Yeni yasama yılı başlarkenAçılışa gelenler, gelmeyenler!

Yeni yasama yılı başlarkenAçılışa gelenler, gelmeyenler!

O kadar küçük işlerle uğraşıyoruz ki, bizi seyreden akıl sağlığını kaybeder. Yeni yasama dönemi başladı ya, herkes açılış törenine gelmeyenlerin kendi zaviyesinden esbab-ı mucibesini anlamaya ve anlatmaya çalışıyor. Efendim, asker açılışa gelmemişmiş. Gelmemişse gelmemiş. E, hayır gelmemiş, bu hükümete veya DTP’ye tavır demekmiş. Hem asker siyasetin dışında kalsın, olur olmaz yerlerde görünmesin diyoruz, hem de küçücük meselelerden suni krizler çıkarmaya çalışıyoruz. Öncelikle şunu söyleyeyim. Benim için askerin meclis açılışına veya resepsiyonuna gelip gelmemesinin hiçbir önemi yok. İster tavır olsun, ister mesleki meşguliyetler olsun, isterse bayram yoğunluğu olsun. Tavır olsa da büyütmeye gerek yok, başka bir amaçla yapılmış olsa da yok. Yani, tavır olsa ne olur.? Asker gelmedi diye bir nakıse mi olur? Meclis açılmamış mı sayılır? Askerin görevi belli. Asker siyaset kurumunun emrindedir. Herkes yasaların çizdiği hudutlar içinde kalmaya mecburdur. Kimse şahsi eğilimlerini, kişisel tercihlerini yasaların üstüne çıkaramaz. Kimse kanunun vermediği bir hak ve yetkiyi kullanamaz. Bunun lamı cimi yok. Bu, sadece asker için değil, herkes ve her kurum için böyledir. Bu gerçeğe rağmen, biz ne yapıyoruz, pireyi deve yaparak kurumlar arası çatışma çıksın diye kışkırtıcılık yapıyoruz. Olayları çarpıtarak siyasi muarızlarımızı zor durumda bırakmaya çalışıyoruz. Güneydoğu’da devam eden çatışmalardan dolayı askerin DTP’ye karşı bazı duygusal tepkileri olabilir. Bu anlaşılabilir, gayet insani bir durumdur. Keza, en çok askerin PKK terörünün bitmesini istediğini biliyoruz.Ama terörle mücadele bir akıl işidir, strateji işidir, TSK gibi bir kurum, kendisini DTP’nin karşısına koyarsa, DTP itibar kazanır. Güneydoğu’da reytingi yükselir. Bu PKK ile mücadeleye hizmet etmez, bilakis onlara ‘ne kadar ciddiye alınıyoruz’ diye moral verir. Bunu en kolay kurmay zekasının anlaması gerekir. PKK’nın siyasi uzantılarına şahsiyet kazandıracak, onları mümtaz bir kurumun muhatabı haline getirecek her tavır yanlıştır. Ben askerin böyle bir strateji hatası yapacağını sanmıyorum, yapsa bile bunu davul zurna çalarak ilan etmek yanlıştır. Bugüne kadar PKK ile mücadelenin rotasını askerler çizdi. Nitekim, geçen yıl Fikret Bila’ya komutanlar, kimi hatalarını itiraf ederek bir öz eleştiri yaptılar. Asker teröristlerle mücadele etmeli, terörle mücadele işini, onun siyasetini meclise bırakmalıdır. Meclisi, yeni dönem resepsiyonunu boykot etmek kimseye itibar kazandırmaz. Üstelik bazen çok iyi niyetlerle gösterilen tepkileri Ergenekon medyasının kendi hedefleri için çarpıtma, yanlış adreslere yönlendirme riski de var. Böyle bir durum da, PKK ile mücadele de gerekli olan kurumlar arası iş birliğine zarar verir. Onun için asker gelmedi, niye gelmedi üzerinden yapılan siyasi atışları doğru bulmuyorum. En doğrusu asker –siyaset ilişkisini gündemden düşürmek, herkesi sadece kendi işini yaptığı zaman gündeme getirmektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi