D.Mehmet Doğan

D.Mehmet Doğan

Başkent’te kütüphanenin ne işi var?

Başkent’te kütüphanenin ne işi var?

Şu sorunun münasebetsizliğine bakın: Kütüphanesiz başkent olur mu? Star refikimizin yazarlarından Bekir S. Gür’ün bir yazısının başlığı idi bu (30 Aralık 2014).

Biz de diyoruz ki, elcevap: Olur! Hem de bal gibi olur! 

Şekilde görüldüğü gibi: Ankara!

Kitap düşmanı, kültür düşmanı (bu sıfatları taşıyan biri medeniyet düşmanıdır aynı zamanda) bir şahıs 5 defa seçtirilirse, böyle olur elbette. Ankara’da Büyükşehir’in kütüphanesi olmaz, kitapla işi olmaz; çok daha “önemli” şeyleri vardır: Cambazhaneleri vardır mesela... Moskova’dan yılda iki defa gelen sirkler için... Lunaparkları vardır... Futbol sahaları vardır. Ankara’nın başkanı en büyük tema parkı yapmakla öğünür. Dünyadaki benzer parklardan yirmi otuz kat büyüğüdür onunki. Demek ki dünya aptal, bu kadar parayı oyun ve eğlenceye yatırmıyor, bir tek bizimki akıllı. Öğündüğü eğlence mekânıdır. Bu mekânın girişine de Mevlâna türbesinin yeşil kubbesini kondurmaya kalkışır. Bakalım kondurabilecek mi? 

Şu günlerde vefatının 40. Yıldönümü olan Arif Nihat Asya’nın Fetih Marşı’nı hatırlayıp merhum şairimize rahmet okuyalım:

Yürü; hâlâ ne diye oyunda oynaştasın

Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın!

Ankara gençleri için iki alternatifi var başkanın: Ya sporcu, daha doğrusu futbolcu olacaksın, ya da oyun-eğlence çocuğu. “Yok ben okumak, ayaklarımı, adalelerimi değil, zihnimi, beynimi geliştirmek istiyorum”, diyorsanız, Ankara’ya terk etmekten başka çareniz yok. 

Ankara büyükşehirin meccanen dağıtılın bir bülteni var...İlk kızımın dikkatini çekmişti. “Bu ne komik şey baba!” Nedir komik olan? “Bu her sayfada birkaç resmi olan adam komik!” Gerçekten öyle idi.

Birinde ağaç diker gibi yapıyor, öbüründe suluyormuş gibi, bir başkasında baraja bakıyor, bir diğerinde metro açılışında kafasını uzatmış görüntüye girmeye çalışıyor... 

Bu komikliğin farkına varmamı sağladığı için kızıma teşekkür ettim. İşte o bültenin son sayısında bir yılın dökümü yapılmış. 2014’te yapılan işler. Neler yapılmamış ki? 

İşte resmi: Başkanın beşuş çehresi ve başının üstünde çerçeveletilmiş bir tablo. Neymiş o? 5. Defa seçilme mazbatası! Yapılan işler faslında metro açılışları elbette en başta. Fakat bu metroların yapıcısı değil, açıcısı müzmin başkan. Onun yaptıkları belli, oyun ve eğlence işleri. İlaç için bir tane kültürel iş yok! Aksine, ilk fırsatta yok edilerek çirkinliklerinden şehri kurtarmamız gereken holivutvarî kapıları ve uyduruk saat kuleleri var. 

Sokak hayvanlarına ambulans tahsis etmekle öğünen başkan, çeyrek asırda bir kütüphane kurmamış; daha kötüsü bunu düşünmemiş bile! Doğru dürüst yayın yapmamış. (Hilaf olmasın, mesela internetten indirip yanlış yunluş Safahat basmış, süsleyip püsleyip kutulayıp devlet erkânını kandırmış!)

Yılın en soğuk günlerindeyiz değil mi? Ortalık buz kesiyor. 

Şu sıralar başkan neyle meşgul sizce? İnşaa halindeki Ankapark’ın fıskıyelerini çalıştırmakla!

Milletin nefesi bıyığında buz tutuyor, başkan zevk ve eğlence peşinde, Ankapark’ın fıskıyelerini çalıştırıp eşiyle seyredek büyüleniyor!

Nedir bu Ankara’nın bahtsızlığı? Cumhuriyetçiler yok saydı, onların yok edemediği kimlik unsurlarını da müzmin başkan ortadan kaldırıyor. 

Üç mevzu: 

1. Ankara’da kitapla, kütüphane ile haşır neşir olan belediyeler de var. Mesela, Keçiören’in ve Pursaklar’ın kütüphanesi olduğunu biliyorum. 

2. En çok sorulan soru: “Başkana, ıspatlamazsan müfterisin, ………… demiştiniz... Aradan epey geçti, cevap alabildiniz mi?”

Bu soru cevapsız kalmaya mahkumdu! 

3. Vahdet “Başkente âcil kütüphane” kampanyası başlatırsa, ilk yüz kitap benden!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
D.Mehmet Doğan Arşivi