CHP'nin, gazeteci mi siyasetçi mi ne olduğuna tam karar veremeyen ulusalcı mitinglerin hızlı hatibi ulu önder Tuncay özkan'ın sahibi olduğu Kanaltürk'e usulsüz para aktardığı yönündeki haberleri okumuşsunuzdur. Elbette bu haberleri kesinlikle parti tutmadıklarını ve tarafsız olduklarını iddia eden bir kısım medyada okuyamazsınız.

Tıpkı Ergenekon haberlerini okuyamadığınız gibi! Kimilerine göre 4 trilyonluk para, CHP'nin başını epey ağrıtacak, hatta partinin kapatılmasına, liderinin siyasi yasaklı hale gelmesine yol açabilecek! Acaba? Elbette bütün bunlar olmayacak. Zaten olsun isteyen de yok. Ama herkesin beklediği en azından çifte standardın olmaması. Bu tip haberlerin alt metnine baktığınızda da yargıya duyulan güven eksikliğinin ortaya çıktığını görebilirsiniz. Acaba Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, böylesine önemli bir konuda CHP'ye dava açacak mı? Anayasa Mahkemesi, usulsüzlük ile ilgili herhangi bir işlem yapacak mı?

Daha önce de yazdık. Türkiye'deki temel problem "adalet" duygusunun zedelenmesidir. Sokaktaki vatandaş; "CHP'nin yaptığını bir başka parti yapsa başına neler neler gelirdi?" cümlesini sarf ediyorsa, "367 kararı" hem siyasidir hem kataküllidir diyorsa, burada adalet duygusundan söz edilebilir mi? Yani söz konusu CHP ise gerisi teferruat mıdır? CHP'nin yargı zırhı mı var?

Tuncay özkan diyor ki; "Kanalım CHP'nin emrinde, hem CHP Atatürk'ün babasının malı değildir" diyor. Kanalını istediğinin emrine verebilir elbette. Ama CHP kesinlikle ne Deniz Baykal'ın ne de Tuncay özkan'ın babasının malı değil. CHP'nin Kanaltürk'e aktardığı 400 bin YTL'lik senaryo parası, CHP'nin babasının malı mı? Dünyanın en pahalı belgesel prodüksiyonlarının senaryosu 100 bin doları geçmezken, nasıl oluyor da hiç filme çekilmeyen belgesellerin senaryosu 400 bin YTL ediyor? Herhalde bu kadar pahalı bir senaryo, olsa olsa Ergenekon'un ulusalcı miting senaryosudur!

CHP'nin sağa sola fütursuzca dağıttığı bu para, hazineden yani halkın cebinden çıkıyor. Eğer çok meraklılarsa Tuncay özkan'a yardım etmeye, o zaman yardım kampanyası düzenlesinler. Ama halkın parasını, bir halk düşmanına hediye etmesinler. Madem ki, bu parti Atatürk'ün emanetidir diyorsunuz, o zaman CHP'yi bu tip karanlık al takke-ver külah ilişkilerinden arındırın. Yazıyı bir çin atasözü ile bitirelim:

"Davacı zengin, davalı yoksulsa, zenginden yana işler yasa / Davacı yoksul, davalı zenginse, davalıda kalır yine nizalı arsa. / Davacı da davalı da zenginse, davada özür diler çekilir aradan kadı. / Davacı da davalı da yoksulsa, bak, sade o zaman işte yerin bulur hak."