Annesi müşrik olduğu halde hizmet eden sahabe?

Annesi müşrik olduğu halde hizmet eden sahabe?

Elleri öpülesi anneler ve babalar

Senelerce anne veya babasını görmeyen, sefaletlerinin görülmesini istemeyen ünlülerimiz, gündemde kalabilmek uğruna da olsa basını yanlarına alarak anneler veya babalar gününde anne ve babalarının yanına gitmelerinden biz memnunuz.

Göstermelik bile olsa yanan ateş üzerine dökülen suyun ateşi söndürmesi gibi yanan yüreklere geçici de olsa serinlik verir.

Senede bir defa da olsa annesini hatırlayanları ayıplamayın, hatırlama günlerini çoğaltacak yollar arayın.

Azıcık emekli parasını da içkiye veren, hanımı öldüğü için oğlunun evinde kalan, her akşam eve sarhoş gelen babaya ses çıkarmayan oğlu, sırf Allah'ın rızasını yitiririm endişesiyle babaya karşı gelmemekte ve bu sarhoşluktan vazgeçmesi ve kendisiyle beraber camiye cemaata devam etmesi için dua eden oğlu.

Hiçbir evlat, anne veya babasının kötülüklerini bahane ederek onlara kötü davranamaz. "Ama hocam benim babamın veya annemin yaptıklarını sen bir bilsen...." diyerek başlayan sözler kulağına gitmez. Çünkü Rabbimiz Ankebut suresinin sekizinci ayetinde : "Biz, insana anne ve babasına iyilik yapmasını tavsiye ettik. Eğer annen ve baban bilgisizce bana ortak koşman için çalışırlarsa onlara itaat etme .Dönüşünüz banadır. Yaptıklarınızı ben size haber vereceğim" buyurmuş.

Sa'd b. Ebi Vakkas Müslüman olunca, annesi açlık grevi yapmış "Oğlum Müslümanlıkdan vazgeçinceye kadar yemeyeceğim" diye yemin etmiş. Sa'd hemen Efendimize durumu bildirmiş. Bunun üzerine bu ayet nazil olmuş.

Sa'd, Müslümanlıktan dönmemiş ama annesi müşrik olduğu halde ona olan hizmetinde kusur etmemiş.

Burada Kur'an'ın üslubu az ve öz. Yeryüzünde işlenen suçların hepsini toplasanız Allah'ı inkar suçuna veya Allah'a ortak koşma suçuna denk olamaz.

Müşrik anneye bile iyi davranılmasını emreden dinimiz diğer bütün suçları işleyen anne ve babalara da iyi davranılmasını emrediyor demektir.

Budist bir profesörün oğlu iken Müslüman olan Türkiye'de doktorasını tamamlayan ve şimdi Kore'de İslami hizmetlerini hızlandıran Cemil beyefendi "Müslüman olunca babam beni evden kovdu. Üniversitenin yurdunda kaldım. Dört sene her Cumartesi anneme babama mektup yazdım. Babamdan bir tek cevap gelmediği halde ben yazmaya devam ettim. Dört sene sonra okulun mezuniyet töreninde dekanımızın da aracılığıyla getirebildik ve 208 mektupla babamı ancak yumuşattım." demişti.

Sevgili peygamberimiz, duası kabul edilen bir evlattan bahsederken: "Her gün anne ve babasının sütünü içirmeden kendileri içmezdi. Bir gün anne ve babasının süt içmeden uyuduklarını görünce sabaha kadar başuçlarında bekledi." Diye haber verir. (Buhari, K. İcare)

Rabbimiz İsra suresinde anne babayı azarlamak şöyle dursun "öff" demeyi bile yasaklamış. (İsra 23)

Kış gününde aynaya "üff" diye üfleseniz kendinizi aynada göremezsiniz. Kendi sesiniz size perde olur. Yarın ahirette de Cennete perde olur.

Haydi, gözden ırakta olan çocuklarınız, anneniz, babanız, kardeşleriniz, yakınlarınız, dostlarınızla mektupla, telefonla, faxla, internet aracılığıyla bağınızı kuvvetlendiriniz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi