Kerime Yıldız

Kerime Yıldız

Satılmış’ın Oyu

Satılmış’ın Oyu

Satılmış, mahallemizin simitçisi. İsmine bakıp gülmeyin hemen. Anadolu’da, uzun ömürlü olması için doğumundan önce ermişlere adanan erkek çocuklara Satılmış; kız çocuklarına Satı ismi konur.

Bu isme sâhip olan kişiler sağduyulu, ağırbaşlı, atılgan, algılaması yüksek, ticârete yatkın olurlarmış. Hassas, duygusal, yaşamayı seven, şen şakrak tiplermiş. Satılmış, aynen böyle birisi.

Servis beklediğim durakta tanışmıştım onunla. Yaz kış, erkenden aynı yere gelir; simitlerini satıp ikinci işine gider. Gece on bire kadar çalışır. İki oğlu vardı. Bir de kızı oldu. Değmeyin keyfine. “Kızın nasıl?” diye sorunca gözleri parlar.

Yazın kolay da kışın açıkta simit satmak çok zor. İki dakika servis beklerken bile pes edip hemen oradaki markete sığındığımız günlerde, o mecburen dışarıda kalır; bir ayağını indirip diğerini kaldırırdı. Bâzen ondan utanıp markete girmezdim. O hep güler; hep mutludur; hep şükreder.

Müstakil bir evde kirâcıydı. Zar zor bir ev aldı. Yavaş yavaş ödüyor. Oğlanlar hem okuyor hem de boş zamanlarında babalarına yardım ediyorlar.

Satılmış, bu sefer nereye oy verecek diye merak ettim. Dün sabah erkenden gidip sordum. Hiç tereddüt etmeden, “Başka hangi parti var abla?” dedi.  

“Peki Satılmış, iki işte çalışıyorsun. Yoruluyorsun. Kolay kazananları görünce kızmıyor musun?”

“Hiç kızmıyorum abla. Çalışmayı seviyorum.” Ayak üstü bir güzel siyâset dersi verdi bana. 1 Mayıs mitingine gitmiş. Simit satmaya… “Bir tane işçi yoktu. Gözüm daha da açıldı.” 

“HDP’ye oy verme niyetinde olan Müslümanlara ne diyorsun Satılmış?”

“Boşver abla. Onların beyni yok. Biz ne yayıp edip HDP’yi Meclis’e sokmamalıyız. Boşa gidecek oyumuz yok.”

***

Evet, liberallerin öne çıkmasından rahatsızım. Belediyelerin şımarmasından rahatsızım. Uçaktan inmeyen, harcırah zengini bürokratlardan rahatsızım. ”Bizim monşerlerin” zulmünden de lüksünden de rahatsızım. Eş durumundan makam sâhibi olan başörtülü hanımlardan rahatsızım.  

“Bunlara rağmen hâlâ niye Ak Parti?” diye soranlar var.

Oy verip vermeme kriterlerimiz bunlar olsa doksan yıldır yemediği nâne kalmayan CHP’ye bir oy bile çıkmaması  lâzım değil mi? Hani nerede? Bu vicdan dediğimiz, fazilet dediğimiz, yetim hakkı dediğimiz şey onlar için niye geçerli değil?

Hiç kimse kusura bakmasın. Bu maçta kötü oynayan oyuncularımız var diye kendi kaleme gol atamam. “Büyük Türkiye” rüyâsına inanıyorum. Allah ömür verirse 2023’ü görmek istiyorum. Başörtünün kamuda serbest olmasını, katsayı zulmünün bitmesini, andımızın kalkmasını unutmam mümkün değil.  

“Ya MHP?” diyebilirsiniz. Onu da sordum Satılmış’a. “Boşver abla. CHP ile ağzı bir oldu.” demez mi… “Koalisyona da yanaşmıyorlar.” dedim. “Abla öyle dediklerine bakma. Koalisyon lâzım olsun, bak nasıl kabul ederler.”  

İlginç adam bu Satılmış. Sâdece, simit satar.

***

Sevgili Başbakanım!

Ben partilere inanmam. Liderlere inanırım. Bana göre siz, siyâsetçi değil; devlet adamısınız. Sizin Cumhurbaşkanı olmanız için çok duâ ettim. Nasip böyleymiş.

Sizi de sordum Satılmış’a. Sizi çok seviyor. Size çok güveniyor. Ne olur, Satılmış’ın oyunu hak edin.

Yolunuz açık olsun. Güneş, sizi yakmasın. Yağmur, sizi üşütmesin. Ayağınıza taş değmesin. 

Rabbim sizi her türlü şerden; bilhassa kendi partinizdeki şerlerden, ikbâl arsızlarından korusun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
10 Yorum
Kerime Yıldız Arşivi