Kemal Belgin

Kemal Belgin

Sevinelim mi, yoksa...

Sevinelim mi, yoksa...

Milli Takım uzun bir aradan sonra diyelim ve de epeyce yenilenmiş ve de gençleşmiş olarak karşımıza Antalya’da K. İrlanda karşısında çıktı. Sonuç; tek farklı da olsa, tek golle de olsa, galibiyet idi. Şimdi biz sevinelim mi, yoksa bu yenilenmenin içindeki bize göre arızaları mı yazalım...

Sahaya çıkan ilk kadroda hem Yusuf’un, hem de Emre’nin bulunuşları bence hata idi. Çünkü bu iki genç de topla yaşamayı seven tipler. Dripling atarlar, ilk düşünceleri de kaleye yaklaşıp şut atmaktır. Yani öndeki uç adamı, ki, bu maçta Cenk idi, onunla alış veriş yapmak sık sık başvurdukları iş değildir. Hakan da sol kenara yakın oynatıldığına göre bizim bu takımın gol umudu duran toplardır. Kenara inilip rakip savunmanın genişletilmesi işi ise iki beke kalmıştır. Eh onlar da ortalama diyorum, 80 metreyi gidiş gelişte kullanmak zorunda bırakıldıklarında çabuk tükenirler. Topal ve Okay, rakip daha çok uzun ve derin top kullandığından bizden dönüşlere dikkat kesilirler, ya da yukarıdan gelen topların arkadaki tandemi rahatsız etmemesine özen gösterirler. Yani ilk onbir bence yanlış idi. Eleman olarak gelecek vadedenler vardı ama kurgu doğru değildi.

Değişikliklere bakalım. Önce Cenk çıkıyor ve yerine o tipteki başka oyuncu Enes Ünal giriyor. Tamam... 69. dakikada Emre çıkıyor yerine Yunus Mallı giriyor. Değişik bir değişim yani... Sonrasında Hakan çıkıyor İrfan Can giriyor, bu da değişik değişim... Serdar ile Kaan değişikliği doğru... 87. dakikada Yusuf çıkıyor Alper giriyor... Ne alaka yani? Buradan bakınca bizim ilk sahaya sürdüğümüz takım kurgu açısından eksik, ya da hatalı idi... Değişikler sonrası ortaya çıkanlar ise sahaya çıkartılan ilk anlayışın ciddi şekilde aksine oldu.

Umarım bu topluluk zamanla doğru kurulur ve doğru yönlendirilir. Ama dikkatimi çeken en önemli mesele de bizim takımın tipik kanat ön oyuncusunun bu maçta yer almamasıdır. Yani başta Cenk olmak üzere en son adamlarımızın verimi ne olur? Rakip defansın, ki, rakip tam anlamıyla orada birikerek oynuyordu, kenarlara açılması, genişletilmesi çalımcı solaklarla mı olacak? Düşünelim ve doğruları bulalım derim...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Belgin Arşivi