Ali Ferşadoğlu

Ali Ferşadoğlu

Kur’ân ve hadisin müceddidliğe bakışı

Kur’ân ve hadisin müceddidliğe bakışı

Kur’ân ve Hadis-i Şerif’in âlimlere, müceddidlere, müçtehidlere bakışı nasıldır?
Tecdid; yenileme, restorasyon, imar demektir. Müceddid, Kur’ân ve Sünnet-i Seniyyeyi, yani İslâmın hakikatlerini, orijinalliklerini muhafaza ederek zamanın şartlarına göre yenileyen, ihyâ ve tamir eden âlim, fazıl, mütefekkir, mücahid zattır. Müceddidin İlâhî dayanakları Kur’ân ve Hadis-i şeriftir. Birkaç misal:
* “Allah’a itaat edin, Resûle ve sizden olan emir sahibine de itaat edin...” (Kur’an, Nisâ Suresi, 59.)
Sahanın uzmanları olan müfessir ve âlimler, bu âyetin metninde geçen “Emir”i, sultan, halife diye yorumladıkları gibi, “imam, müceddid, müçtehid” şeklinde de tefsir ettiler. Kezâ;
* “Tam bir teslimiyetle Allah’a yönelen, ihlâsla ibâdet ederek bâtıl dinleri bırakıp İbrahimin dini olan İslâma uyan kimseden din yönüyle daha güzel kim vardır?” (Nisâ Sûresi, 83, 125.) şeklinde meâlleri olan âyetlerin de “müceddid ve müçtehidlere” işâret ettiği belirtilir.
* “Onun tevilini Allah’tan başkası bilemez. İlimde derinlik ve istikamet sahibi olanlar ise, ‘Biz buna inandık. Hepsi Rabbimizin katından indirilmiştir’ (Âl-i İmrân, 7)’ deyip o gizli hakikatleri izhar ederler, açıklarlar.” (Şuâlar, s. 498)
Müfessirler, Kur’ân’ın müceddidlik meselesine, “Tam bir teslimiyetle Allah’a yönelen, ihlâsla ibâdet ederek bâtıl dinleri bırakıp İbrahimin dini olan İslâma uyan kimseden din yönüyle daha güzel kim vardır? İbrahim’i ise Allah dost edinmiştir” (Kur’ân, Nisâ 125.) âyetiyle işâret ettiği kanaatindedir.
Şu halde, “emir”i, sultan, halife diye anlamak mümkün olduğu gibi, “imam, müceddid, müçtehid” şeklinde anlamak da mümkün.
* “Rahman’ın has, seçkin kulları onlardır ki, yeryüzünde tevazu ile yürürler ve kendini bilmez kimseler onlara lâf attığında ‘Selâm!’ derler (geçerler).” (Furkan, 63.)
* “O kullar, yalan yere şahitlik etmezler, boş sözlerle karşılaştıklarında vakar ile oradan geçip giderler.” (Furkan, 72.)
* “Bilenlerle bilmeyenler bir değildir.” (Kur’ân, Zümer, 9.)
* “De ki: Ya Rabbi, ilmimi arttır.” (Tâhâ, 114.)
* “Keşke hakikati şeksiz, şüphesiz bilmiş olsaydınız!” (Tekâsür, 5.)
* “Cahillerden yüz çevir.” (A’raf, 199.)
* “Muhakkak ki Allah, bu ümmete her yüz sene başında dinini yenileyen bir müceddid gönderir.” (Ebû Dâvûd, Melâhim, 1.)
İşte Kur’ân-ı Kerim ve Hadis-i Şerifte müceddid ve müçtehidler böyle değerlendirilir, böyle yüceltilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Ali Ferşadoğlu Arşivi