D.Mehmet Doğan

D.Mehmet Doğan

Ramazanda Hacıbayram’a Gidememek...

Ramazanda Hacıbayram’a Gidememek...

Başlığı kısa tutmak için “Ankara’da olup da” ibaresini koyamadık. 

Evet Ankara’dayız, Ankaralıyız. Ankara diyeceğinize “Hacıbayram” deseniz, kimse şaşırmaz. Ankaralılar için, hele de ramazanda Hacıbayram’a gitmek vazgeçilmez bir alışkanlıktır...

Artık cümleyi di’li geçmiş kurmak zorundayız: “Hacıbayram’a gitmek vazgeçilmez bir alışkanlıktı.” Burası Türkiye’nin gönül haritasını oluşturan, ruh ilmilklerini dokuyan bir büyüğün mekânı. Önce camisi, medresesi ve tekkesi ile, sonra türbesi ile. Bu öyle bir büyük ki, İstanbul’un fethi idealini gönüllerde bir maneviyat fırtınası şeklinde estiren ve Balkanlara uzanan Anadolu ruhunun kaynağı olan bir ulu şahsiyet.  N’oldu bu gönlüm n’oldu bu gönlüm Derd ü gamınla doldu bu gönlüm Yandı bu gönlüm, yandı bu gönlüm Yanmakta derman buldu bu gönlüm…

Bosna’da, Gazi Hüsrev Bey Külliyesi ile Hacıbayram arasındaki rabıtanın şifresi işte Hacı Bayram Veli’nin bu ilahisinde gizli…1990’larda Bosna’dan gelen kasetlerde Hacıbayram’ın bu ilahisi de vardı.   Ankara’da, o kadar yakınken, Hacıbayram’a hasretim! Her ziyaretimde onun nasıl bir kuşatma altında olduğunu görüyor ve hüznüm, melalim katlanıyor.  Biz onu Ulus’tan, Samanpazarı’ndan, nereden gelirsek gelelim, sokağın başından görür, kitapçılar, çay ocakları arasından geçerek ulaşırdık. Merdivenler, dolambaçlı rampalar, duvarlar vb. manialar yoktu.  Hacıbayram vardı, “Hacı Bayram-ı Veli Çarşısı” yoktu! Dünyada adına çarşı yapılan ilk veli (Allah dostu demektir!) Hacı Bayram! Allah dostunun adını çarşıya pazara vermek neyin nesi? Bari oldu olacak Hacıbayram AVM deseydiniz! Hacıbayram’ın çevre düzenlemesinin tarihi hayatımızın bir parçası.

Önceki başkan biraz Roma usulü bir meydan oluşturmak istedi. Merdivenleri ilk o ihdas etti. Bununla mücadele ettik. Saltanatı çeyrek asrı bulun mevcut başkan bu sakil durumu düzeltmek iddiasıyla işe girişti, beş beterini yaptı. Önce çevreyi ıssızlaştırdı. Hacıbayram Camii’nin cemaatini göçe zorladı. Binalar boşalınca, harabeye yüz tuttu. Bölge itin kopuğun mekânı haline geldi.  İşte o zamanlar, Hacıbayram’ın son maneviyat nöbetçisi Emin Acar, her fırsatta Kızılay’da Türkiye Yazarlar Birliği’ne gelir, ikindi namazında önümüzde durur ve namazdan sonra, “Hacı Bayram Veli’nin ruhu burada esiyor” derdi. Vefatı bölgeyi ıssızlaştıran Dr. Emin Acar’ın ıstırabı ile hallenen biz o zaman “Mahzun Hacıbayram” yazısını yazdık. 

Bu bir dönüm noktası oldu.

Müzmin başkan bıçağın kemiğe dayandığını gördü ve Hacıbayram projesine yöneldi. Bölgede epeyce yapı ayağa kaldırıldı. Arada sakil bazı yapılar yükseltildi. Boşaltılmış bölge ailelerin yaşadığı yer olarak tasarlanmadı. Gönüllü kuruluşlar, dernekler, vakıflar, cemaatlere tahsislerde bulunuldu. Tabii bu arada ismi bilinmez cismi namevcut yandaş kuruluşlar icad edildi ve onlara tahsislere girişildi. Şimdi Hacıbayram’a gitseniz tabela asılı birçok bina görürsünüz, bomboştur! Tabii asıl işin rant tarafı var: Ankara’nın çok ziyaret edilen bu merkezinin etrafını ticarileştirmek… Ankara belediyesinin parasız dağıttığı bültende gördüm: Ankara makus talihini yenecekmiş. Başkan böyle diyor. Neyle? Ankapark’la! Ankapark bitince dünyanın dört bir tarafından turistler gelip oyun ve eğlenceye dalacak, dinozorların böğürmeleriyle coşacakmış! Ankapark’ın açılışı Ankara’nın makus talihinin başlangıcı olacak! Bu eğlence merkezinin girişinde bu toprakların maneviyatını sembolleştiren yapılar, cami kubbeleri, minareler ve türbe kubbeleri bilhassa da Hz. Mevlana’nın türbesinin yeşil kubbesi yer alıyor. Bu zihnimizde kudsiyeti çağrıştıran sembollerin oyun ve eğlence malzemesi yapılmasından, dünyevileştirilerek sıradanlaştırılmasından başka nedir? 

ANKARA’YA MEVCUT BAŞKAN MI ÇOK HİZMET ETTİ, BİNALİ YILDIRIM MI? 

Bu sorunun cevabı bence belli: Yeni başbakanımız Binali Yıldırım! Eğer o müdahale etmeseydi, Ankaralı iki hat metro inşaatının (Sincan ve Çayyolu) bugünlere kadar süründüğünü görecekti. Şimdi üçüncü hat Keçiören’in devreye alınması için gün sayılıyor. İstanbul metroya Ankara’dan geç başladı, şu anda 80 km. faal hat var. 50 km. inşa halinde. Çoğu bu yıl ve önümüzdeki sene açılacak. Ya Ankara? 55 kilometrede. Ayrıca İstanbul Belediyesi, kendi metrosunu kendi yapıyor, Ankara başkanı kaynağı çarçur ettiği için Ulaştırma Bakanlığı el koydu. Ezcümle, mevcut başkanın yaptığı bir metre bile metro hattı yok! İstanbul belediyesi hem ulaştırma hizmetlerinde çok başarılı, hem de kültürde. Birkaç gün önce Şakir Kurtulmuş’un Ramazan Minder’le yaptığı ropörtaj dikkatimi çekti. İstanbul Büyükşehir’in 20 tane kütüphanesi varmış ve her yıl yeni bir semt kütüphanesi açılıyormuş! Ankara’nın kütüphaneleri bahsi başkanın suratını düşürür, siz stadyumlarından oyun ve eğlence yerlerinden söz açın!
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
D.Mehmet Doğan Arşivi