Resul Tosun

Resul Tosun

Pamuk hoca, bir meçhul kahraman

Pamuk hoca, bir meçhul kahraman

Ülkemizde güzel bir gelenek başladı. Büyüklere vefa. İlkine 2009 yılında Türkiye Milli Kültür Vakfı'nın icra ettiği 40 vakıf insana vefa programıyla şahid olduk.

Necip Fazıl, Nureddin Topçu ve Mahir İz gibi aramızdan ayrılmış, Raşid Küçük, Sabri Ülker ve Hekimoğlu İsmail gibi halen aramızda olan 40 vakıf insan için müstesna bir program düzenlenmişti.

Açılış programına başbakanın da katıldığı bu vefa programı medeniyet başkenti İstanbul'a yakışan bir programdı.

Daha sonra değişik tarihlerde Nevzat Yalçıntaş, Nevzat Kor, Hayreddin Karaman ve İsmail Kahraman beyler için ayrıca müstakil programlar icra edildi.

Genellikle insanların değerleri öldükten sonra anlaşılır. İnsanlara hayattayken değer vermek ise yüksek insani duyguların eseridir.

Salat ve selam üzerine olsun Efendimizin 'Büyüklerimizi saymayan küçüklerimize şefkat göstermeyen bizden değildir.' hadisinin hayat bulması olarak görüyorum vefa programlarını.

Bir kültür şehri olarak bu tür etkinlikler İstanbul'a yakışır/yakışıyor.

Beni bugün bu yazıyı yazmaya sevk eden ise Anadolu'nun ortasında küçük bir ilçede icra edilen anlamlı bir vefa toplantısı oldu.

Tokat'ın Yeşilyurt ilçesinde bölgesinin manevi mimarlarından biri olan Fevzi İşler (1879-1975), nam-ı diğer Pamuk Hoca'yı anma toplantısıydı. 7 Haziran 2012 Perşembe günü icra edildi.

İlçe müftüsü, kaymakamı ve belediye başkanının öncülük ettiği ama İ.Ü Öğretim üyelerinden Prof. Dr. Mahmut Kaya beyin fikir babalığını yaptığı anlaşılan bu program küçük ilçenin büyük düşünüşünü göstermesi açısından fevkalade anlamlıydı.

1948 yılında Yeşilyurt eski adıyla Musaköy'e gelen ve Ahıska Türklerinden olan Fevzi Hoca beyazlaşmış saç ve sakalı sebebiyle Pamuk Hoca diye anılırdı.

Ülkemizde yukardan aşağıya dayatılan sosyal proje sebebiyle camilerde imamlık/müezzinlik yapacak insanların dahi bulunmadığı dönemde bölgenin bu manevi ihtiyacını ücretsiz olarak karşılayan vakıf insanlardan biriydi Pamuk hoca.

Meçhul kahramanlardan biri olan Pamuk Hoca iki odalı evinin birinde hanımıyla kendisi hayatını idame ettiriyor ötekinde ise köylerden gelen öğrencileri okutuyordu. Sabah erken saatlerde başlayan ders ikindi sonrasına kadar devam ediyordu. Cuma hariç her gün sırf Allah rızasını gözeterek verdiği bu dersler sayesinde bölge köylerinden her birinde rahatlıkla imamlık müezzinlik yapacak yedi sekiz genç yetiştirerek, 'Onu biz indirdik biz muhafaza edeceğiz.' sırrının mazharı olmuş bir vakıf insandı Pamuk Hoca.

Hoca sadece Kur'an okutmuyor, giyim kuşamından ibadetiyle ve halkla ilişkileriyle de örneklik teşkil ediyordu. Başından sarığını hiç çıkarmayan Pamuk hocaya giyim kuşamına gösterdiği itina sebebiyle bazıları süslü hoca da derdi.

İşte bu Pamuk Hoca'nın başta Prof. Dr. Mahmut Kaya ve hayattaki birkaç talebesinin de iştirak ettiği bu anma toplantısı İstanbul'dakilerden farklı olarak Yeşilyurt İlçesi merkez camiinde icra edildi. Program camide icra edildiği için tabiatıyla abdestsiz kimse yoktu.

Programın belkemiğini hocanın en önemli talebelerinden olan Mahmut Kaya beyin konuşması oluşturuyordu. Dünyanın en önemli kurralarından biri olan Ali Asaroğlu hocanın muhteşem tilavetinden sonra yapılan hatim duasıyla program son buldu.

Manevi mimarlarımızdan biri olan Pamuk hocayı rahmetle anıyor, böylesi ulvi bir düşünceyi hayata geçirdikleri için küçük ilçenin büyük düşünen insanlarını tebrik ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Resul Tosun Arşivi