Halil Mert

Halil Mert

Seçim Sonuçları ve Yeni Dönem Duruşları

Seçim Sonuçları ve Yeni Dönem Duruşları

 Seçimler bitti..

         15 Temmuz’dan sonra en ahmak adam bile Allah-ü Teâlâ’nın kendi planını icra ettiğini görür. Nasıl mı? Şahıslar, partiler bazında kimsenin planı gerçekleşmedi. Cumhurbaşkanımız % 53’e yakın oy aldı. Ancak AKPARTİ ciddi oy kaybetti. MHP oylarını korudu. En büyük nedeni, AKPARTİ ile yaptığı ittifak ve R. Tayyip Erdoğan’ı aday göstermesi. CHP ciddi oy kaybetti. Bölücülüğe verdiği desteğin sosyal sonuçlarını göremedi. HDP, PKK’nın halkın üzerindeki baskısı azalmasına rağmen ciddi oy kaybı yaşamadı.

        

         Seçimden çıkardığım somut sonuçları arz ediyorum.

         Cumhurbaşkanımıza teveccüh artmıştır.

         AKPARTİ ciddi oy kaybetmiştir. Başlıca nedeni kibir dağları ve şımarıklık. Ders çıkartıp yeniden tertiplenilmez ise, Büyük Şehirler başta olmak üzere belediyeleri yeniden alması zor görünüyor. Maalesef yerelde çok ders alınmış da görünmüyor. Yerel seçimlerde MHP ile ittifak devam etmeli, her yerel birimde şimdiden çalışma başlatılıp stratejik davranılmalı.

         MHP çok doğru bir siyaset takip ediyor. Seçim ittifakına azami saygı gösteriyor. Halkımız özellikle Cumhurbaşkanımızın yanında durmasının karşılığını kendilerine vermeye devam edecektir. MHP’ne ittifakın moral ve sandık katkısı en az % 5’tir. MHP, D. Anadolu’da ciddi anlamda çalışmalıdır. “Ben Kürt’üm.” diyene saygılı davranmalıdır. Unutulmasın ki, son yüzyılın en büyük Ülkücülerinden biri Kuşçubaşı Eşref’in emir eri Sudan’lı Zenci Musa’dır. (Nedeni için lütfen vefat ettiğinde sandığından neler çıkmış bakınız.)   

         CHP, HDP’ye destek vererek Kemalist İdeolojiyi tüm yurtta gömmüştür. Bu seçimde klasik ve faşist Kemalizm gündemden düşmüştür. M. İnce, halkı kucaklama anlamında yerli ve muhafazakâr söylemlerle gündem oluşturmuş, kavgaya karşı bir tutum izlemiş karşılığını da fazlası ile almıştır. Artık Türkiye Siyasetinde M. İnce adlı bir aktör var.

         HDP, ülkemizin her yerinde FETÖCÜ hainlerden oy almıştır. Özellikle Batı Anadolu’da aldığı oylardaki artışın nedeni FETÖ ve CHP’dir. Özellikle Büyük şehirlerde bu aleni görülmektedir. HDP’nin D. Anadolu’daki oy kaybı maalesef kayda değer bir düşüş değildir. Beklentimiz PKK baskısından kurtulan bölge halkının yatırımların da karşılığı olarak AKPARTİ’ye yönelmesiydi. Maalesef bu olmadı. HDP’nin bölgede aldığı oyun asıl sonucu bölücülük bölgede maya tutmuştur. Devletimiz buna karşı topyekûn bir mücadele başlatmalı ve bölge halkı kazanılmalıdır. Bölge halkını kazanmak için Dış Kürtler, Dış Türkler ve Akraba topluluklar içinde değerlendirilmelidir. Dünyanın diğer ucundaki vatandaşımız olmayan Kürt dahi devletimizi tıpkı Dış Türkler gibi sahiplenmelidir. Bu manada STK ile de koordineli ciddi bir çalışmaya girilmelidir.

         İP, yeni kurulmuş olmasına rağmen ciddi oy almıştır. İP çatısı altında meclise giren Milli ve şuurlu kişilerden artık olumlu ve müspet muhalefet anlayışı bekliyoruz.

         SP kendi gerçeği ile yüzleşmelidir. Baraj sorunu olmadan da aldığı oy ortadadır. SP bilmelidir ki, Abdullah Gül Operasyonu, siyasi tarihimize kara bir leke olarak kazınacaktır.

 

         Bundan sonra neler yapılmalı?

         Cumhurbaşkanımız yerelden doğru sonuçlar almak için milletvekillerini taşraya gönderdi. Burada teşkilat ve belediye başkanlarının yanında üye ve yönetimdekilerle mülakat yapıldı. Böyle doğru sonuçlar alınır mı? Hesap verecek kişiler gardiyan gibi teşkilat mensuplarının başında olursa bu insanlar gelen kişilere sorunları aktarabilirler mi?

