Ellerinde ay yıldızlı bayraklar...
Dillerinde “Türkiye laiktir laik kalacak” sözleri...
Yakalarında kocaman “Atatürk” rozetleri...
Görmeyen, bilmeyen, duymayan bu adamları birer kahraman, birer cengaver, birer vatan sevdalısı olarak düşünecekler.
Ancak yüzlerine sürdükleri boyalar dökülünce, taktıkları maskeler düşünce kahraman dediğiniz, cengaver dediğiniz, vatan sevdalısı dediğiniz kişiler birer vatan haini, birer kravatlı modern hırsız, birer yer altına sızmış illegal derin devlet elemanı çıkıyor.
örgüt elebaşısına karanfil verip Bekaa’da teftişe gelmiş komutan gibi davranıp el sıkanlar şimdi emekli paşalarla ittifak kurup gizli mahzenlerde darbe planları yapıyor.
İdeolojik olarak taban tabana zıt kutuplar bugün sarmaş dolaş olup milletin iradesini temsil eden siyasi partileri kapatma hesapları yapıyor.
Biri diğerinin bahçesine satın alınmış adamlarla bombaları atarken ülkenin kaosa girmesini, karışıklığın meydana gelmesini, istikrar ve güvenin ortadan kalkmasını ganimete çevirmenin hesaplarını yapıyor.
Gece yarısı operasyonlarıyla sorgusuz sualsiz evlerinden alınan masum insanlar için seslerini çıkarmayanlar, bu işlem kendilerine yapılınca;
Ciyak ciyak bağırmaya başlıyor.
Yaşlılık edebiyatı yapıyor...
“Hastayım” ayaklarına yatıyor...
Takke düşmüş, kel görünmüştür...
Kendilerini bu ülkenin tek sahibi gibi gösterip malı hamuduyla götürerek ülkenin kaynaklarını sömüren, Atatürkçülük, laiklik, vatanseverlik gibi kavramlarla milleti uyutup bunun üzerinden saltanatlar kuran darbe sevdalısı sahte Atatürkçüler, sahte laikçiler, sahte vatanseverlerin maskeleri aralanmış, gerçek yüzleri görülmüş ve bu ülkenin gerçek vatansever evlatları tarafından deşifre edilmiştir.
Bize düşen görev bu gerçek vatan evlatlarına sahip çıkmaktır ki;
Buzdağının görünmeyen yüzü de deşifre olsun...
Cennet ülkemiz çetelerden, hırsızlardan, darbecilerden kurtulsun...
Bu ülke yer altına sızmış derin bir avuç azınlığın değil, milletin hür iradesiyle adam gibi yönetilen mutlu, müreffeh, barış ve kardeşliğin hüküm sürdüğü örnek bir memleket olsun...
Şemdinli’de Ferhat Sarıkaya’ya sahip çıkamadık, bu defa Ergenekon’da Zekeriya öz’e sahip çıkalım.
Ki namusluların da en az namussuzlar kadar cesur olduğunu herkes görsün.
Yoksa namusluların da cesareti kırılabilir...
GüNüN SöZü
Hayat tiyatro gibidir, en kötü insanlar en iyi yerlerde oturur.
(ARİSTO