Abdulkadir Özkan

Abdulkadir Özkan

Haçlı ittifakında nöbet değişimi mi?

Haçlı ittifakında nöbet değişimi mi?

ABD Başkanı Trump yakında Suriye’den çekileceklerini belirterek, “Orada olmamızın nedeni DEAŞ’tı. Bu hedefe büyük ölçüde ulaştık. Çok yakında Suriye’den çekileceğiz. Bırakalım Suriye ile başkaları uğraşsın” demiş. Bu açıklamanın ardından ilk aklıma gelen, “Trump’a nasıl inanacağız? sorusu ve arkasından bölgemizde Haçlı ittifakının yeni bir planı uygulamaya koyacağı, onun için ABD önde görünmek istemiyor” oldu. Elbette Trump’ın bu açıklamasına inanmayı çok istiyor olmamıza rağmen inanmamızı engelleyen pek çok sebep var. Öncelikli olarak yapılan açıklamalardan biliyoruz ki, Suriye’deki ABD üslerinin sayısı 20’ye ulaşmış durumda. Eğer ABD Suriye’den çekilecek ise öncelikli bu üsleri kapatması ve Irak’tan da çekilmesi, buna bağlı olarak da askeri üsleri kapatarak askerlerini geri çekmesi gerekir. Hâlbuki Trump’ın yaptığı açıklamada böyle bir yaklaşım söz konusu değil. Yani, cephede askerleri olmayacak ama Irak ve Suriye’deki üsleri ve varlıkları devam edecek. Buna başta İncirlik Üssü olmak üzere ülkemizdeki üsleri de dâhil edebiliriz. Üsler kapatılmadığı sürece Suriye’den çekileceğiz açıklaması dayanaksız kalıyor.

Trump’ın Suriye’den çekileceklerine dair açıklamasının inanırlığının olabilmesi için özellikle PKK/YPG terör örgütleri ile bağını ve desteğini kesmesi gerekiyor. En azından şimdilik ABD’nin PKK/YPG ile bağını ve desteğini kestiğine ve keseceğine dair bir açıklama söz konusu değil.

Trump’ın bu açıklaması ABD’nin değişen devlet politikasının bir ifadesi midir? Yoksa Başkan’ın sıkça yaptığı gibi aklına estiği gibi konuşmalarının son örneği midir? Çünkü ABD yönetimde hâlâ bir oturmuşluk ve dış politika konusunda, özellikle de bölgemize yönelik politikalarda bir netlik oluşmuş değil. Beyaz Saray’dan yapılan bir açıklamanın ardından Pentagon ve Dışişleri Bakanlıklarından farklı açıklamalar gelebiliyor. Böyle olunca Trump’ın açıklamasının ne anlama geldiğini tam olarak anlayabilmek için zamana ihtiyaç var.

Üzerinde durulması ve dikkat çekilmesi gereken bir başka husus ise ABD Başkanı Trump’ın Fransa Cumhurbaşkanı Macron ile telefon görüşmesinde Fransa’nın Suriye ile daha fazla ilgilenmesini tavsiye etmesinin ardından ABD’nin Suriye’den çekileceği açıklamasının gelmesi dikkat çekicidir. Olay bundan da ibaret değil. Macron’ın YPG terör örgütünün bazı yöneticilerini Alysee Sarayı’nda ağırlaması ve arkasından terör örgütüne destek verici bir açıklamanın yapılmış olması, ister istemez Haçlı ittifakının Suriye’de bir nöbet değişimi düşündüğünü gösterebilir. Bir bakıma ABD’nin sürekli olarak çatışma alanlarında terör örgütleri ile birlikte fotoğraf vermesinin bu ülkenin yıpranmasına ve İslam dünyasında hızlı bir şekilde sempati kaybetmesine sebep olması böyle bir nöbet değişikliğini zorunlu hale getirmiş olabilir. Akla gelen bir başka husus ise ABD bölgemizde, bunun da ötesinde İslam ülkelerinde hep terör örgütleri ile birlikte hareket etti, terör örgütlerini kara gücü olarak kullandı. Bu örgütlere her türlü desteği vermesine rağmen Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtı hiçbir varlık gösterememiş olmaları, bunun da ötesinde ABD’nin uçak ve TIR’larla getirip örgüte teslim ettiği silah ve mühimmatın olduğu gibi TSK’nın eline geçmiş olması da bu nöbet değişimini zaruri kılmış olabilir. Tüm bunlara rağmen Trump’ın açıklamasının hayata geçip geçmeyeceğini, geçecek ise ne ölçüde gerçekleşeceğini görmek için henüz erken görünüyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdulkadir Özkan Arşivi