         Cumhurbaşkanımız, AKPARTİ mensupları şunu görmelidir. Artık “Ceket koy oy al!” dönemi bitmiştir. Halkımız Enerji Bakanı’nın bu konudaki gafını da unutmamıştır. Birçok yerde yerel yönetimler halktan kopmuştur. Eskinin kurucu iradesine mensup samimi insanlar, Milli Görüşçüler özellikle SP ayrışması sonucu uzaklaştırılmışlardır. AKPARTİ Mensupları ve biz seçmeninde oluşan AKPARTİ’ye oy vermeyen haindir, münafıktır vs. gibi mülahazalar tehlikeli ve sakıncalıdır. Buna meydan veren bedavacı medya mensupları da tutumlarını yeni dönemde değiştirmelidir.

         Rüşvetin ve iltimasın, adamcılığın dedikodusu dahi kalmamalıdır.

         Cumhurbaşkanımız ülke geleceğini değiştirip büyütecek çok stratejik değişimler ve yatırımlara imza atmıştır. Bu gayretler akamete uğramamalıdır. Bu manada yerel yöneticilere çok iş düşmektedir. Toplumun gerek siyasi, gerek kamusal anlamda muhatap olduğu kişiler yereldeki yöneticilerdir. Dolayısı ile AKPARTİ yerel üzerinde durmalıdır.

         Seçmenler seçtiklerinden hesap sorabilmelidir. Toplumun sünepeleştiğini üzülerek görüyoruz. Yeni dönemde TAKİP-KONTROL-DEĞERLENDİRME-TEKLİF faaliyetleri icra edecek STK yapıları oluşturulmalıdır. Yeni yönetim sistemi de bunu gerektirmektedir.

         Suriye bölge devletleri ve insanı için bataklığa dönüşmüştür. Her gün ölen masumlar Müslüman’dır. Türkiye doğrudan mağdurdur. Suriye’de barış için taraflar ısrarla zorlanmalıdır. Batı ve ABD, göçmenlerin önü açılarak baskı altına alınmalıdır. Malum, taahhüt ettikleri yardımları da yapmadı Batı…  

         Ülkemizdeki Cemaat ve tarikat yapıları tıpkı diğer STK gibi kontrol edilmelidir. Bir gurubun “A Partisi’ne oy verin, B Partili görünün.” dayatmasının fıkıhtaki karşılığını vicdanlara tevdi ediyorum. Diyanet, sapkınlığa varan bazı uygulamalara ya doğrudan müdahale etmeli, ya da doğrusunu yayınlamalıdır. FETÖ yıllarca istediğini yazıp, istediği tahrifatı yaparken seyredip, sonra kitaplarını yasaklamak en basit ifade ile nedir?

(https://www.youtube.com/watch?v=sNzW7MfEymY)

         FETÖ ile kamuda edilen mücadele maalesef siyasete taşınamamıştır. Oysa yeni dönemde en kritik ve belirleyici kurum siyasettir. AKPARTİ kendi içinde de FETÖ temizliği yapmalıdır. FETÖ, tüm cemaat ve tarikatlarda da paralel yapılar oluşturmuştur. Bu konuda da ilave tedbir alınmalıdır. Bunu söylemek cemaat düşmanlığı da değildir.

         “Bizden” kavramı sosyal anlamda gözden geçirilmelidir. Kamuda kadrolar oluşturulurken Sadakatin yanında Liyakat, Ehliyet, Emanet gibi temel özellikler aranmalıdır.

         Yeni dönem hayırlı olsun.

         Ferasetli Milletim, siyasete istediği desteği vermiştir. Hele de yeni sistem ile artık halka beyan edilecek mazeret de kalmamıştır. Bundan sonra en tepeden, en alttaki teşkilat mensubu ve kamu görevlisine varana kadar herkes tevazu ile Milletimize hizmet yolunda emek vermelidir.

         Kuşatılan Türkiye’den Dirilen, Kuşatmayı kıran, teknolojik yeniliklerle sanayi üretimini öncelemiş, küresel markalar oluşturmuş Büyük Türkiye’yi kurmak zorundayız.

         Terörle mücadele aynı kararlılıkla sürmelidir. Bu manada Genel Kurmay, MİT, İçişleri koordinasyonu mükemmel yürümektedir. Bu koordinasyon artarak devam etmelidir.

         Yurtdışı Organizasyonlarda ve oluşan yapılarda bilgi ve koordinasyon zaafı üst seviyededir. Cemaatler nasıl yapıyor? Ülke Abisi koordinasyon makamı.. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dış ülkelerdeki ülke abisi kim? Büyükelçi mi? Kim? Buradaki resmi ya da sivil kurumlarımızı kim koordine ediyor, kontrol ediyor? Bu manada yeniden yapılanma yapılmaz ise kuşatma devam edecektir.

 

         Aziz Milletim..

         Sen dik durdun. Rabbimiz verdi. Sen sadık oldun. Allah’ımız bizi yalnız bırakmadı. Sen “İmanım, ahlakım..” dedin. Rabbimiz fırsat verdi. Sen “Vatanım, Devletim..” dedin, Rabbimiz oyunları bozdu. Hamdolsun.

         Cumhurbaşkanımız, “Halkın mesajını aldık.” dedi. Zannımca Rabbimizin talebi de aynı meyanda. Öyle ise, yükümüz ağır, sorumluluklarımız fazla. Her şeyi Allah senin eline vermiş. Bil ve o ciddiyet, feraset, sorumluluk, ihlas ve samimiyetle davran.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Mert Arşivi