Şenol Güneş dün gece rakibinin gücünü göz önüne olarak Serkan, Zokora ve Colman'la Şampiyonlar Ligi'ndeki orta sahasını kurdu. Ama sezon başına göre kalecisinden en uçtaki oyuncusuna kadar öylesine bir moral ve direnç kaybı vardı ki, yapılan bu tercihlerin hiçbir faydası olmadı. Şampiyonlar Ligi'ndeki güçlü rakiplere karşı çok az pozisyon veren Trabzonspor, dün gece ise her atakta pozisyon veren takım görüntüsündeydi. Galatasaray maça çok hızlı ve kararlı başladı. İlk altı dakikada arka arkaya tehlikeli oldu. Sonra Trabzon kendine gelip pozisyona dönüşmeyen hızlı ataklara başladı. Oyun tam dengelenmişken Galatasaray tehlikeli bir yerden frikik kazandı. Bu seneki istikrarlı form grafiğinin yanında tam bir duran top ustası haline gelen Selçuk, güzel bir vuruşla takımını öne geçirdi. İki dakika sonra ise Selçuk'un duran top ortasında defansın Necati'yi seyretme hatasına Tolga da iştirak edince fark ikiye çıktı. Bu dakikadan sonra topa fazla sahip olma artılarını sahaya yansıtan Galatasaray, zaten oyun düzeni olmayan Trabzonspor'u dakika dakika oyundan soğuttu. Devre sonunda da, bir düşüş dönemi yaşayan ama santrfor oynamayı çok iyi bilen Elmander'in büyük katkı yaptığı pozisyon sonrası üçüncü golü de bularak iyice rahatladılar.

EN İSTİKRARLI TAKIM
2. yarıya Güneş, ilk yarının en kötü iki ismini çıkartarak başladı. Farklı skoru kabullenmeme görüntüsü içine girerek maça asıldı. Bu arada farkı da ikiye indirdi. Ama golden hemen sonra Eboue, kalitesini konuşturan bir golle maçı bitirdi. Bundan sonra Trabzonspor, hırsıyla sahada kendini hissettirirken, Galatasaray da skor rahatlığıyla işi idare ederken Terim akıllıca oyuncularını sırayla çıkardı, fazla yıpranmalarını engelledi. Galatasaray oyuncu kalitesiyle ve oturmuş takım oyunuyla tartışmasız ligin en istikrarlı takımı. Benim mantığımın almadığı bir konu var; Eboue bu kadar etkili kanat oyuncusu olmasına rağmen Güneş, nasıl bir tedbir aldı ki, Eboue hücuma çıktı, gol attırdı, karşı karşıya bir gol kaçırdı ve gol attı. Maçın da yıldızı oldu...