Abdulkadir Özkan

Abdulkadir Özkan

Madem eskiye dönecektik, dünyayı niçin kirlettik?

Madem eskiye dönecektik, dünyayı niçin kirlettik?

Gereksiz ve yanlış tüketim sonucu dünyayı öylesine kirlettik ki, yaşanmaz hale getirdik. İş bu noktaya gelince de sıfır atık uygulaması, ya da plastik poşetlerin kullanılmasını en aza indirmek gibi tedbirler gündeme geldi. Bu arada içecek ambalajlarında da yıllar önce uygulamadan kaldırılan depozito uygulaması da önümüzdeki günlerde hayata geçirilecek. Halbuki bundan 40-50 yıl önce içecek ambalajlarında özellikle de cam şişelerde depozito uygulaması vardı. Belli bir ücret ödenir, kullanıldıktan sonra boş şişe ile bakkala gidildiğinde yeni şişe için ödeme yapılmazdı. Bir şişe çeşitli defalar kullanılırdı. Ancak, bir takım iddialar gündeme geldi, kullanılmış şişelerin tekrar kullanılması temizliğe dikkat edilmediği için tehlikeli olduğu ileri sürülerek depozito uygulaması kaldırıldı. Öyle olunca cam kaplar da çöpe gitmeye başladı.

Daha sonraları cam kapların yerini plastikten oluşanlar almaya başladı. Ancak, bu uygulama öylesine yaygınlık kazandı ki, doğa plastik atıkları ile kaplanır hale geldi. Hatta denizlerde yapılan temizlik çalışmalarında deniz tabanının bu atıklarla kaplı olduğu, bunları yiyen balıkların vücutlarında plastik zerrelerin bulunduğu, bunları yiyen insanların da tehlike ile karşı karşıya oldukları söylendi, yazıldı. Neticede plastik poşetlerin kullanımını azaltmak için söz konusu poşetler paralı hale getirildi. Yapılan açıklamalara göre uyulamaya başlanılalı daha bir ay olmadan plastik poşet kullanımında büyük düşüş sağlanmış. Ancak, açıklamaların ne kadar gerçeği yansıttığı hususunda şüphem var. Bu bakımdan uygulamanın gözden geçirilmesi gerekiyor. Çünkü çarşı pazar ellerinde file ya da bez alışveriş torbaları ile dolaşan insanlara çok az rastlanıyor. İnsanlar alışkanlıklarından kurtulabilmiş değiller. Bazıları kullandıkları poşetin parasını ödeyerek eski uygulamayı sürdürüyorlar ya da müşterisi ile karşı karşıya gelmemek, daha doğrusu 25 kuruşun pazarlığını yapıyor görünmemek için bazı esnaf poşetin parasını kendisi karşılıyor.

İçecek ambalajlarına depozito ödenmesi ile çöpe giden cam kapların sayısının azalacağında şüphe yok. Hatta plastik poşet kullanımına getirilen ücret uygulamasından çok cam şişeler için getirilecek depozito daha fazla sonuç verecektir. Tüm bunlar bana topluma gelişme olarak sunulan bir takım yeniliklerin işin başında gelecekteki etkilerinin niçin düşünülmediği sorusunu akla getiriyor. Çünkü plastik poşetler hayata geçmeye başladığında belli ki, bunların çevre kirliliği üzerinde ne gibi etkileri olacağını kimse düşünmemiş. İnsanımızın bunları kullanmak kolayına da geldiği için yaygınlık kazanmış. Şimdi ise bunlardan toplumu vazgeçirmeye çalışıyoruz. Aslında, bu çabalar her yeniliğin, her gelişme olarak sunulan uygulamanın faydalı olmadığı, getirdiği fayda ve kolaylıktan daha çok zararı olduğu yıllar içinde anlaşılıyor. Naylon poşetin paralı olması ve cam şişelere getirilmesi düşünülen depozito uygulamasının geriye dönüşü gündeme getirmiş oluyor. Böyle olanca geçmişte bize kolaylık olarak sunulan bir takım uygulamaların zararlı sonuçları olduğu ortaya çıkıyor ve geçmişe yönelik bir takım ithamların yanlış olduğu da görülüyor.

Hatta bir takım bilimsel gelişmelerin de insanımızın hayatını tehdit ettiği söz konusu oluyor. Bu bakımdan olayın naylon poşet ve cam kaplarla sınırlı olmadığını söylemek yanlış olmaz. İnsanımıza uzun yıllar bir taktım ilim ve bilim adamları aracılığı ile tereyağının zararlı olduğu telkini yapıldı. Sonuçta büyük ölçüde tereyağı kullanımı azaldı yerini margarin olarak nitelendirilen nebati yağlar aldı. Son yıllarda yeniden tereyağına dönüş başladı. Bu dönüşte bir takım bilimsel gerekçelerle izah edilir oldu.

Sonuç olarak diyebiliriz ki, her yeni, insanımız için iyi değil. Hayatımızı kolaylaştırsalar bile sağlığımızı tehdit edebiliyor. Bunun için hayatımıza sokulan her yeni öncesinde geleceğe dönük araştırmaların yapılması gerekiyor. Aksi halde ortaya çıkan tahribatı önlemek hem zaman alıyor, hem de kolay olmuyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdulkadir Özkan Arşivi