Asım Yenihaber

Asım Yenihaber

“Bayrak kanununu yazsam yeniden!”

“Bayrak kanununu yazsam yeniden!”

Kültür Bakanı’nın katıldığı bir toplantıda, Bayrak Kanunu’na aykırı olarak kürsüye Türk Bayrağı astırması mevzuu üzerine “zaten bu adamdan bu beklenirdi!” diyenler yanında tek tük “ne var yani, kürsüye ay yıldızlı bayrak astırmış!” kabilinden yorum yapan hamakat erbabı da vardı.
Mesele şu, bulunduğunuz bir toplantıda en bilgili, hatta en bilgiç, en işten anlar, en akıllı, en milliyetçi, en kahraman havası atmak istiyorsunuz...
Getirtiyorsunuz bayrağı kürsüye astırıyorsunuz.
Bütün alkışlar size!
Bravo en kahraman bakan!
Oradaki ilgililer “ne oluyor?” deyince de, “ne olacak Türk bayrağı!” diyerek hamaset kibrinizi zirveye sıçratıyorsunuz.
Buna rağmen ilgililer size anında mukabelede bulunarak bunun kanuna aykırı olduğu gerçeğini hatırlatmamak inceliğini gösteriyorlar.
Neden? Sizin çok önemsediğiniz forsunuzu yerlere düşürmemek için! O sizin büyük bir iş yapmış havanıza, küçücük bir toplu iğne gibi batırılacak “sayın bakan kürsüye bayrak asılmaz, kanundan haberiniz yok mu?” cümlesi sarfedilmiyor.
Esasen program önceden belirlenmiş, ilgililer ve yetkililer tarafından olumlu görülmüş. Sadece icrası gerekiyor.
İşte icra sırasında yapılacak her müdahale programın akışını etkiler ve herkesin, en önemlisi medyanın gözünün önünde hoş olmayan görüntüler ortaya çıkarır.
Neyse, bayrak mevzuu ucuz atlatılmış.
Buna rağmen, başta belirttiğimiz gibi “ne yani ay yıldızlı bayrak asılmış” dediğiniz anda, “kanun da ne oluyor, kanun benim!” demiş olursunuz.
Sayın bakanın böyle demediğini tahmin ediyoruz.
Kendisini haklı buluyorsa, böyle bir hükmü mantıksız görüyorsa işin gereğini yapmalı, kanunun değiştirilmesi için harekete geçmeli.
Yani bayrak kanununu yeniden yazdırmalı!
Bu nahoş hadise ile ilgili iki gündür bir çok bilgi bana ulaşıyor.
Bakan kendisine ayrılan protokol yerinde koltuğunda iğne varmış gibi yerinde duramıyormuş.
Muhatabım, “büyük bir sazanla karşı karşıyaydık, atlamadığı olta yoktu” diyor.
Elbette protokol erbabı her şeye müdahil olmaz. Çünkü bilir ki, her şey çok önceden düşünülmüştür. Her müdahale akışı etkiler ve programı yolundan çıkarır.
Bakan konuşmasında Mehmet Âkif’i çok övmüş. Fakat bu övgüleri önemsizleştirecek şekilde ille de Nazım anlamına gelen sözler de sarfetmiş. Günahı söyleyenlerin boynuna!
Bir taraftan muhafazakar bir partinin bakanı olduğunun gereğini yapıyor, diğer taraftan “ben değişmedim” mesajı veriyor.
Evet Mehmet Âkif her türlü övgüyü hak ediyor. Bu millete, memlekete büyük hizmetler etti. O “islam şairi” olarak bilinirdi, “Kur’an şairi” olarak anılırdı. Programın sonunda Kur’an şairinin ruhuna Kur’an tilaveti de varmış...
Bakan bunu da programdan çıkartırmış!
İnşaallah böyle bir şey yapmamıştır!

Bir Çeşit “İttifak” Mason Projesidir

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Asım Yenihaber Arşivi