Muhsin Meriç

Muhsin Meriç

‘Can havli’ vaziyeti ve şehitleri anma programı...

‘Can havli’ vaziyeti ve şehitleri anma programı...

Gündem öyle hızlı akıyor ve Türkiye öyle süratli ve gürültülü çalkalanıyor ki bırakın haftayı, günü, aynı gün içinde bile ülke nabzı defalarca yükselip düşüyor. Bu şartlarda zihin hercümercinden kurtulmanın ve muhakeme sıhhatini sağlamanın yegâne yolu, hadiselere biraz daha mesafeli, geniş açıdan ve tarihi, sosyal ve siyasi derinliklerini gözden kaçırmadan yaklaşmaktan geçiyor. Aksi takdirde aynı cenderede boğulmak işten bile değil!
Peşinen söyleyeyim: ‘Can havli’ vaziyeti başlığını atarken eceli gelen kelbin cami duvarını kirletmesinden bahsetmeyi planlamadım! O, başka mesele…
Yüz yıla yakındır memleketin üstüne çöken karabasanın, son demlerindeki, tâkatten düşmüş, kendini korumaya çalışan ve can havliyle son hamlelerini yapan vaziyeti hepimizi şaşkına çevirmişe benziyor.
Basın-yayın dünyasına bakın; şaşkınlıkla boyanmış bir sevinç, hayretle karışık bir azâd olmuşluk hissi her kesime hâkim. Bununla birlikte geçmişin acı tecrübelerinden kaynaklanan bir tedirginlik de yok değil!
Sekerât ne kadar sürer bilinmez ama Bedîüzzaman Hazretleri’nin tabiriyle, ‘istibdat’a ‘cumhuriyet’ nâmı takanların, ‘mutlak mürtetliğe’ ‘rejim’ ismi verenlerin, ‘mutlak sefâhet’e ‘medeniyet’ nâmı verenlerin, ‘keyfî, küfrî cebirler’e ‘kanun’ ismi takanların, şimdiye kadar vatana ve millete vurdukları darbelerin topluca ama küçük numûnelerini, bir tür kısa filmini ve hulâsasını son aylarda hep birlikte görüyoruz. İki farkla: Eskiden kâğıt yutan erkân-ı harp, sanık sandalyesinde oturan baş-ağalar yoktu! Şimdi maalesef, bunlardan bolca var! Eskiden ne dolaplar döndüğünü kimsecikler bilmezdi, şimdi, tüm teferruat, her gün çarşaf çarşaf yayınlanıyor gazetelerde, geçmişin amel defterleri birer birer dökülüyor gözler önüne!
İşte bu hengâmede, dişleri sökülmüş canavar, nârâlar atarak sağa sola saldırmak istiyor! Zaman zaman ‘can havliyle’ kuyruğunu hareket ettiriyor! O esnâda çıkan gürültü, esen rüzgâr, aşağı inen cam-çerçeve bizi hayretler içerisinde bırakıyor! Ucube mahlûkun ‘teğet geçtiği’ noktalardan bile elîm feryatlar yükseliyor! Namlı bir hâinin ifadesiyle, eskiden teğet geçmezdi, delip geçerdi!
Kim bilir, haberleşmenin bu kadar gelişmiş ve yaygın olmadığı geçtiğimiz seksen küsur senede ne cürümler işlendi? Ne canlar yandı? Ne ocaklar söndürüldü? Ne darbeler vuruldu?
Bu soruları düşündükçe dehşete kapılıyor insan, kanı donuyor!
İşte tam da bu noktada siyaset üstü bir bakış açısıyla hadiseleri yorumlamanın elzem olduğu vakitleri yaşıyoruz. Aktörler ve faktörler her ne olursa olsun, yaşanan hal ve son durum, soğukkanlı ve sükûnetli tavır ve yaklaşımları zaruri kılıyor. Kim için? Her kesim için... Tersi olursa, yani günübirlik rüzgârlara aldanır da ‘can havli’ ile sağa sola saldıran canavara eski gücündeymiş gibi muamele edilirse sonuç onunla birlikte can vermek şeklinde tezahür edebilir. Geçtiğimiz yılları hatırlayın: Bu travmayı yaşayan bazı siyaset erbabının şimdi yerinde yeller esiyor! Kimi kanaat önderlerinin kanaatlerini merak eden bile yok! Yani, demem odur ki, elekten geçme günleri yaşanıyor! Ocak tutuşuyor, fırın kızışıyor! Herkes ne yaptığını da nerede durduğunu da gözden geçiriyor. Geçirmeli de!
KIBRIS’TA ŞEHİTLERİ ANMA PROGRAMI
Geçtiğimiz hafta sonu Evrensel Sevgi ve Kardeşlik Derneği (ESKAD)’ın düzenlediği şehitleri anma programına iştirak etmek için Ensar Vakfı Başkanı Ahmet Şişman ve TİYEMDER Başkanı Selahattin Yazıcı ile birlikte Lefkoşa’ya gittik. Manevî olarak çoraklaştırılan Kıbrıs’ta yapılan ‘ihyâ’ çalışmalarını bir kez daha yakından görme fırsatı bulduk. Türkiye’deki karanlık çete ve şebekelerin yavrularının nasıl bu mühim adayı bir günah ve fesat yuvası haline getirdiğini tahlil ettik. Bu vesileyle vakıf ve dernekleri Kıbrıslı kardeşlerimize manevî destek olmaya, Peygamberimiz (asm)’ın müjdesi ve şehitlerin meskeni olan Kıbrıs’a sahip çıkmaya ve Kıbrıs’ı gündeme almaya davet ediyorum.
Not: Geçen hafta buradan duyurduğum “Osmanlıca Öğrenme Kampanyası” büyüyerek devam ediyor. İlgi duyan okurlarım www.divander.org adresinden geniş malumat alabilirler. Bursalı okurlarımız da www.osmanlıder.org adresinden Bursa’daki kurslarla ilgili bilgi alabilirler.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Muhsin Meriç Arşivi