Asım Yenihaber

Asım Yenihaber

İyi ki Yavruvatan olmadık!

İyi ki Yavruvatan olmadık!

Bugünlerde Türkiye’nin câmilerinde bir hareketlilik var: 12 yaşını bitirmiş yavrular kursa başladı: Elif, be, te, se...
Peki 12 yaşına basmamış çocuklarımız? Onlara hâlâ câmi yasak! Kur’an öğrenmek yasak! İlle de 5. sınıfa geçeceksiniz...
28 Şubat’ın yaşayan menfur uygulamalarından biri. Bu bir kanun veya Anayasa meselesi değil. Neden çözülemiyor?
“Milli Eğitim Bakanına sorun!” diyeceğim ama, henüz bu koltuğun yeni sahibini bilmiyoruz.
Türkiye’deki uygulamanın tam anlaşılabilmesi için Anavatan Türkiye’den çok Yavruvatan Kıbrıs’a bakmak lâzım. Yavruvatan’da Anavatan’ın bir çok kanunu, kuralı, hükmü caridir. Parası tedavüldedir...
Bütün bunlar tamam da, mevzu “din”, yani İslâm olunca, Yavruvatan bir başka olur...
Yavruvatan Türkiye’nin tek parti kriterlerini, CHP’lilik ruhunu, faşizan laiklik uygulamalarını, 28 şubatçılık anlayışını müthiş bir şekilde içselleştirmiştir.
Asla ve kat’a ondan sapmaz. İlkeler ve inkılaplar Kıbrıs’ta dimdik ayakta!
Türkiye’de ezan aslî lisanına döndükten sonra da bir müddet Yavruvatan’da Türkçe okunmaya devam edilmiştir.
O sıralar Kıbrıs’ta İngiliz sömürge yönetimi vardır.
Allah uzun ömürler versin, Şeyh Nazım Kıbrısî Lefkoşe’nin Selimiye camiinden ezanı asli lisanı ile okur. Yavruvatan’ın yavrutürkleri İngilizlere şikâyet edip o zamanın genç müezzinini tutuklatırlar!
Türkiye’de 12 yaşa kadar gönüllü Kur’an öğretimi yasak! Çocuklarımız bu yaşa kadar “elif, be” diyemiyor.
Kıbrıs’tan gelen haberler ise “siz halinize şükredin” dedirtiyor!
Okulların yaz tatiline girmesiyle birlikte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de öğrencilerin dinî bilgileri alabilecekleri yaz kursları açılmış...
“Eh ne güzel işte! Sanki Türkiye! Anası ile danası aynı!” diyeceğiniz geliyor.
Fakat kazın ayağı hiç de öyle değil!
Kur’an-ı Kerim öğretilmesi beklenen kurslarda Arapça herhangi bir metin bulundurulamayacakmış! Namaz sûreleri ile dualar Latince metinler üzerinde ezberletilecekmiş!
Kur’an-ı Kerim’in öğretildiği elif-ba kitapçıkları yerine müfettişlerin denetiminden geçmiş, Din İşleri Başkanlığı’nın okullarda okutulan din kültürü derslerinin kitapları baz alınarak hazırladığı dokümanlarla dini eğitim verilecekmiş...
Yavruvatan’da doğru dürüst din öğretimi neden verilemez?
Bunun çok köklü sebepleri var.
Türkiye 1950’den beri kendi seçimini yapıyor. Din üzerine konulmuş yasakları kaldırıyor. Arada askeri yönetimler geliyor, iki ileri bir geri işler yürüyor.
Yavruvatan bu zihniyet değişimini yapamadı.
Bazılarını çok sevindirecek şekilde, 1930’larda, 40’larda kaldı.
Bunda kendi seçimini yapamamanın tesiri vardır elbette. Bir süre sömürge altında kalmanın da payı ihmal edilmemeli.
Peki, sömürge döneminde Rumlar dinlerinden taviz vermediler de, Türkler neden taviz verdi?
Bunun gerekçesi var: Türkiye’de o sırada din üzerinde operasyon yapılıyordu.
Kıbrıslılar işte o döneme takıldılar.
Zihniyet öylesine köklü ki, işi özgürlükleri genişletmek olan sendikalar, konu dinle ilgili olunca, katı yasakçı oluyor. Her türlü engeli çıkarıyor.
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası ile Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretim Sendikası kursları basıyormuş!
Rumlar karşısında divan duran, kiliseye tazimden geri kalmayan bu sendikacılar, cami denilince tüyleri diken diken olanlardan.
Yavruvatanlılar ne zaman zihniyet devrimi yapıp “yavru”luktan çıkacaklar, reşit olacaklar acaba?
Gel de merak etme!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Asım Yenihaber Arşivi