Rahim Er

Rahim Er

CHP, kendi belediye başkanını ortada bıraktı

CHP, kendi belediye başkanını ortada bıraktı

Ana muhalefet partisi, referandum sürecinde iki skandala imza attı. Biri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Tunceli’de genel affa davetiye çıkartmasıydı. Rahşan Ecevit de orada olduğuna göre çok görmemeli. Hemen her kesimden şiddetli tepki gördü. Bunun üzerine çok başlı partide genel başkanın ağzına acı biber sürdüler, sustu. O da sustu, parti de sustu.
İkinci skandalsa o çok çirkin rahibe benzetmesi oldu. Billboard afişlerinde “Müslüman kadınları rahibe gibi giydirmek için evet!” denerek güya alay ediliyordu.
Kemal Kılıçdaroğlu, önce olanları anlayamadığı için Başbakana ağır hakaretler yaptı. Emniyet olaya el koydu. Afişleri, sipariş veren, basan, asan, sayı, saat ne varsa hepsi polis tarafından tesbit edildi. Avcılar Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci’ye ulaşılmıştı.
CHP önce şaşırdı, sonra yine sustu, ardından AK Parti gençlik kollarına yamamaya çalıştı. Fakat tutmadı. Bunun üzerine partiyi kurtarmak için suçu belediye başkanının üstüne yıkmak akıllarına geldi. Dedikleri şudur ‘biz yapmadık, o yaptı!’
Parti sözcüleri film çevirmekle siyaseti karıştırdılar. Basın toplantısı Minyeli Abdullah seti değil ki! Filmde kamera karşısında rol yapılır. Diğerinde ise doğrular söylenir.
Bir parti belediye başkanının, icra ettiği her tasarruf, parti hükmi şahsiyetini bağlar. Hatta partiden ihraç edilse de netice değişmez. Kazaya sebebiyet veren şoförün işten çıkartılması kaza mağdurlarının zararını telafi edebilir mi? Bunları tabii ki CHP yönetimi biliyor. Ne var ki ortam hassas. Onun için belediye başkanını kendi yalnızlığıyla baş başa bıraktılar. Hele o partisinin bile kendisinden bir türlü kurtulamadığı kıdemli CHP’li Kemal Anadol’un dedikleri tam tiyatroluk ‘biz niye özür dileyelim, belediye başkanı yaptı’ diyor. Halbuki bir kurum temsilcisinin artılarına sahip çıktığı gibi eksilerine de sahip çıkmak zorundadır.
Billboard rezaletinden daha iki hafta evvel CHP bir iddia peşindeydi. Baş örtüsüne çözüm bulacaktı. Müslümanın örtüsünü rahibe benzetmesiyle aşağılayan bir parti, nasıl çözüm üretir? Zaten o hususta da Kılıçdaroğlu’nun ağzı yandı. Genel başkanının konuşması üzerine Prof. Hurşit Güneş’in dediğini fark etmiş olmalısınız:
-Başörtülü bir kadın, resmî daireye ancak su parası ödemeye gidebilir.
Ne büyük lütuf değil mi? Tek parti zihniyeti için lütuf. Evine su alıyorsa daha ne ister.
Legonun parçalarını buluşturalım.
İşte mantıkları:
Baş örtüsü rahibe kıyafetidir, öyleyse aç kurtul. O afişlerdeki rahibe benzetmesi, şuuraltlarındaki nefretin ifadesidir. Bu zihniyet için İslamın emri nefret sebebidir.
Önce sözde örtü açılımı yapıp, sonra örtülüyü linç etmeye kalkışanlardan başka ne beklenirdi?
Şimdi şunları merak ediyoruz. İçişleri bakanlığı o belediye başkanını görevden alacak mı? Milyonlarca mü’mine ile rahibeler, CHP, Avcılar Belediyesi ve Başkan aleyhine dava açacaklar mı?
Bu milletin has evlatlarının öteki olmaktan kurtulması için 12 Eylülde bu Anayasanın yüzde 70 gibi ezici bir evet farkıyla değişmesi şart.
*
TAZİYE
Değerli arkadaşım Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu’nun eşi Fatma Nur Halaçoğlu hanımefendinin vefatını teessürle öğrendim. Tesellimiz, Kadir Gecesi ikliminde emanetin sahibine teslim edilmiş olmasıdır. Merhumeye rahmet dilerken, arkadaşımla ailesinin acılarını kalbden paylaşıyorum.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Rahim Er Arşivi