Futbol dünyası şike skandalıyla sarsıldı.
Türk futbol tarihinin en büyük operasyonu bu...
İlerleyen günlerde 2., hatta 3. dalgalar bekleniyor.
Yeşil sahalarda görmeye alıştığımız tribünlerdeki şova dönük o “dalgalar” şimdi futbol dünyasının üzerinde bir karabulut adeta... Belki Fenerbahçe’nin şampiyonluğu elinden alınacak...
Milyonlarca taraftarı olan bir takım küme düşecek ve -10 puanla mücadeleye 2. ligden başlayacak.
Bu işin maddi olmayan kısmı...
Bir de maddi boyutu var.
Borsada tepetaklak oldu FB hisseleri.
Aziz Yıldırım altyapı ve tesisleşmede en başarılı Fenerbahçe Kulüp Yöneticisi olarak gösteriliyordu.
Sportif alanda ise istatistiklere göre en başarılılar arasında gözüküyordu.
Şu an itibariyle Yıldırım’ın yönetici olarak başladığı günün bile gerisinde Fenerbahçe.
Yıldırım şimdilik 10 yıl geriye götürdü FB’yi diyebiliriz.
Sonuçlar ortaya çıktığı zaman 100 yıl bile geriye gitme olasılığı var Fenerbahçe’nin...
Önce üzülüyor insan.
Ancak duygusallıktan kurtulup mantıklı düşününce farklı bir boyut kazanıyor olay...
Eski Ergenekon Savcısı GS’li Zekeriya Öz’ün başlattığı FB şike soruşturmasını, yerine gelen FB’li Mehmet Berk sürdürüyor.
İlginç değil mi?
Deprem etkisi yapan dalgalar Türkiye’yi sarstı ancak bu durum Türkiye’nin gerçek hukuk devleti olmaya doğru yol aldığını gösteriyor.
Türkiye, kendi gerçekleriyle yüzleşmek, haksızlıklarla hesaplaşmak zorunda.
Vesayet rejimini arkasına alan her kurum, ya da kişi her türlü hukuksuzluğa ve haksızlığa başvuruyordu Türkiye’de. AK Parti iktidarıyla birlikte yapılan reformlarla vesayet rejimi zayıfladı.
Artık haksızlık ve hukuksuzluk yapanların adalet önünde hesap verdiği bir dönem var.
Futbolda şike yapanın da, ihaleye fesat karıştıranın da, yolsuzluk yapan yardım kuruluşunun da, haksız şekilde kadrolaşanın da, sınavda usulsüzlük yapanın da üzerine gidildiği bir dönem bekliyor Türkiye’yi...
Sivil bürokraside de, askeri bürokraside de hukukun dışına çıkanın yakasına yapışılıp yargı önünde hesap sorulacak...
Yeni Türkiye artık böyle...
Yasalar elverdiği ölçüde 80 darbesini gerçekleştirenler de, AK Parti döneminde Anayasal Düzeni silah zoruyla değiştirmek isteyenler de hesap veriyorlar/verecekler.
Açık yazıyorum: İlerleyen günlerde 28 Şubat’ın da hesabı sorulacak.
Türkiye’nin en milli hükümetini haksız bir şekilde iktidardan uzaklaştıranlar da yargı önünde hesap verecekler. 27 Nisan’ın hesabı 27 Nisan kadar, 28 Şubat’ın hesabı da 28 Şubat kadar olacak.
Vesayetin dişlileri bir bir kırılacak yapılan ve yapılacak olan reformlarla...
Ve şiddetten, kandan beslenen BDP diz çökecek...
Hele bir de yeni anayasa AK Parti-MHP işbirliğiyle yapılırsa Türkiye rahat bir nefes alacak.
Malum Erdoğan önceki gün Meclis Başkanlık Seçimi sonrasında, yeni anayasa çalışmaları için MHP ile ortak çalışma içinde olabileceklerini söyledi.
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ise, yeni anayasa çalışmaları hakkında “İnanıyorum ki yeni anayasayı hep birlikte yapacağız” dedi.
Devlet ve milletimiz için çok önemli bir yakınlaşma bu bana göre...
Yeni anayasa üzerine akıllardaki pek çok ciddi soru işaretini en baştan ortadan kaldıracaktır bu işbirliği.
AK Parti ve MHP eliyle gerçekleşirse Yeni Anayasa; TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in ifade ettiği gibi Türkiye, “mayınlı tarla”dan da kurtulmuş olacak.
Böylece bu ülke, dünya arenasında hak ettiği altın yerini alacak.
Evet...
Gelişmeler ümit verici...
Bu gidişle PKK da bitecek, Ergenekon da...
Bundan emin olun...
Sağduyunun sesine kulak verelim yeter.