Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Taassubiyet bir hastalıktır

Taassubiyet bir hastalıktır

Taassubiyetin her türlüsü kötüdür. Zira körü körüne bağlandığınız şey sizi durmanız gereken çizgiden uzaklaştırır, iradenizi, aklınızı ve ruhunuzu esir alır.

İslamın karşı çıktığı ve onarmaya çalıştığı bir hastalıktır taassubiyet. Taassup kişi eylemini akıl ve irade süzgecinden geçiremez. Neyi neden, nasıl ve niçin yaptığını bilemez. Bir şeye bir inanca bir kişiye bir olaya sorgulamadan bağlanır ve aklını tamamen devre dışı bırakır. Taassubiyetin çehresi değişse de karakteri hep aynıdır. Kimi zaman fanatizm, olarak kimi zaman cemaatçilik olarak kimi zaman tarafgirlik olarak karşımıza çıkar ve kişi, kendi taraftarının, cemaatinin, dışındakileri adamdan saymaz. Kendinden olanın da hatalarını hiçbir şekilde göremez. Çünkü patalojik bir vakıa olan taassubiyeti onu kör ve sağır yapmıştır.

En tehlikeli şey dinden olmayanın dindenmiş gibi görülmesi ve kabul edilmesidir. Bu noktada taassubiye taşıyan kişi çoğu zaman körü körüne bağlandığı şeyin din olduğuna inanır ve sadece kendi taraftarının doğru yolda olduğuna savunur. "Benim taraftarım haklıdır, doğru yoldadır, hata yapmaz, kusur nedir bilmez anlayışına sahiptir. Halbuki, bu durum kişiye kendini otokritik etme şansı bırakmaz.

Akli ve iradi aktivitesini devre dışı bırakarak yanlışın peşinde sürüklenen ve bu konuda aşır taassupkar davranan kişi zarardadır:

1-Kendi taraftarı olarak gördüğü kimselerin hatalarını görmez

2-İradi özgürlüğünü kullanmadığından sürüye uyar ve seçme hürriyetini kullanamaz.

3-Benim tarafım haklı düşüncesi hakim olduğundan kardeşlik duygunsu yaşayamaz.

l4-Tarafgir davranan kişi adil olamaz çünkü her zaman benim tarafım haklıdır anlayışına sahiptir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi