BİR Arjantin-Nijerya maçı izledik. Müthiş çekişmeli geçen ama futbol açısından öyle yüksek nota ulaşamayan... Ama aynı maçın hakem triosu bence en küçük bir hata yapmadan maçtan alnının akıyla çıktı. Hele hele Cüneyt Çakır hocamız... Biliyorsunuzdur, hakemlikte en yüksek not 8,5 gibidir. Ama bence FIFA böylesine kritik bir maçın böylesine en küçük hata bile yapılmadan tamanlanmış olması üzerine Cüneyt Çakır’a nottan çok bir takdirname vermiş olabilir. Ve de doğal olarak, şayet uygunluk olursa finalin hakemi de Cüneyt Çakır olur.

Şimdi gelelim ders meselesine... Cüneyt Çakır bizim ülkede maç yönettiğinde, özellikle de malum üç büyüklerin maçlarını, yerden yere vurulur. Hatta eyyam yaptığı bile yazılır, söylenir. Bendeniz de Cüneyt hocayı eleştirmişimdir. Oyun kurallarını asla ihlal etmemiştir ama takdir hatası yapabilmiştir. Bendeniz de onları ortaya koymuşumdur sadece... Hatta Cüneyt Çakır yıpranmasın diye ona derbilerin verilmemesini bile uygun gördüğümü yazı ve söylemlerinde belirtmişimdir.  

Gelin görün ki, kulüp başkanları ve onların kadim yağcıları yöneticiler, spor basınının renkli gözlükleri olan yazar, yorumcular, tribünlerin futbolun f’sinden anlamayıp, yukarıdaki sıralamada yer alanların dolmuşunda gezen taraftar da demeyeceğim, adamlar, Cüneyt hocanın düdüğü bırakmasını bile isteyecek kadar düşük düzeydedirler. Hele hele bu tribündekiler futbola siyaset karıştırmak gibi bir rezillik de sergilemektedirler.

Eh şayet bir ülkede, yani bizde, futbolda da her türlü rezillik Amerika’daki zata bağlandığına göre, Cüneyt Çakır hocam da Dünya Kupası maçını böyle yönetiyorsa, aslında hiç şaşmamam lazım galiba...