Mustafa Özcan

Mustafa Özcan

Butto hanedanlığı ve Şia

Butto hanedanlığı ve Şia

Benazır Butto’nun bir suikast sonucu öldürülmesiyle birlikte hem Butto hanedanlığı hem de Müşerref dönemi sona ermiştir. Bundan sonra, Asıf Ali Zerdari’nin Butto’nun siyasî mirasını taşıması tartışmalı olacaktır. Hindistan’da benzer Gandi siyasî hanedanlığının Rajiv’den sonra İtalyan asıllı dul eşi Sonya Gandi tarafından sürdürülmesine ve bu hamuleyi taşımasına benzer. Tartışmalı kalacaktır.

Pakistan sık sık Şiî-Sünnî kutuplaşma ve çatışmalarına sahne olmakta ve bu gerilimle çalkalanmaktadır. Ama bugüne kadar Pakistan üzerinde Şiî devlet adamlarının etkisine dair geniş ufuklu çalışmalar yapılmamıştır. Halbuki Pakistan’ın siyasî elitlerinin bir kısmının kökeni Şiî’dir. Elbette hepsi İsna Aşeri değil ama genel olarak Şiî konsept içinde değerlendirilebilir. Muhammed İkbal’in tam hilâfına Kaid-i A’zam Muhammed Ali Cinnah’ın İsmaili kökenli bir Şiî olduğu bilinmektedir. İlk başbakanlardan Liyakat Ali Han da Şiî bir kökene mensuptur. Daha sonra bir suikast sonucu öldürülmüştür. Liyakat Ali Han’dan sonra başbakanlık görevine getirilen devlet adamlarından birisi olan İskender Ali Mirza da keza Şiî kökenlidir. Yine Şiî bir aileye mensup olan Zülfikâr Ali Butto da onun başbakanlığı döneminde sivrilmiş, parlamış ve ticaret bakanı olarak görev yapmıştır. Hem Mirza hem de Butto İsmaili kökene haizdir. Mirza ve Zülfikâr Ali Butto her ikisi de İranlı eşlerle evlidir. Mirza, İran’ın Pakistan temsilcisinin eski eşi Nahid’le evlenmiştir. Zülfikâr Ali Butto da İranlı Nusret Begum İsfehani ile hayatını birleştirmiştir. Butto ailesinin bu kökeni İran’ı da meşgul etmiştir. Şubat 1979 yılında bir devrimle birlikte iktidara gelen Ayetullah Humeyni 1977 yılında Ziya ul Hak tarafından devrilen Zülfikâr Ali Butto’nun akibetiyle yakından ilgilenmiştir. Devrimden hemen sonra ilgisinin bir kısmını buna teksif etmiştir. 1979 yılı Nisan ayında idam edilen Zülfikâr Ali Butto’yu ipten kurtarmaya çalışmışsa da muvaffak olamamıştır. Bu gayretinin arkasında iki faktör yattığı ileri sürülüyor. Bunlardan birisi, İran’a baskı yapan Belüci gailesini bir dönem savuşturması ve bertaraf etmesidir. İkincisi ise Butto ailesinin hem Şiî kökenli olması hem de eşi Nusret Begüm İsfehani’nin İran kökenli olmasıdır.

***

Zülfikâr Ali Butto’nun popüler sol çizgisi belki Tudeh kadar olmasa bile laik, sol ve Batı yanlısı olmasına rağmen yine de İran devriminin ilgisini üzerine çekmeyi başarmıştır. Atıfat ve şefkatine nail olmuştur. Burada ortak ideolojiden ziyade ortak duygusal bağdan ve zeminden bahsetmek mümkündür. Halbuki Butto, İran’da olsa idi iki tarafın belki de düşman olması kaçınılmazdı. İlginçtir, Butto siyasî hanedanlığı Şiî siyasetçilerin gölgesinde serpilmiş ve palazlanmıştır. Bunlardan birisi İskender Ali Mirza diğeri de darbeci general Eyyüp Han’dır. Eyüp Han ile Zülfikâr Ali Butto maalesef Doğu ile Batı Pakistan’ın birbirinden ayrışmasında çok olumsuz rol oynamışlardır. 1969 ile 1971 yılları arasında Pakistan’ı yöneten Yahya Han, Doğu Pakistan’ı Hindulara teslim eden lider olarak tarihe geçmiştir.

***

Benazır Butto’nun annesi Nusret Begüm İsfehani, İranlı bir Şiî aileye mensup iken kaderin bir cilvesi olarak kocası Asıf Ali Zerdari’nin annesi de Irak asıllı bir Şiî aileye mensuptur. Saltanat Hanım Bağdat Kazimiyye doğumludur. Cevahiri ailesine mensup olan Saltanat Hanım Asıf’ın babası Hakim Ali ile Bağdat ziyaretlerinden birisinde tanışarak izdivaç etmiştir. Asıf’ın babası Hakim Ali, İkinci Dünya Savaşı sırasında Bağdat’taki kutsal Şiî ve Sünnî eşiklerini ziyaret etmektedir. Bu münasebetle Bağdat’a ve Kazimiyye’ye uğramaktadır. Hakim Ali, hem tanınmış bir tüccar hem de Pakistan Parlamentosunda milletvekilidir. Kendisi Sünnî kökenli olmasına rağmen Şiî asıllı Saltanat Hanım’la evlenmekte bir beis görmez ve onunla dünya evine girer. Asıf da babasının yolundan ilerleyerek Irak’taki akrabalarını ve dayı teyze çocuklarını ihmal etmemiş ve onlara gerektiğinde yardım elini uzatmıştır. Görüldüğü gibi Şiî siyasetçiler Pakistan tarihinde ülkenin kaderi üzerinde derin etkiye sahip olagelmişlerdir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Özcan Arşivi