Asım Yenihaber

Asım Yenihaber

Tebdil-i bakanda ferahlık vardır!

Tebdil-i bakanda ferahlık vardır!

 

Bu sefer eminim kimse itiraz etmeyecek! Hani bir meşhur sözümüzü değiştirdim diye…” Tebdil-i mekânda ferahlık”, elbette vardır. Bakan değişikliği de bir nevi mekân değişikliği değil midir zâten?
 
TBMM’de o daracık odalara sığışmış kaç arslan “bakan değişikliği” lâfı çıkınca en yaman pozunu almaz? “Ben milletvekili olarak vazifemi hakkıyla yapayım, gerisinde gözüm yok” diyeni gören varsa beri gelsin! Velhasıl, her iktidar partisi vekili kendini bakan adayı olarak görür, hem de kuvvetlisinden!
 
Nihayet beklenen “kabine revizyonu” gerçekleştirildi. Sayın Başbakan, Afrika dönüşü işaretini verdiği değişikliği, kendine mahsus üslubuyla, aniden yaptı. Dört bakan gitti, dört bakan geldi!
 
Buna “revizyon” deniliyor. Revizyonla “vizyon”un alâkasını kurabildiniz mi bilmem? Burada revizyon her halde “görüş değiştirmek” olmalı! Bir kişi veya kurumla ilgili görüşünüz değişiyor. O zaman onu değiştiriyorsunuz: Kabine revizyonu budur her hâlde!
 
Her yeni bakan, yeni “vizyon” iddiasıyla koltuğuna oturacak. Gerçekte ne olacak? Onu üç -beş ay sonra görmeye başlayacağız. Bir çoğumuz, “çok fark eden bir şey yok”, bir kısmımız da, “gelen gideni aratır dedikleri doğru imiş” diyecek. Daha sonrasını tasavvur edemiyorum!
 
Giden bakanlar alışkanlık yapmıştı!
 
İçinde on yıl bakanlık yapanlar var. En kısa bakan (boyca değil tabiî, sürece) İdris Naim bey. Halkımız o Karadeniz delikanlısını sevmişti. Milletten biri olduğunu her fırsatta ortaya koydu. Milletin kısm-ı âzamının yüreğini soğuttu. Onun döneminde terörle mücadelede gerçekten mesafe alındı. Terör durdurulmadan, önü kesilmeden asla bir sonuca varılamaz, uzlaşılamaz.
 
Terörü silah olarak kullananlar, artık onun kendilerine destek olmadığını apaçık görmeliler. Son yıl içinde o görüntü ortaya çıktı. Müzakere işte bundan ötürü mümkün!
Sağlık Bakanı Türkiye cumhuriyeti tarihinde sağlık siyasetinin tepeden tırnağa değiştiği bir dönemin unutulmayacak ismi. “Devlet memuru ve diğerleri” ayırımı ilk defa onun zamanında kalktı. İkinci sınıf vatandaş sigortalılar onun döneminde devletle hastalıklarında olsun bağ kurdular!
 
Tabiî büyük siyasetin, bir takım olumsuz geri dönüşleri de olur. Bu arada tabipler yeni sağlık sistemini hiç içlerine sindiremediler. Hele eskiler! Çünkü bir sağlık çarkı vardı ve bu çarkta tabiplerin kendine mahsus bir yerleri vardı. “Performans” ve “tam mesai” onları çok gerdi!
 
Kim bu “performans” kelimesini dilimize musallat ettiyse, ona lânet okuyasım geliyor. Son zamanın en büyülü kelimesi o. Sağlıkta o, bürokraside o, eğitimde o!
Sanatta ve kültürde de keza!
 
“Performans” 1990’lı yıllarda züppeler tarafından kullanılmaya başlanmasa idi, biz ne yapacaktık?
Latince kökenli “perform” fiili yapmak, icra etmek, ifa etmek demek. Ondan türemiş isim olan “performans” da ifa, icra, yapma, uygulama, iş, amel, hareket, oyun, temsil, sunum vs. anlamlarını karşılıyor.
 
Dilimizde bu kelimeler var fakat biz bu muhtelif kelimelere karşı bir joker bulmuşuz, hepsini iptal edip bunu kullanıyoruz.
Tıptaki performans “ifa, uygulama” karşılığı olmalı. Ne kadar uygulama yapıyorsan o. Yani muayene ettiğin kadar!
 
“Maarif vekili” eski bir bakandı, fakat maarifte yeni idi. Muhtemelen “maarif” kelimesinin anlamına nüfuz edemeden gitti!
 
Maarif asla “eğitim” değildir! “Bir kelimeden ne çıkar?” demeyin. Maarifin manasını eğitimle karşılaştırırsanız, ne demek istediğimi anlarsınız.
 
Maarif bizi ârif yapar mı? Yapması gerekir! Ya eğitim? Ancak eğer büker!
Bir bakan “eğitim”i iptal edip “maarif” diyemiyorsa, bu bakanlıkta bir sonuç alması mümkün değildir. Yeni bakan dil bilir bir zattır. Bakalım ne diyecek? Bakarsınız “education” der! Bu halde bile “eğitim”den daha doğru bir şey söylemiş olur!
En defolu bakanı en sona bıraktık. Kültür bakanı! Turizm koltuğunda oturup kültüre bakan bir bakan! Onun ayrılmasına bir hayli ağıt yakan çıkacaktır. Hepsinin söyleyeceği şu: “O CHP geleneğinden geliyordu. Bu yüzden bu işin ehli idi.”
 
Kültürü CHP’nin işi olarak görmek, bize göre bakmamak demek! Baksa da görmemek demek.
 
Belki yeni kültür bakanımız “gören” olur!
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Asım Yenihaber Arşivi