M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Büyük Hercümerce Doğru...

Büyük Hercümerce Doğru...

Sovyetler Birliği’nin çöküşünü bilenlere soruyorum: ABD de onun gibi çökebilir mi?..

Bu çöküş başlamıştır bile...

ABD çökerse İsrail onsuz ne kadar dayanabilir?

Irak’ın kuzeyindeki Kürt devleti kaç gün ayakta durabilir?

ABD destekli Arap rejimleri onsuz ne yaparlar?

Bizde meşruiyetlerini ABD’den, İsrail’den, AB’den alan güçler ne yaparlar?

ABD, Sovyetler Birliği gibi oldukça kolay çökebilir mi?

çökerken dünyayı da allak bullak edecek girdaplara yol açar mı?

İsrail, bir ölüm kalım savaşı içinde nükleer silahlarının fitillerini ateşler mi?

Kutsal metinlerdeki Kıyamet âlametleri zuhur eder mi?

On milyonlarca insan korkunç şekilde hayata veda eder mi?

Geride kalanlar, nükleer serpintilerden dolayı, ölümden beter facialarla karşı karşıya kalır mı?

Kudüs’ü tekrar feth edecek Selahaddin kimdir, hangi kavim içinden çıkacaktır?

Kostantiniye’nin yeniden fethi ne zaman olacaktır?

Kahtanîler, Süfyanîler, Deccal, Mehdi...

Nüzul-i İsa aleyhisselam...

Melhame-i Kübra savaşı...

Filistin’de, Suriye’de, Irak’ta büyük korkunç çarpışmalar...

Nehrin kuruyan yatağından çıkacak hazineler... O hazinelere doğru çılgınca koşuşan ve onları paylaşmak için üşüşen beyinsiz insan sürüleri... Veyl onlara, vah onlara!..

Toprak bazı yerlerde zehir olacak... Gök zehirlenecek, rüzgâr ölüm ve hastalık bulutlarını dört cihete savuracak...

Büyük nimet ekmeği, nan-ı azizi çöpe atanlar, ayak altında çiğneyenler bir lokma ekmeğe muhtaç kalacaklar.

Arşa hırlayanlar o günlerde ne yapacaklar?

Uğursuz haram paraların sahiplerini pis servetleri kurtarmayacak.

Kara parayla Florida’da Şeddadî bir villa satın alan Numeyrid oraya kaçıp kurtulamayacak. çünkü Florida da, villası da batacak...

çok pahalı, çok Nemrudî, çok lüks otomobilleriyle üstünlük taslayan, halka tepeden bakan, gurur ve kibir sergileyen beyinsizler o binitlerle gezemeyecekler. Binit yakıtla çalışır, yakıt nerede?

Su alan geminin kaptanlığını ele geçirmek için çekişip tepişenler o günlerde ne yapacaklar?

Yalan söyleyen, halkı aldatan, emanetlere hıyanet eden, vaadlerini tutmayan münafıklar o günlerde ne yapacaklar?

Hırsızlar, talancılar, soyguncular, ihalelere fesat karıştıranlar, saçı bitmedik yetimlerin haklarını yiyenler, bütçeleri hortumlayanlar... Haliniz ne olacak sizin o zamanlarda?

VİP kapılarından geçemeyecekler...

Kara ve necis servetlerini huzur içinde yiyemeyecekler.

Zalimlerin ne tahtları kalacak ne taçları...

ölmek isteyecekler... ölüm onlar için bir kurtuluş değil. Bunca günahın, isyanın, zulmün, tuğyanın, gururun, kibrin hesabı var.

Kabir sâlihler ve saidler için Cennet bahçelerinden bir bahçe; şakiler, azgınlar, iman ve İslâm nimetine küfranda bulunanlar için Cehennem çukurlarından bir çukur... Resul böyle haber veriyor.

Fakir ve perişan din ve iman kardeşleri aç gecelerken, tok sabahlayanlar ne yapacaksınız o büyük sarsıntılarda?

Benlik şirkiyle dünyayı fesada verenler, ne olacak haliniz?

O yığdığınız korkunç servetler sizi kurtaracak mı sanıyorsunuz?

Vah size, eyvah size, yazıklar olsun size!..

O günler gelince nereye gidecek, nereye kaçacaksınız?

Yer ateş, gök ateş, hem çar cihet ateş...

Merhametsizler, gaddarlar, zalimler, işkenceciler!.. “Merhamet etmeyene merhamet edilmez” buyurulmuştur. O dehşetli günler gelince siz merhametsizler, altına sığınacağınız gölge bulabilecek misiniz?

Gurur kibir sergileyenler, öfke ve kin kusanlar istikbalinizi düşünün ve titreyin...

Elmaslar, pırlantalar, zümrütler, yakutlar, zebercetler... Hepsi boş hepsi boş...

Büyük kurtuluş, ebedî saadet için iman lazım, din lazım, ibadet lazım, salih ameller lazım, güzel ahlâk lazım, fazilet lazım, nefsle büyük cihad yapmak lazım...

Geceleyin tenhada ağlamayanlar, ey kuru gözlüler sizin haliniz ne olacak?

Hafifülhaz olanlara, yükü az olanlara, toprağa yakın mütevâzılara, alçakgönüllülere ne mutlu...

Ey sefil ve sefih fare!.. Kuyruğuna bağlı o kabakla, kurtuluş ve necat deliğine nasıl gireceksin?

Ey yalakalar, ey dalkavuklar, ey zevzekler, ey zalimleri şakşaklayanlar!.. Başınıza toprak saçacağınız günler uzakta değil.

Yol İslâm, sığınak rahmet-i Rahman, yapılacak iş ibadet ve cihad, dünya işlerinde adalet ve istikamet...

Kendilerini kurtarmak isteyenler safralarını atsınlar.

Gülünecek zaman değil, ağlamak hengâmıdır bu an...

Ben ben ben diyenlerin benlikleri batsın!

Biz diyenlere ne mutlu.

Dedikoduları bırakalım, ebedî ve evrensel bilgeliğin gösterdiği yoldan gidelim.

Büyük sarsıntılara, girdaplara, hercümerce hazırlanalım.


Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi