerek tenkit ediyor ve uyarmaya çalışıyorduk! 

Malumunuz… Çözüm Süreci’nde nasıl içerdeki tüm illegal ayrılıkçı Kürt örgütlere meşruiyet transfer edildiyse ve tepemize çıkarıldıysa, bu örgütlerin çevre coğrafyalardaki uzantıları da bu avantajdan nasibini aldı. Lakin son günlerde PYD ve türevlerini terör örgütü olarak nitelemeyi insanlık ayıbıymış gibi karşılayan ve “Kürt Düşmanlığı” yapılıyormuş gibi yansıtan geniş bir kitle zuhur etti! 

Neymiş efendim, PYD ve türevleri son dönemlerde Suriye’nin kuzeyinde kahramanca işler yapmışmış! PYD’yi “PKK’nın Suriye kolu” diye nitelemek manipülasyonmuş! Bitmedi… Bölgede bir güç olan ve kendi siyasetini egemen kılmak isteyen PYD sadece Kürtler için değil; Ermeniler, Araplar, Türkmenler, Keldaniler, Ezidiler için savaşıyorlarmış! Düşünsenize o bölgede yüzyıllardır yaşayan Türkmenler ve diğer anasır sözde Rojava Anayasası’nca PYD himâyesi ve kontrolündeki “etnik” unsurlarmış! 

Bir yanda ağızlarından düşmeyen anti-emperyalizm sloganlar, diğer yanda ABD ve İsrail kendilerine bir devlet bahşedecek diye her melaneti meşru görmeler! Bir yanda “barış ve halkların kardeşliği” hamaseti, diğer yanda tıpkı Irak’ta olduğu gibi aradaki boşlukları tamamlamak ve sınır birlikteliğini tesis etmek üzere ara bölgede kalan başta Türkmen köyleri olmak üzere diğer unsurların topraklarını işgal etmeler ve yurtlarından sürmeler..! 

Hülasa

Çözüm Süreci diye adlandırılan ‘MİT-Öcalan Müzakere Süreci’nde tasarlanan ve hayata geçirilerek özenle Türkiye partisi haline getirilen HDP ve türevleri ‘Birleşik Büyük Kürdistan’ projesinin Türkiye taşeronudur! 

Daha düne kadar sınır ilçemizin kaymakamıyla muhatapken, bu ülkeyi yöneten iktidar partisinin kongrelerine davet edilecek kıvama getirilip büyütülen ve dahi her türlü güzellemelere ve iltifatlara gark edilen Barzani de ‘Birleşik Büyük Kürdistan’ projesinin Irak taşeronudur! 

Cezaevindeki Öcalan’ın hedeflemeleriyle KCK sözleşmesi esas alınarak kurulan Cizîre, Kobani ve Afrin kantonlarına yol verenlerin palazlandırdığı ve şu günlerde ABD’den aldığı açık destekle Hükümeti ve TSK’yı bloke etmeyi başaran PYD/YPG de ‘Birleşik Büyük Kürdistan’ projesinin Suriye taşeronudur.

“Şu anda Amerika’nın ‘Büyük Ortadoğu Projesi’ var ya, işte bu proje içerisinde Diyarbakır bir yıldız olabilir” taahhüdünün gerçekleşmesine ise az bir zaman kaldı! Hele şu seçim sonrası travmalar atlatılıp taşlar yerine otursun; yerinden yönetim, mahalli idarelerin güçlendirilmesi, hizmetin (merkezi idarenin) ayağa getirilmesi mavallarıyla “Birleşik Büyük Kürdistan” projesinin dâhili/harici Türkiye taşeronları büyük bir kandırmaca ve kamuoyunu paralize edecek yönlendirmelerle harekete geçecekler, nihayetinde ‘Diyarbakır Kantonu’nu kurup eksik parçayı da tamamlayacaklar! 

‘Nil’den Fırat’a kadar güvenli bir İsrail’ hedefinin temel taşı “Birleşik Büyük Kürdistan” projesi istikametinde haritaların yeniden değiştirildiği bu coğrafyada sahnelen bu büyük oyunu hâlâ görmeyenler, üçüncü sınıf komplo teorisi diye küçümseyenler, kendi servet-iktidar ve güçlerinin ömrünü bu oyunun bir sahnesinde alacağı rollere endeksleyerek uzatacaklarını sananlar; Türk Milletine ve tüm Müslümanlara karşı ağır bir vebal altındadır! 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
21 Yorum
Ahmet Türk Arşivi