Türkiye’de “gezi zekâlılar”la baş etmeye çalışıyoruz; şimdi de “Kerry zekâlı” biri çıktı.

Bizim “gezi zekâlılar” Türkiye’nin başına dert; “Kerry zekâlı” adamsa, hem Mısır’ın, hem de dünyanın...

Bu Kerry zekâlı, yeni bi hikmet yumurtlamış. Neymiş, Mısır ordusu, Mısır’da demokrasi tesis ediyormuş... Yani “demokrasiye balans ayarı” meselesi...

Kerry zekâlı, ordu demenin “hiyerarşi ve emir-komuta” demek olduğunu bilmiyor galiba. Bimiyorsa, gelsin bizim üniversiteye, sevgili Namık Kemal ve sevgili Turgay, bu işleri ona bir güzel öğretsin.  (Derse girmese ve Geçit Kafe’de lisans 1. sınıf öğrencileriyle sohbet etse, orada da öğrenir.)

Dünyanın neresinde görülmüş darbecilerin demokrasi tesis ettiği?.. Emir-komuta zincirinin hangi halkasında demokrasi yeşerir?

12 Eylül 1980’de “sizin çocuklar” Türkiye’de demokrasi mi tesis etti?..

Sizin postallılar, Irak’ta demokrasi mi tesis etti? Irak’ta etnisiteye, aşiretçiliğe ve mezhepçiliğe  dayalı sistemin adı demokrasi mi, yoksa “Arab-esk demokrasi” mi?... İşte gördük ABD’nin Irak’a getirdiği Arab-esk demokrasiyi... Her gün suikast, her gün onlarca ölüm!...

Hazret, Kerry Kerri konuşup Mısır’da demokrasi tesis edileceğinden dem vuruyor; Sisi’nin askerleriyse namaz kılan insanları vuruyor.

Bu iş Sisi-Kerry müşterek çorbasıdır arkadaşlar. ABD’den icazetli ve Ortadoğu’nun bağrına saplanmış bir hançerdir bu darbe.

Demokrasiyi tesis edecek olan Sisi, gelir gelmez, Cumhurbaşkanlığı için seçim mi yaptı, atama mı?...

Mısır başbakanı bir kaç saat içinde değişirken Sisi, Kerry’ye danışmadı mı zannediyorsunuz? Böyle zannediyorsanız, siz Mars’tan dünkü tarifesiz füze ile gelmişsiniz demektir.

“Kerry zekâlı” bu adam ve temsil ettiği zihniyet, Suriye’de yapılan katliam için gıkını çıkarmazken, Mısır hakkında hemen yorum yapıyor. “Ordu, demokrasiye balans ayarı veriyormuş.”

Bi yerlerden hatırladınız değilmi şu “balans ayarı”nı?... Hani çok çevik bir komutanımız vardı?... Gece gündüz darbe rüyası görürdü hani?... Ortaklarının kimi Silivri’de, kimi Sincan’da olan komutanımız yaaa?... Hatırladınız değil mi? “Kerry zekâlı” ile bizim komutanımızın “söylem birliği”ndeki müşterekliği farkettiniz mi?

Sisi-Kerry-Bir... Bunların hepsi bir arkadaş... Son  zamanlarda bunlara bir de bizim kesilen ağaçlar için ağıt düzen ama Irak’ta Suriye’de Mısır’da katledilen insanlar karşısında sus-pus olan  “gezi zekâlılar” eklenince, ekip ve tablo tamamlanmış oldu.

***

Haaa... Bir de “ker-zekâlılık” var... “Ker” kelimesinin Kürtçe’de (Farsça “har”dan bozmadır) ne demek olduğunu da yazarım da, “kerre”si gücenir. (Ulan klavye dur!... “ker”den, “kerre”ye gelip adamı bir de “kerre-zekâlı” yapacaksın ha ayak üstü!...) “Kerre”sini, “kurik”ini, sıpasını gücendirmemek için ben gene de “ker”in anlamını vermeyeyim.

Neyse...

Gezi zekâlılar, gözünüz aydın... Farkında mısınız; nur topu gibi bir “Kerry zekalı; “kerre zekâlı” ve “ker zekâlı” kardeşiniz doğdu.