Feyzullah Birışık

Feyzullah Birışık

Niyet Ettim Allah’ım!

Niyet Ettim Allah’ım!

Alkame b. Vakkâs el-Leysî'den: O şöyle demiştir: Ömer İbnu'l-Hattâb'ın radıyallâhu anh minberde şöyle dediğini duydum: Allah Resûlü'nün sallallâhu aleyhi ve sellem şunları söylediğini duydum:

"Ameller niyetlere göredir ve herkes için niyet ettiğinin karşılığı vardır…(Buhari-1 nolu hadis.) Buharinin, kitabına almış olduğu ilk hadisin sadece bir bölümünü almış oldum… Binlerce hadis arasında kitabına niyet hadisi ile başlamasını alimlerimiz önemsemişler ve kendileri de kitaplarına bu hadise öncelik vermişlerdir.

Helallik ya da haramlık derecesi ne kadar büyük olursa olsun o amele sevkeden şey niyettir. Yani, önceden karar verirsiniz ve bu kararı aktifleştirmek için yerinizden kalkarsınız… Oruç tutmaya karar verenin sahura kalkması ya da ertesi gün oruçlu olması gibi…

Niyetin yeri kalptir… Eğer bu kalpten sağlıklı kararlar çıksa, işlenecek ameller Allah katında değer kazanır… Niyeti güzel olan fakat yapmak istediği salih ameli imkânsızlıklar neticesinde işleyemeyen bir kimse niyetinin güzel olmasından dolayı o ameli yapmış gibi sevap kazanır… Bu da bizlere niyenin güzel olmasının nekadar da önemli olduğunu gösterir…

Allah katında bu böyledir… Yani niyet amelden önce sorgulanır… Amel defteri açılan üç kişi hadisini bilmeyenimiz yoktur sanırım.( Cihad eden, ilim ile âlim olan ve zekât veren üç kişi hesap verirken niyetlerinin kötü olması sebebiyle cehenneme sürüklenirler…)

Hatta küçük bir çocuğa hafif bir tokat attığınızda hemen ağlamayıp yüz ifadenize baktığını görürsünüz… Hangi niyetle vurduğunuzu tesbit ettikten sonra ağlayıp ağlamayacağına karar verir… Eğer yüz ifadeniz sertse, ceza niyetiyle vurduğunuza kanaat getirecektir… Eğer yüz ifadenizde tebessüm gördüğünde aynı tebessümü kendisi de size gösterecektir…

Kalplerde geçenleri harfiyle bilen Allah-u teala niyetin dil ile zikredilmesini istemez… Alimlerimiz, bidattır, derler… Niyetini dili ile zikreden bir insan farkında olmadan Allah’ın kalplerde geçenleri sanki bilmiyormuş gibi olduğuna kanaat getirmiş olur. Haşa!

Özellikle de camilerde ; “ Niyet ettim Allah’ım filan namazın farzını kılmaya uydum hazır olan imama.” Dendiği gibi… Sanki Allah-u teala; o kişilerin o an ne yaptıklarını görmemiş ve hangi niyetle saff tuttuklarını bilmemiş gibi… Hâşâ!

Unutmamak lazım ki, niyetin yeri kalptir ve Allah-u teala kalplerde geçen her şeyi bildiğinden niyeti dil ile açığa çıkarmaya hiç gerek yoktur…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Feyzullah Birışık Arşivi