D.Mehmet Doğan

D.Mehmet Doğan

Amerika’nın Suriye’deki Taşeronu

Amerika’nın Suriye’deki Taşeronu

Bu kelimeyi hiç sevmem! Galiba “taş” ve “ören” kelimelerinden yapıldığı sanıldığından öncelikle inşaat sektöründe yerleşti! Tıpkı subasmanı (soubassement) gibi! Oysa Fransızca (tacheron). Türkçesi alt müteahhid veya alt işveren... “Temel”e “subasman” demek abes! 

Dünya sistemini kendine göre kurma konusundaki iddiasından hâlâ vazgeçmemiş olan ABD, Ortadoğu’da büyük patron olarak bu usulle işlerini yürütüyor. Yeri geliyor sivil toplum kuruluşlarını, yeri geliyor terör örgütlerini ve yeri geldiğinde de devletleri, devletimsi kurumları kullanıyor...

Bunların her çeşidini güney sınırlarımızda görebiliyoruz. 

DAEŞ’in ABD ile bağlantısı var mı? İddia o ki ABD kurdurdu! Suriye’de ulaşmak istediği sonucu tersinden DAEŞ’e ihale etti. Adamlar hakkıyla vazifelerini yapıyorlar. ABD’nin ve tabii İsrail’in istediği Suriye’ye onlar sayesinde adım adım gidiliyor. 

Kötüyü imal eden ABD iyi çocuğu da PYD olarak belirledi. Çünkü Suriye Irak çözülmesinin Türkiye’nin güçlenmesine yol açacağı ayan beyan görülüyor. Türkiye’nin bir bölge gücü olması Büyük Şeytan için tehlikeli... Bunun bertaraf edilmesi lâzım. Irak ve Suriye’nin kuzeyinde bir sentetik Kürt devleti... İsrail’le sarmaş dolaş bir yapı...

ABD, Türkiye’nin stratejik ortağı ya... Doğrudan Türkiye’ye karşı harekat yapmaktan kaçınıyor; güya ince siyaset takip ediyor. İncirlik Üssü’nü kullanırken, Rusya’nın Suriye’ye üslenmesini neden teşvik ediyor? ABD ve Rusya bizim gözümüzde karşı cephelerde değil mi? Türkiye mevzubahisse, Suriye’de ABD’nin taşeronu Rusya!

Rusya, Suriye meselesine müdahil olduktan sonra ne yaptı? 

DAEŞ’le savaşıyormuş gibi yapıp Esed muhalifi güçleri, sivilleri de imha ederek geriletti. İlk hedef Türkmenler. Bayır Bucak bölgesi neredeyse tamamen Rusya arkalı Esedcilerin eline geçti...

Ya PYD ile Rusya’nın ittifakı? ABD bu kadar samimi görüntüsü veremiyor, ama Rusya verebilir!

“Ey yazar, bütün bunları kafandan sallama!” diyenler varsa buyurun: Co Baydın ne demiş: “Amerika’nın menfaati nerede biliyorum, ama bu Türkiye’nin yararına mıdır, işte onu bilmiyorum..”

Bu herzevekil Türkiye’nin yararının nerede olduğunu bal gibi biliyor, bilmiyorsa Devlet yetkilileri aptala bile söylense anlayacağı şekilde söylüyor. Ama adam tecahül gösteriyor, yani bilmezden geliyor. 

Bu adamın bu tarz konuşmasının anlamı şu: “Sizin aleyhinize olan bu planı sizin rağmınıza yürüteceğiz, Türkiye’nin eline kolunu bağlayacağız. Rusya’yı bu yüzden Suriye’ye davet ettik, İran’la ilişkileri bu yüzden yumuşattık. 

İslâm alemine yeni bir Şiilik belası musallat edeceğiz, Türkiye’yi Rusya ile gemleyeceğiz... PKK’yı yok etmenize müsaade etmeyeceğiz!”

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’na kulak verelim: 

“Suriye’de PYD’ye bu statüyü tanıyanlar, PKK’dan Türkiye’de bu şiddeti yaratmasını istediler.”

ABD’nin bu siyaseti doğrudan Türkiye karşıtı bir siyaset mi, yoksa güçlü bir Cumhurbaşkanı olarak Türkiye’nin badirelere sürüklenmesini önleyen Tayyip Erdoğan’a karşı bir tavır mı? 

Biraz düşünülürse ikisinin de aynı kapıya çıktığı görülecektir!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
D.Mehmet Doğan Arşivi