Cihangir İşbilir

Cihangir İşbilir

İsrail’in sonu yaklaşırken…

İsrail’in sonu yaklaşırken…

İsrail genel seçimlerine 27 gün kala, Likud Partisi 1 sandalye farkla yarışı önde götürüyor. Bu günlerin, Netanyahu’nun başbakanlıktaki son günleri olmaması için yeni ve kirli provokasyonlar peşinde olduğundan ve hemen onu takip eden Siyonist Birlik’in kazanması durumunda Netanyahu’dan hiç de farkı olmayacağından şüphemiz olmasın.   

Liberman ve Netanyahu son zamanlarda dozu gittikçe artırarak savaş çığırtkanlığı yapıyorlar. Önümüzdeki haftalarda Natanyahu’nun El-Halil’i ziyaret edecek olması ve Liberman’ın açıkça Hamas’ı yeni bir saldırıyla tehdit etmesi bu çığırtkanlıkların sadece iki örneği. 

Aslında uluslararası hukuku hiç tanımayan ve gerektiğinde uluslararası sistemin dışına ve hatta üstüne çıkabilen ve uluslararası medyayı oldukça sofistike araçlarla manipüle eden İsrail’in geçtiğimiz yaz Gazze’ye yönelik gerçekleştirdiği saldırılar sonrası yeni bir durumla karşı karşıya olduğu da çok açık. 

Bu yeni durum, gittikçe yalnızlaşan, ‘terör devleti’ etiketinin üzerine daha çok yapıştığı, uluslararası kamuoyunun Filistinliler lehinde bir ‘vicdan ittifakı’na yöneldiği, Filistin’in devlet olarak tanınması yolunda eğilimlerin arttığı yeni şartları ihtiva ediyor. 

Buna mukabil, İsrail cephesinde, ABD ile ilişkileri kötüleşen, lobinin zayıfladığı, bazı ülkelerde ‘savaş suçu’ işleyen İsrailli subayların arandığı, İsrailli şirketlerin ve ürünlerin geçmişe göre daha çok boykot edildiği, son Gazze savaşında olduğu gibi savunma sistemlerinin bir şekilde etkisizleştirildiği şartlar söz konusu. 

İsrail, tüm bu şartları dikkate alarak 2015 yılı için alarma geçti bile. 3 Mart’ta, seçimlere 15 gün kala, Temsilciler Meclisi Başkanı John Boehner tarafından Kongre’nin ortak oturumunda İran hakkında konuşmak için davet edilen (ve daha önce de 1996 ve 2011’de Kongre’ye hitap eden) Netanyahu, İsrail-ABD ilişkilerini geçmişte hiç olmadığı kadar germiş durumda. Son seçimlerde Cumhuriyetçilerin eline geçen Kongre’nin Netanyahu eliyle ABD-İran nükleer görüşmelerinin sabotaj zemini haline gelmesi Obama için oldukça zor bir durum. Boehner, teamüllerin aksine bu daveti Beyaz Saray’la istişare etmeden yaptığını dün itiraf etti. Anlaşılan Cumhuriyetçiler Netanyahu’yu kullanarak Obama’yı, Netanyahu da Cumhuriyetçileri kullanarak rakiplerini zayıflatmak istiyor… 

İsrail’in telaşı bundan ibaret değil sadece; Gazze’deki projeleri zarar gördüğü için AB ülkelerinin önümüzdeki dönemde İsrail’den tazminat isteme ihtimali oldukça yüksek. Ayrıca Danimarka, Norveç, İrlanda ve Hollanda başta olmak üzere bazı ülkelerin yatırım ve emeklilik fonlarının işgale karışan İsrailli banka ve fonlarla irtibatlarını kesmeleri İsrail’i sıkıntıya sokmuş durumda. Daha önce Almanya ve Hollanda su sektörü ve demiryolu inşa projelerinden çekilmişti malûm. Ehud Barak, Haaretz gazetesine yaptığı açıklamada, İsrail’in son yıllarda benzeri görülmemiş şekilde boykot edildiğini ve kırılma noktasına ulaşılabileceğini ifade etti. Mossad eski başkanlarından Shabtai Shavit de aynı gazetede yayınlanan makalesinde siyonsit projeden ilk defa bu kadar endişe duyduğunu, Filistinlilerin uluslararası başarılarından ve sayıları az da olsa bazı Yahudilerin İsrail’e karşı boykotunun ve tepkisinin tehlikeli olduğunu belirtti.   

2012 yılında CIA tarafından başkan Clinton için hazırlanan bir raporda böyle giderse İsrail’in 2022’de var olmayabileceği kaydedilmişti. Bu raporu doğrularcasına, İsrail’in tüm politikaları hem bölgeyi devamlı ateşe atıyor hem de adım adım kendi sonunu hazırlıyor. Netanyahu, boşuna Paris saldırıları ve en son Kopenhag hadisesi sonrası Avrupalı yahudileri ‘güvenlik’ sebebiyle İsrail’e davet etmiyor! 

Bu durumda, Türkiye’nin 2023 hedeflerini İsrail’siz bir bölge politikası planı yaparak gözden geçirmesinde ve zenginleştirmesinde fayda var. 

Tüm senaryolara hazırlıklı olmak hatta mümkün olduğu kadar senaryonun ‘mutlu son’la bitmesi için müdahale etmek ancak büyük devletlerin sahip olduğu bir meziyet. 

Bu meziyet bizde fazlasıyla var.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Cihangir İşbilir Arşivi