Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Bilinci körelmiş kitleler (1)

Bilinci körelmiş kitleler (1)

Kitle, bir araya gelmiş kalabalıkların ortak sesidir. Ses kalabalıkların coşkusu ile yükselse de rengi, dokusu ve tınısı aynıdır… Çünkü kişisel düşünce, ideal ve farklılıklar kitlenin içinde erimiş ve yok olmuştur. Yani bireylerin şahsiyetleri ortadan kalkmış, düşünce ve hareketler tek bir yöne kanalize edilmiştir. Kitleye dâhil olan kişi şuuraltı süreçlerden etkilendiğinden bilinçsizdir ve istenilen yöne çekilmektedir. Akli ve iradi kuvvetlerini kaybeden birey burada, her söze kolaylıkla inanır ve etki altında kalarak normal yaşamında yapamayacağı şeyleri yapabilir hale gelir. Kitle belli bir lider, düşünce ya da hayat görüşü ile yönlendirildiğinden, bireyler eylemlerinin sonucunu hesaba katmadan hareket eder ve taşkınlığa kaçabilirler. Kişinin aklı, iradesi baskı altına alındığından, duygular abartılı yaşanır, kitlenin bir parçası haline gelen insanlar eylemlerini grubun üzerine yıkar ve “ben her şeyi ideallerim için yaptım” der işin içinden çıkarlar. Eğer bir kişi eylemlerinin sorumluluğunu başkalarının üzerine yıkar hale gelmişse artık o kişi için hiçbir sınır yoktur. Böyle durumlarda bireyler, cinayet işleyebilir, gasp yapabilir, yangın çıkarabilir, tehdit ve korku saçabilir hatta insanları damgalama yoluna gidebilirler…

Kitleler bir zümre tarafından yönlendirilir ve hedeflenen düşünceler, şuuraltına işlenmek şartıyla nüfuz kazanır. Bu nedenle kalabalıkların muhakeme gücü yoktur, burada herkes yanındakine göre davranır.

Kitlelerin etkilendiği alanlar ise, ağırlıklı olarak medyadır. Verilmek istenen mesaj abartılı şekilde verilir ve medya aracılığıyla, insanların iradesi baskı altına alınarak duygular harekete geçirilir. İradesini kullanamayan insanlar, kendilerine empoze edileni analiz etmeden ölçüp tartmadan alır ve sokaklara taşırlar.

İslam, nerede ya da hangi şartlarda olursa olsun insana aklını, iradesini ve bilincini ayakta tutması için tavsiyelerde bulunur. Hazreti Peygamber Mekke’de başlayan bilinçlendirme çalışmalarını Medine’ye ve oradan da bütün dünyaya yaymıştır. Zira sürüleşen ve kitlenin bir parçası haline gelen insanın en büyük sorunu bilincinin kaybolmasıdır. Bilinci kaybolan kişinin ise doğruyu yanlıştan ayırt etme gücü ortadan kalkmaktadır. Bu nedenle sürüleşmek en büyük tehlikedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi