Birkaç ay önce Artvin’e giden bir ahbabım o “ucube”den bahsetmişti.

Tabiî burada “ucube” lafzını Atatürk’e kondurmak isteyen Emin veya Bekirgillerden çok sayıda sebükmağz muhbir çıkabilir. Kastımız yapılan şeyin cesameti ve estetikten yoksunluğu ile ilgilidir. Şehrin imajına, silüetine ağır müdahalesi ile alâkalıdır. Yani Atatürk heykeli yapınca her türlü çirkinlik mübah, müreccah ve hatta mübeccel mi sayılacak?
Çirkin yapılı camilerden dindarlar çok mu hoşnut oluyorlar? Yetkim olsa, birçok camiye benzemez yapıyı yıkar, camiliğe yakışmaz binaları yerle bir ederim.
Evet “Artvin ucubesi” dün açılmış olmalı; hem de iki defa!
Biri resmî açılış, diğeri heykeli yaptırıp kimseye emanet edemeyen yaptırıcısının küşadı!
Bu kadar büyük bir heykele bir açılış yetmez zaten! Defalarca açılmalı ki, şanına yakışsın!
Boru değil, dünyanın en büyük heykellerinden birinden, Türkiye’nin 22 metre yüksekliğinde ve 60 ton ağırlığında en büyük heykelinden söz ediyoruz.
Bir “vakıf”, bir “hayırsever” firma sahibi tarafından yaptırılmış bu ucube.
“Vakıf” kavramı ile “heykel” kavramını bir arada tutmak mümkün mü? Hayırseverlikle heykel yaptırmayı aynı kaba koymaya imkân var mı?
Artvin’in ve Artvinlilerin en çok neye ihtiyacı var?
Türkiye’nin zengin illeri sıralamasında Artvin nal topluyor!
Nüfusu 1980’den beri sürekli azalıyor. 229 binden 160 bine doğru düşüş sürüyor.
Bu ne anlama gelir? Artvin’den küçük bir vilayet nüfusu kadar göç olmuş. Sebepsiz bir göç mü? Elbette sebepsiz değil. Yokluktan, ekonomik şartların elverişsizliğinden insanlar doğduğu yurtlarını terk ediyorlar. Az ziraat, çok hayvancılık... Artvin ekonomisi bunlardan ibaret. Bunlar da bu kadar nüfusu besleyemiyor elbette.
Eğer Artvin’den yetişmiş zengin, hayırsever bir iş adamı iseniz ne yapmanız gerekir?
Önce heykel mi?
Hayır! Şehrin veya vilayetin hayatını etkileyecek iktisadî bir teşebbüs kurmakla işe başlamak lâzım.
Heykele 5 milyon lira harcanmış! Yani üç milyon dolardan fazla bir meblağ. Bu kadar parayı demire, çeliğe betona yatırmak yerine iktisadi yatırım yapmak daha fazla hayırseverlik ve memleketseverlik olmaz mıydı?
Son yıl yapılan sayımda Artvin merkez nüfusu ilk defa azalmamış! Bu güzel bir dönüm noktası olabilir. Demek ki, şehir merkezinden göç durmuş. Sebebi ne olabilir? Muhtemelen yeni kurulan üniversite. Binlerce talebe Artvin’e yüksek tahsil için geldi. Artvin üniversitesi inşa halinde.
Gerçek bir hayırsever, eğer şehrinde iktisadi teşebbüsü verimli görmüyorsa, hayır maksadıyla üniversiteye destek olur, inşaatları, laboratuvarları, araştırma merkezlerini yapar ve tarihe geçer.
Peki bu ucubeyi yapanlar tarihe geçmeyecek mi?
Tarihe geçmekten geçmeye fark var elbette!