Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

İstesem de yapamıyorum

İstesem de yapamıyorum

Lise mezunu bir genç kızım. Başörtümü çıkarmayı ret ettiğim için üniversiteye gidemedim. Eğer eğitimimi sürdürseydim matematik öğretmeni olacaktım. Matematiği çok seviyorum, bazen dinlenmek için bile problem çözüyorum. Ama şu günlerde evdeyim. Bir süre ismeğin eğitim kurslarına devam ettim şimdi evde kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Ama ne yazık ki kitap okumayı hiç sevmiyorum. Kitap okumadan bir şey öğrenmek te mümkün olmuyor. Zaten okuldayken de sözel dersleri pek sevmezdim. Şimdi yeterince vaktim var, istesem okuyabilirim. Ama birkaç sayfa okuduktan sonra hemen sıkılıyorum ve kitabı bırakıyorum. Maalesef okumayı istesem de yapamıyorum... Bir de hangi kitaptan başlayacağıma okuma programında neye öncelik vereceğimi bilemiyorum. Düzenli kitap okumak ve bunun için belli bir disiplin kazanmak istiyorum. Bu konuda bana neler tavsiye edersiniz? S. M

İhtiyaçlarınızı belirleyin

Sizleri benliğinizden öz varlığınızdan koparmaya çalışan, etkenlere, uç gruplara, insan avcılarına rağmen inandığınız değerlere tutunmanız ve örtünüz için mücadele etmeniz beni çok duygulandırıyor. Ama eğitimine devam etmeyi düşünüyorsan şimdilerde o kadar çok alternatifler var ki, bu alternatifleri değerlendirmeni tavsiye ederim. Sizleri eğitim alanlarından uzaklaştırmak için ellerinden geleni yaptılar ve örtünüze uzandılar. Ama bu sabrınızın karşılığında Allah önünüze öyle imkanlar çıkardı ki, eğitim konusunda duyarlığı olan insanlar Alternatif eğitim alanlarını, kursları, yurt dışı eğitim fırsatlarını, vakıf ve derneklerin eğitim çalışmalarını devreye sokarak sizlere yardımcı olmaya çalıştılar.

Kitap okuma periyodunun nasıl olması gerektiğini soruyorsun. Bunun için kendine bir çizelge hazırlayabilirsin. İlk sıraya başucu kitaplarımızı koy... Bunlar Kur'an, hadis ve siyer kitapları, sahabe hayatı gibi temel kaynaklarımızdır. Bunun dışında ilgi duyduğun bir alanda çalışma yapabilir ve okuyacağın kitapları bu doğrultuda seçebilirsin. Birkaç sayfa okuduktan sonra sıkıldığını ifade ediyorsun. Bu sorunu gidermek için önce romanlardan başlayabilirsin. İlgi alanını belirleyerek buna uygun romanlar seçebilir ve bunlar aracılığıyla kitap okuma alışkanlığını geliştirebilirsin. Onun dışında ihtiyacın olan eserlere ulaşabilir ve bunları okuyabilirsin. Bunun için neye ihtiyacının olduğunu belirleyebilir ve bu noktada yeterli bilgiye ulaşabilirsin. Bir de okuduğun kitapları bir arkadaşınla paylaşabilir öğrendiğin şeyleri onlarla paylaşabilirsin.

Biraz kıskancım...

25 yaşında bir genç kızım. Yüksek okul mezunuyum ve şu günlerde işe başlayacağım. Okul yıllarımda annem çalışıyordu dolayısıyla ev işlerinde ona yardımcı oluyor ve derslerime yeterince vakit ayıramıyordum. Babam hastaydı ve yeterince çalışamadığından ekonomik sorunlar yaşıyordum. Okul yıllarım maddi sorunlarla geçti ve istediğim bölümü kazanamadım. İki yıllık muhasebe okudum... Yine de okuduğum bölümü seviyorum ve bu alanda çalışmak istiyorum. Okul yıllarımda sıra arkadaşlarımı çok kıskanırdım. Onların maddi sorunları yoktu ve istedikleri dersaneye gidiyorlar ve istedikleri bölümü kazanıyorlardı. Arkadaşlarım arasında özel okullarda okuyanlar bile vardı. Ama ben imkansızlıkları yaşıyor ve maddi sorunlarım yüzünden ne istediğim bir şeyi alabiliyor ne de istediğim bir okula gidebiliyordum. Benim kıskançlığım o günden beri devam ediyor. Kendimden üstün gördüğüm kimseleri kıskanıyorum ve onlara karşı bir nefret duygusu yaşıyorum. O yüzden seçtiğim arkadaşlar genellikle yoksul ve mağdur insanlardır. Ama bu özelliğim yüzünden yalnız kalmaya ve içimde bir huzursuzluk yaşamaya başladım. Son bir yıldan beri örtündüm ve dinimizde kıskançlığa yer olmadığını öğrendim. Şimdi bu huyumu değiştirmek ve kendimi geliştirmek istiyorum. Bana neler tavsiye edersiniz? R. A

Duyguların eğitimi önemli

Kıskançlık duygusu kaybetme, karşısındakinin sahip olduklarını kabüllenememe ve bunlara sahip olma isteğiyle ilgilidir. Kıskandığınız kişinin sahip olduğu nimetleri çekemezsiniz bütün bunların kendinizde olmasını ister ve yoksunluğunuzla kıskandığınız kişinin sahip olduklarını mukayese edersiniz. Bu durum içinizi yer bitirir. Kıskançlık bir miktar hepimizde vardır. Ama bunu dengede tutar, eğitir ve zararsız hale getiririz. Dinimiz yıkıcı boyutlara ulaşan hased, kıskançlık ve kin duygularını iyileştirmemizi ve insanların sahip oldukları nimetlerden hoşnutluk duymamızı tavsiye eder. Bu kapsamda, dinimiz müslüman kardeşliği tahsis ederek bizleri güçlü bir bağla birbirimize kenetlemekte ve kıskançlığımızı da cimriliğimizi de iyileştirmektedir. Kişilik gelişimi evrelerinde de, olgun insan, kendisinin sahip olduğu başarılarından hoşnut olduğu gibi başkalarınınkine de sevinebilen onaylayabilen kimseler olarak tarif edilmektedir. Kıskançlığın bir nedeni de kişinin yoksun olması, ihtiyaçlarına yeterince ulaşamamasıdır. Senin yaşadığın hayat şartları, maddi olarak yaşadığın zorluklar arkadaşlarına karşı kıskançlık beslemene neden olabiliyor sanırım. Böyle bir duyguya kapılmamak için kendine dönmeni ve kendindeki güzellikleri görmeni tavsiye ederim. Başarılı bir öğrencisin..Bir yandan derslerine çalışırken diğer yandan ev içinde annene yardım ediyor ve iki işi birden başarabiliyorsun. Annene yaptığın bu desteğinle de Allah'ın rızasını kazanıyorsun. Üstelik bunca meşgalenin içinde eğitimine devam etmiş bir de meslek edinmişsin. Bütün bunlar senin başarılı biri olduğunu göster mez mi? Sana karşındaki kişilerden önce kendine bakmanı ve kendindeki güzellikleri görmeni tavsiye ederim. Ayrıca kıskançlık duygusuna kapıldığında bu kişiler için duada bulunabilir ve Allah'a sığınarak ondan yardım isteyebilirsin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi