Hayatın masa üstü provası, nedir desem?..

Hayatın masa üstü provası, nedir desem?..

Ne dersiniz acaba değerli okuyucularım.. Bu soruya ne cevap verirsiniz?..
Satranç, diyenler doğru cevap verenlerdir..
Aslında satrancı pek bilmem.. Hiç de merak etmedim..
Ayhan Bölükbaşı kardeşimin Spor A.Ş. Genel Müdürlüğü döneminde satranç turnuvalarına giderdim..
Spor A.Ş. tarafından ve uluslararası olarak organize edilirdi o turnuvalar ve de Ayhan Bey davet ederdi.. Biz de onun samimi davetlerine icabet ederdik..
Satrancı da o turnuvalarda gördüğümüz kadarıyla işte o kadar anlıyoruz..
Ancak satranç oynayanlara karşı eskiden beri hayranlık duyarım..
Her satranç oyuncusunun üretken bir beyin olduğunu düşünürüm..
Zaten satrancı iyi okuduğunuzda bu oyunun başlıkta da belirttiğim gibi “hayatın masa üstündeki provası” olduğunu anlarsınız..
Biraz araştırdım, enteresan bir sonuca daha vardım.. Satranca kafa yoranlar, Alzheimer denilen, bir başka adı da bunama hastalığı olan rahatsızlığa yakalanmıyorlarmış.. Gerçekten çok enteresan!..
Nasıl yakalanacaklar ki, devamlı kafaları dolu..
Daima düşünce..
Müsabaka içerisinde devamlı projeler üretiliyor..
Kimileri de soruyor; Santranç spor mu?..
Tabii kişi neyi nasıl kabul ederse..
Kimseye bir şeyleri kabullendirme gibi bir eylem içinde olamayız..
Yani; aşırı mesai harcamaya gerek yok!..
Gelelim santranç spor mu, değil mi, sorusuna..
Elbette spor!..
Hem de dünyada ilgi gören bir spor.. Ve bana göre de bir nevi zihin jimnastiği..
Kısa adı (FIDE) olan Uluslararası Satranç Federasyonu dünya satrancının patronu.
Türkiye’de de satranç federasyonu var.. Ve de uluslararası satranç arenasında mücadele eden pek çok da oyuncuya sahibiz..
Netice-i kelam;
Futbolun egemen olduğu bir memlekette spor sayfalarını işgal eden yazarların devamlı futbol muhabbetleri yaptığı bir Temmuz ortamında, biz de satrançtan bahsedelim istedik..
İyi mi ettik, bilemiyorum..
Yalnız şuna inanıyorum, bu ülkede sadece futbol yok!..
Spor olarak kabul edildiğine göre satranç da var..
Ayrıca daha pek çok spor dalının da sevdalısı var..
Peki sevdalısını anladık da yazarı çizeri var mı acaba?..
Maalesef onda biraz tereddüdüm var..
Maatteessüf!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi