Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Kürt Ergenekonu devrede

Kürt Ergenekonu devrede

Emre Uslu yazmıştı, AK Parti iktidarına 6 ay ömür biçtiler..

Birileri seçimden önce öyle bir hesap yapmıştı.. Seçimden hemen sonra eylemler başlayacak ve AK Parti iktidardan düşürülecekti.

Tabii bu hesap yapıldığında bu kadar güçlü geleceği bilinmiyordu. Onun için bir tereddüt geçirildi.

Şimdi CHP’nin, BDP’nin Meclis’e girmemesi daha iyi anlaşılıyor..

Ergenekon, gençleri, öğrencileri, işçiyi, köylüyü, memuru, esnafı, gaziyi, şehid ailesini sokağa çekmek için elinden geleni yaptı ama, halk sokağa çıkmadı..

Çaresiz kaldılar. İş başa düştü ve bu işin ihalesi PKK’ya verildi..

Kandil bir anda askere saldırmaya, şehirde ses getiren eylemler yapmaya başladı.

Zeytinburnu’nda PKK’lı ve MHP’li gençler karşı karşıya getirilmeye çalışıldı..

TSK’daki toplu istifa da bu oyunun bir parçası idi.. Birileri bir huruç hareketi bekliyordu.. Basında, kamuoyunda bir infial bekliyorlardı. Olmadı. Dünyadaki ekonomik krizi de arkalarına aldıklarında bu işi bitireceklerini sanıyorlardı.

Kılıçdaroğlu’nun Genelkurmay’daki istifaların ardından alel acele, tatilini yarıda kesip Ankara’ya gelmesi krizden kendilerine bir hizmet düşüp düşmeyeceği ile ilgili idi sanki.. Ama havasını aldı..

Ah şu ekonomik kriz Türkiye’yi bir vursa diye dua ediyor birileri..

Suriye’deki gelişmeleri bir fırsat olarak değerlendirmek istediler bu arada. Ama onu da yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. Türkiye’nin Ortadoğu’da Amerika’nın taşeronu gibi gösterme gayretleri devam eden psikolojik harbin bir parçası..

Neyse ki bütün bunlar Ramazan içinde yaşanıyor.. Herkes Somali’ye odaklandı. CHP’lilerden bu konuda ses yok.. Bir de bu arada Burkay, Türkiye’ye gelince işler, ötekiler açısından beklenen gibi gitmemeye başladı. Türk Ergenekonu kankası Kürt Ergenekonunu yardıma çağırdı ama çok kısa sürede deşifre oldular. Apo geri itildi Karayılan öne çıktı bu arada.

Dikkat ederseniz teröre karşı Polisin de devreye sokulması haberlerinin hemen ardından Askere yönelik pusuların yerini bir anda Polise yönelik saldırılar aldı.. Yener Dönmez geçen gün “Durum çok acil” diye bu konuyu yazdı. Binlerce susturucu takılmış silah ve çok miktarda patlayıcı dağıtılmış varoşlardaki PKK sempatizanı gençlere.. Bir yandan ekonomik kriz beklentisi, öte yandan şehid cenazeleri, belli kitleleri harekete geçirecek nokta hedeflere ses getirici saldırılarla iktidar çaresizliğe mahkûm edilecek, CHP de gelip iktidar olacak. Ama plan erken deşifre oldu.. Ne Ergenekoncuları, ne de KCK’yı Meclis’e taşıyabildiler. İstifalar krize sebeb olmadı. Ekonomik kriz ise Türkiye’yi vurmadı.. Aksine süreç AK Parti’nin lehine gelişti. İster misiniz bu son huruç hareketi de AK Parti’nin işine yarasın..

Bu arada 4 Eylül’de BDP’nin kongresi var. Yeni bir genel başkan ve yeni bir politik tavır bu süreçte ne getirir, ne götürür göreceğiz.. Tabii Apo’nun ve Burkay’ın ne yapacakları da görülecek..

Bu AK Parti’nin 6 ay ömrü kaldı hikayesi aslında 30 Aralık 2010’da da manşetlerdeydi. O günki hesaba göre, AK Parti’nin oyu %30’larda kalacak ve iktidarı kaybedecekti. CHP-MHP koalisyonu kurulacaktı..

2003 yılı başlarında Tuğgeneral Bektaş, sık sık İstanbul’da seminer toplantılarına katıldığını anlatıyor. Dönüşünde siyasi iradenin ülkeyi kaosa sürükleyeceğini söylüyordu. Balyoz darbe planında bu işin ayrıntıları var.. Kriz, kaos, terör bir darbe planı idi aslında.. Belli merkezlerce üretiliyordu.

Bu işi 2003’den beri deniyorlar, hep de yüzlerine gözlerine bulaştırıyorlar. Şimdi Ergenekonun son umudu PKK.. Bu planlar yapılırken yandaş media da Vural Savaş gibi Yargıtay üyeleri de bu toplantılara gelir giderlermiş.

Yani bu 6 ay hikayesi yeni değil. 2003’den beri hep 6 ay sonra sürece müdahale edecekler.. Düğmeye basınca bu işi 6 ay içinde bitireceklerini düşünüyorlar, ama süre dolmadan erteliyorlar.

Şimdi yine fevkalade kötü gidiyorlar.. Zaten deşifre oldular.. Evdeki hesapları çarşıya uymadı.. Şimdi tek umutları ülkeyi kana bulamak için Kandil’in devreye girmesi.. Endişeleri; dışarıdakiler tek tek içeri giriyor. Elde darbe yapacak general kalmayacak! Zaten bir türlü darbe yapmayı beceremeyen bu adamlara, İsrail başta olmak üzere, öteki istihbarat örgütleri de destek vererek Ankara ilişkilerini daha da bozmak istemiyorlar. Zaten Ankara da artık gerçeği gördü, MİT ve savcılıktaki belgeler, derin yapının örgüt yapısı ve kadrosunu ortaya çıkardı.

Şimdi sırada Muhsin Yazıcıoğlu suikastının ayrıntıları var. Bir adım sonra bu işin ucu Ankara’ya ulaşacak..

Bu süreçte hepsinden önemlisi, halk birçok gerçeğin farkına vardı.. Darbeciler bu saatten sonra bir çılgınlık yaparlarsa, Dimyata pirince giderlerken evdeki bulgurdan olurlar, dünya başlarına yıkılır..

Ah bunu bir de Kılıçdaroğlu görse..

Selâm ve dua ile..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi