Aziz Üstel

Aziz Üstel

Kontrgerilla’nın atası Teşkilat-ı Mahsusa

Kontrgerilla’nın atası Teşkilat-ı Mahsusa

İttihatçıların komitacı, eylemci, fedai ve hayalci yönünü Teşkilat-ı Mahsusa simgeler. Örgüt, İttihat ve Terraki’yle bütünleşmiş, onun alınyazısını belirleyici eylemlerde yer almış, onu örten esrarın kalıcı bir öğesi olmuştur.” Böyle tanımlar Prof. Tarık Zafer Tunaya, Teşkilat-ı Mahsusa’yı. Örgütün ortaya çıkması 1911-12 yıllarında, Trablusgarp Savaşı’na rastlar. İtalyanlara karşı, Enver Bey’in (Paşa) önderliğinde büyük işler başarır. Daha sonra Balkan Savaşları’nın ilk dönemlerinde cepheye Teşkilat-ı Mahsusa adı verilen kıtalar sürülür. Bu kıtalar, sayısı beş bini aşan mahkum ve sabıkalılardan oluşur.

Teşkilat-ı Mahsusa adı “Force Speciale”nin çevirisidir ve Harbiye Nezaretine bağlı bir resmi dairedir kağıt üzerinde. Kurucusu Enver Paşa, örgütün merkezi Şeref Sokağı, Nuruosmaniye, Tasvir-i Efkar Matbaası Karşısı No 39’dur ve Enver Paşa, Irak cephesinden çok güvendiği Süleyman Askeri Bey’i işin başına koyar. Örgüt dört masaya ayrılmıştır:

(1) Rumeli Masası Arif Bey (2) Kafkasya Masası Yüzbaşı Rıza Bey (3) Afrika Masası Hüseyin Tosun ve Tunuslu Ali Başhamba (4)
Merkez Erzurum olmak üzere, Doğu İlleri Masası Dr. Bahattin Şakir ve Rüşeni Beyler.

Örgüt küçük askeri birlikler oluşturur, çeteler kurar, hapishanedeki suçluları devşirerek onları infazlarda kullanır. İttihatçıların vatan haini saydığı ve ölümüne karar verdiği kimseleri öldürür. Parası Harbiye Nezareti’nin örtülü ödeneğinden karşılanır. Kararların hiçbiri yazılı alınmaz hepsi sözlüdür. Örgütün temeli iki sütuna dayanır: Türkçülük ve İslamcılık. Amaç İslam dünyasını tek bayrak altında toplamak; Türk ırkını siyasal birlik içinde bulundurmaktır. Teşkilat-ı Mahsusa, Meclis-i Mebusan’da çok sık eleştirilir, ordunun ahlakını bozduğu öne sürülür. Ahmet Rıza Bey “caniler orduyu ele geçirdi!” diye bağırır kürsüden. Örgüt yüzlerce kişiyi “vatana ihanet” ettikleri gerekçesiyle öldürmüştür. Örgütün dağılmasından sonra yerine geçen Karakol, aynı yöntemleri uygular. En büyük suç şöyle tanımlanır: “Düşmanla işbirliği yapmak ve Türkleri imhaya çalışmak.” Bu tanıma o kadar çok kişi girmiştir ki, tıpkı daha sonra Kontrgerilla ya da JİTEM’in işlediği cinayetlerde olduğunca, “Suratını beğenmedik... Gülüşü sinirimizi bozdu... Benim sevgilime göz koymuştu...” gibi gerekçelerle tetiğe basılmıştır.

Genç Cumhuriyet’in istihbarat birimi MAH, Teşkilat-ı Mahsusa ve Karakol Örgütünün mirası üzerine yükselecek, hatta Karakol’un önde gelenleri MAH’da görev yapacaktır gelecekte...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Aziz Üstel Arşivi