Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Büyük adamın edebi

Büyük adamın edebi

Çocuk henüz on iki yaşındaydı. Fakat baktığınızda yaşanın epey üstünde zannederdiniz. Bir çocuğun masumiyetini bütünüyle üzerinde taşıyordu o, fakat günümüz çocuklarına hiç benzemiyordu. Büyük bir adam gibi olgun, anlayışlı ve saygılıydı. Çocuk İslami hassasiyetin hâkim olduğu bir aile atmosferinde büyümüştü. Büyükbaba emekli imamdı, onu torunuyla konuşurken görseniz iki erişkin zannederdiniz. Dede torununa o kadar değer veriyordu ki, onunla konuşurken önünde saygıyla eğiliyordu. Akşamları ona Peygamber kıssaları anlatıyor ve Hz. Peygamberin hayatından örnekler veriyordu.

Anne bebekliğinde başucunda okuduğu ayetlere hâlâ devam ediyor çocuğa iyilik telkininde bulunuyordu. Çocuğun sahip olduğu aile, sevgi, adalet, paylaşım, güven ve şefkatin yeşerdiği bir kale gibiydi. Çocuk bu kalenin içinde anne baba ve büyük ebeveynleri ile birlikte yaşıyordu. Kendinden iki yaş küçük bir de kardeşi vardı çocuk namazlarını kardeşiyle birlikte kılıyordu.

Mevsimlerden Eylül’dü. Hava soğuktu, yaşlı bir adam duvara yaslanmış vaziyette bekliyordu. Bir sıkıntısının olduğu her halinden belliydi. Çocuk arkadaşları ile birlikte yoldan geçmekteydi, bir sesle irkildi. Arkadaşlarından biri elindeki kola şişesini yaşlı adamın üzerine atmış alay edip gülüyordu. Çocuğun içinden bir şeyler koptu. Dedesini düşündü, sonra onun şefkatini, bilgeliğini ve içtenliğini… Çocuk bir erişkin gibi yaklaştı ona, adamın hüznünü bütün yoğunluğuyla hissetti, yanına oturdu, elinden tuttu ve yüzüne şefkatle baktı. Adam şaşkındı çocuk acaba kendisini birine mi benzetmişti. Kısık bir sesle sordu, beni birine mi benzettin evladım? Çocuk cevap verdi: “Benim sizin yaşınızda bir dedem var, onu çok seviyorum, istersen benimle gelebilirsin, dedem sana yardımcı olur” adam çocuğun yüzüne baktı ve uzun zamandır ilk defa güzel bir söz işitmişti. Sağ ol evladım, teşekkür ederim.” Dedi. Çocuk yaşlı adamın gözlerine baktı ve çocuk yaşına rağmen yüzündeki acıyı okudu. Sonra başını eğdi çantasında bir süredir biriktirdiği bir miktar para vardı, yaşlı adama belli etmeden, cebine koydu. Sonra ayağa kalktı ve “ sizin için dua edeceğim…” dedi ve oradan ayrıldı.

Az sonra, yaşlı adam cebindeki parayı fark etti. Sonra avuçlarını yüzüne götürdü ve ağlayarak “Allah’ım insanlık öldü mü diye düşünürken, bugün insanlığı küçük bir çocuğun kalbinde gördüm” dedi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi