Sevgili kardeşlerim, geçen yazımızda saydığımız bu acıları bizlerle beraber sizler de yaşadınız. Hatta daha fazlasını yaşadınız. Kurtulmak için az mı mücadele ettik bu zulümlerden?

Simdi demokrasi aracılığıyla tam da bunlardan kısmen de olsa kurtulmak ve tamamına doğru daha rahat bir yol alma imkanına kavuşmak üzere iken, sizler ipin ucunu nasıl olur da PKK ve BDP gibi batıcı, marksist, leninist, İslam karşıtı bir terörist bir örgüte teslim edersiniz? Türk ve Kürt batıcıların yaptıkları ortada iken, yeniden onlara nasıl güvenebilirsiniz?

Evvelkiler milleti önce « padişah efendimizi ve saltanat-ı seniyyeyi kurtarmak için çalışıyoruz » diye diye kandırdılar. Içlerindeki Batıcılık ve İslam karşıtlığını hep gizldiler. Sonunda batıcılar bütün gücü ele geçirince gerçek niyetlerini ortaya koydular ve İslamiyeti ülkeden silmek ve pozitivist batının tanrı tanımaz kanun ve kurumlarını yerleştirmek isteyerek müslüman halka olanca zulmu reva ettiler.

Zavallı millet önce kandı, aldandı. Sonra da yapabileceği çok bir şey de yoktu zaten. Şartlar meydanda idi. Bir harpten çıkılmış, memlekette savaşacak erkek kalmamış, açlık, sefalet kol geziyor. Çaresiz ölmektense teslim oldu.

Sevgili Peygamberimiz’in « müslüman bir delikten iki kere sokulmaz » diyerek onun ferasetinin keskinliğine dikkat çektiğini bilirsiniz. Öyleyse bu ikinci batıcı dalgayı görmek ve ülkeden defetmek gerekmez mi?

Kaldı ki sizinkiler kandırmadan açıkçan açığa geliyor ve bangır bangır bağırarak batıcı ve dinsiz olduklarını söylüyorlar. Yeryüzünün işgalci emperyalistleriyle işbirliği halinde çalışıyorlar. Bunu nasıl görmezsiniz? Buna nasıl destek verebilirsiniz? Hiç mi ders ve ibret almadınız yakın tarihten ?

Küfre rıza küfürdür, biz bunu dindar Kürt kardeşlerimizden zaten beklemeyiz. Ama bilmeyenlerinize özellikle sizin belletmeniz gerekir değil mi ?

Bakın bugünlerde bir haber daha vardı « habervaktm »de. « TESSEP tarafından Mersin'de başlatılan faaliyetleri, bir çok yerde BDP/PKK'lilerin engellemeye çalıştığını belirten TESSEP Mersin Sözcüsü ve TESSEP Genel Sekreteri Veysi Yumlu, BDP'li yetkililerin imza stantlarına gelerek "standı kaldırmaları" yönünde uyarılarda bulunduklarını söyledi. » (https://www.habervaktim.com/haber/200048/tesettur_seferberligi_rahatsiz_etti.html)

Nedir bu rezalet?

Neden rahatsızlar tesettürden ?

Bu davranış gösterir ki yarın bunlar –Allah korusun- iş başına gelseler, tesettürü yasaklayacaklar demektir. Bakmayın siz şimdi tesettürlü kadınların arkasına saklandıklarına. Yarın önce onları bitireceklerdir.

Sevgili kardeşlerim, biz bu filmi gördük, hem de sizinle beraber yan yana seyrettik, yaşadık. Demem o ki, gelin bu bayat numaralara bir daha pirim vermeyelim. Gelin, ferasetli bir mümin olarak yılanın deliğinden ikinci kez sokulmayalım derim. Ne bizim yılanlara, ne de sizin yılanlara…

Allah bize kâfîdir. Islam bize yeter. Ümmet olmak, kardeş olmak bize yeter.

Lanet olsun ırkçılığa. Türkçülüğe de, Kürtçülüğe de, Arapçılığa da, Acemciliğe de…

Sizinle dertleştim, nasihatımı büyüklük taslama sanmayınız, hocalığıma, meslek gayretine veriniz lütfen.

Böyle diyorum, çünkü hem bir müslüman, hem de Diyarbakır’ın ekmeğini çok yemiş birisi olarak sizi seviyorum.

Gelin kan dökmeyelim. Kan döken PKK, BDP ve bilcümle zalimlere sevgi ve destek vermeyelim, bizi cehennem çarpmasın. Gelin yeni bir anayasa ile haklarımızı ve özgürlüklerimizi sağlamlaştıralım ve mücadelemizi İslamca yapalım.

Bizde kardeşlik ırk üzerinden değil, din ve iman üzerindendir. Gelin aramıza inkarcıları sokmayalım, birliğimizi koruyalım, ümmet bilincini tazeleyelim.

İnşallah !