Bilumum Caferlere bez getirmeyi kutsal görev bilen ve icabında habire bez yetiştiren Hürriyet’in 3. sayfa yazarı, bu sefer malum malzemeyi F-16 jet uçağı ile getirmeyi uygun bulmuş! Yakışır haspaya!
Çocuk bezi sanayii sana minnettardır! Molfix, prima, hugies, pakfen, joyful, canbebe, evyap! Poposuna, cildine göre seç beğen al!
Böyle ciddiyete böyle mizah!
Hani Bülent Arınç’a suikast şüphesiyle yakalanan subaylarla ilgili Genelkurmay açıklama yaptı ya, hemen kalemini rakıya batırmış, güya işin suyunu çıkarıyor.
Gazetelerde bugünlerde iki türlü köşe yazısı var. Bir konuları araştıran, tartışan, bir sonuca varmaya yönelik yazılar. Bir de, konu monu hak getire, oradan bir kaç cümle buradan bir kaç satır. Salla sallayabildiğin kadar... Yeter ki yürek soğut!
Gerçek çaya nisbetle sallama çay neyse, gerçek yazıya nisbetle sallama yazı da o!
Yazı var, demli çay. Bizim damağımız demli çaya alışkın. Bazan bayat olsa da emek mahsulü yazılar bunlar. Bir de bazı gazetelerin 3. sayfalarında yer alan “sallama” yazılar var. Sallama yazıların echel şampiyonu it tarafından ısırıldığı için haber olan Bekir’di. Onun terk-i gazete etmesi üzerine, ondan daha cahil, yani cehli mürekkep bir yazar aradılar ve buldular. Şimdi aynı sütunda o sallıyor.
Güya mizah yapıyor. Militarist yalakalık mizaha en uzak nokta. Mizah zekâ ister. Bilgi ister, ciddi yazıdan daha fazla emek ister. En önemlisi incelik ister!
Kelimeleri al, sok çuvala, salla salla vur duvara!
Al sana üçüncü sayfa yazısı!
“Çukurambar’da F-16 yakalandı... Tanınmasın diye LPG taktırmışlar.”
Mevzu komik ya, hemen bir ucundan tutalım!
Peki hukuktan anlayanlar ne diyor bu işe?
Hedefteki isim Bülent Arınç, malum hukukçu. Genelkurmay’ın konuyla ilgili “Bölgede bilgi sızdıran bir personel ile ilgili istihbarat çalışması yapılıyordu” şeklindeki açıklamasına onun getirdiği yoruma bakalım: “Bir defa tespit var kabul edilmiş, iki asker kişi var orada, bir kâğıt vardır. Muhtelif iddialar var onlar da değerlendirilecektir. İstihbarat amaçlı olduğunu kabul ediyorlar. Onların söylediği bu. Bunun bana yönelik olmadığını, bir asker kişi ile ilgili olduğunu söylüyorlar. Ama ceza avukatları bunun ne anlama geldiğini bilir. Bunun ceza hukuku dilinde anlamı tevil yoluyla ikrardır.”
Türkiye vahim bir noktada.
Darbe planları mahkemelerde.
Suikast iddiaları dillerde destan.
Bir hadise cereyan ediyor, iki subay yakalanıyor. Üç gün sonra karargâh açıklama yapıyor.
Açıklamaya çay demle!
Ama poşet çay olsun!
Birileri acele bez yetiştiriyor.
Ama çocuk bezi yerine kadın bezi!
Hani bu işler “âdet”tendir diye!