Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Kardeş hakkı

Kardeş hakkı


Yermük Savaşı sırasında yaşanan ibretlik bir olayı Huzeyfe (r.a) şöyle anlatıyor: “Yermuk harbinde, yaralılar arasında kalan amcamın oğlunu aramak üzere savaş alanında geziyordum. Yanımda biraz su vardı. Amcamın oğlunu buldum ve su isteyip istemediğini sordum. Başıyla “isterim” dedi. Suyu vereceğim sırada öteden birisi, “Su”, diye inledi. Amcamın oğlu gitmemi ve suyu ona vermemi işaret etti. Yanına gittim baktım ki, Âsım’ın oğlu Hişâm. Tam ona su vereceğim sırada başka birisi “Su!” diye seslendi. Hişam da suyu içmedi ve beni ona gönderdi. Arayıp buldum fakat kendisine suyu ulaştırıncaya kadar o şehit olmuştu. Hemen Hişâm’ın yanına koştum, o da şehit olmuştu. Bari suyu amcamın oğluna içireyim dedim ve onun yanına gittim fakat o da şehit olmuştu. Nihayet su elimde kaldı… 
 
Yaralısınız, yoğun acılar içinde kıvranmaktasınız ve bir damla suyun içinizdeki bütün alevi söndürüp acınızı dindireceğine inanıyor, su diye inliyorsunuz. Ayaklarınızı hissedemiyor, etrafınızdaki sesleri işitmekte güçlük çekiyorsunuz. Kollarınız ağırlaşıyor ve Cennetin kokusunu bütün yoğunluğu ile solumaya başlıyorsunuz. Ruhunuz bedeninizden ayrılmadan önce sizi kuvvetle sarsıyor ve suya ulaşmak istiyorsunuz. Fakat tam da o sırada hemen yanınızda kardeşinizin sesini itişiyor ve suyun ona verilmesini istiyorsunuz. 
 
İşte kuran insanı böyle adam eder. Kuran nefisleri böyle terbiye eder ve Kuranın gölgesinde büyüyen fertler şahadete böyle uçarlar…
Günümüzde Kur’an kültüründen uzak büyüyen çocuklar, vermeye değil almaya, üretmeye değil tüketmeye, manaya değil maddeye meyilli hale geliyorlar. Başarıyı seviyorlar, para kazanmak ve mevki edinmek için var güçleri ile çalışıyor ve yaşam standartlarını istedikleri seviyeye taşıyabiliyorlar. Fakat kardeşlik ve paylaşım gibi değerlere tamamen yabancılar. Ahlaki değerlerle bütünleşemeyen bu çocuklar kişisel yaşamlarından iş ve sosyal yaşamlarına kadar hayatın tüm veçhelerinde çıkar odaklı bir hayat sürüyorlar. Ne acı!
 
Düzeltme
 
28.01.2017 tarihli ÖRNEK BİR NESİL YETİŞTİRMEK İSTİYORUZ başlıklı yazımda eski Milli Eğitim Bakanımız Nabi Avcı Beyefendinin Ocak 2016’daki bir sözünü naklederken sehven zaman belirtmemiş olduğumdan bir yanlış anlaşılma olmuştur. Özür diler ve dikkatli okuyucularımıza teşekkür ederim…
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi