M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Asıl Cumhuriyetçi Bendenizim

Asıl Cumhuriyetçi Bendenizim

TEORİDE ve realitede tek tip cumhuriyet yoktur, çeşitli cumhuriyetler vardır.
Dünya üzerinde belki de üç yüz altmış tür cumhuriyet gelmiş geçmiştir, halen vardır.
Kuzey Kore diktatörlüğü de bir cumhuriyettir, Fransa da…
İran’da bir İslam Cumhuriyeti vardır. Bu cumhuriyet Kur’ana, Sünnete uygun bir cumhuriyet midir?
Pakistan İslam Cumhuriyeti… Aynı soru onun için de geçerli…
Moritanya İslam Cumhuriyeti…
Cumhuriyetin temel şartları ve özellikleri nelerdir?
1. Fazilet=erdem üzerine kurulu olacak, erdemli bir cumhuriyet olacak.
2. Uluslararası şeffaflık, temizlik notu 10 üzerinden 4 olan bir rejimin adı cumhuriyet de olsa, o gerçek bir cumhuriyet midir?
3. Âdil olmayan bir rejimin adı cumhuriyet olabilir ama kendisi olamaz
4. Gerçek cumhuriyette âdil kanunlar ve âdil bir hukuk sistemi ve âdil yargı vardır.
5. Ahlaksız bir rejim sözde bir cumhuriyettir.
6. Bulunduğu ülkenin tarihine, kültürüne, millî kimliğine düşman bir rejim asla gerçek bir cumhuriyet olamaz.
7. Millî kimlik ve kültüre, millî tarih ve devamlılığa aykırı resmî bir ideolojisi olan düzen veya sistem gerçek cumhuriyet değildir.
8. Yalan ile cumhuriyet bir arada olamaz.
9. Hiçbir vesayet, egemen azınlık rejimi gerçek cumhuriyet değildir.
10.   Halkına din, inanç, vicdan, can ve mal, ırz namus ve neseb hürriyeti ve güvenliği sağlamayan, aksine bu konularda zulüm yapan rejimler sözde cumhuriyettir.
11.   Çocukları, genç nesilleri yabancılaştıran bir cumhuriyet gerçek bir cumhuriyet midir?
12.   Yahudi cumhuriyeti… Kriptoların cumhuriyeti…
13. Korku ve terör cumhuriyeti…
14.  Cumhuriyet rejimi ilim, irfan, hikmet, doğruluk dürüstlük, adalet, insaf, halka şefkat, merhamet, yargı önünde eşitlik rejimidir.
15.  Gerçek Cumhuriyet kara, kirli, gayr-i meşru para ve servet birikimine izin vermez.
16.  Gerçek cumhuriyette, istisnâî olarak rüşvet ve münferit yolsuzluk vak’aları olabilir ama genel bir kokuşma olmaz. Nadir, istisnâî, münferit yolsuzluklar da emsaline ibret olacak şekilde tenkil edilir, cezalandırılır.
17.  Çocuklara, genç nesillere doğru inançlar, doğru fikirler, doğru kültür ve bilgiler aşılamayan, onlara yüksek ahlak ve karakter terbiyesi vermeyen,  güzel olmayan, güzele hizmet etmeyen bir cumhuriyet çok nâkıstır, ona cumhuriyet denemez.
Bendeniz erdemli cumhuriyete taraftarım.
Toplumdaki yanlışlıkları, eğrilikleri, çirkinlikleri tenkit ettiğim için fakiri cumhuriyet düşmanı olarak karalayanlar yalancıdır, iftiracıdır, insafsızdır.
Asıl cumhuriyetçi benim.
(İkinci yazı)
Mısır’da İhvan ve Selefî Nur Partisi
MISIR’DA yaşanan faciaların hangisini sayayım…  İki Müslüman parti, İhvan ile Selefî Nur Partisi arasında büyük bir uçurum ve düşmanlık var. İhvan iktidarda iken, Nur Partisi askerî darbeyi destekledi, din kardeşlerini sırtından hançerledi. Hâlâ da zalim askerî darbe idaresini destekliyor, yaptıklarına teşekkür ediyor.
İhvan da Zemzemle yıkanmış değil. İktidara gelince dediğim dedik dedi, “öteki” Müslümanlarla birleşmedi, anlaşmadı.
Selefî partisinin başta gelenlerinden biri “Biz teokratik rejim istemiyoruz” diyerek islamî rejim istemediklerini açıkladı. Bu da büyük bir rezalettir.
Suriye’de rejime baş kaldıran çeşitli Müslümanlar bir türlü birleşemiyor.
Ya Türkiye ya Türkiye!.. Müslüman iktidarla Müslüman bir cemaat arasında savaş sürüyor.
Müslümanlar birbirinin gözünü oyuyor.
Müslüman cemaatler, tarikatlar, sektler, hizipler, fırkalar, parçalar birbirlerini ötekileştirirse olacağı budur.
Türkiye Müslümanları birbirlerini seviyor mu? Kendi cemaatine mensup olanları seviyor, öteki Müslümanları ya hiç sevmiyor, yahut az seviyor. Bu durum, Resulallah Efendimizin (Salat ve selam olsun ona) “Siz birbirinizi sevmedikçe Müslüman olamazsınız” uyarısına aykırı değil midir?
İslam’ın temel prensiplerinden biri de, mü’minlerin birbirlerine şefkatli ve merhametli olmasıdır. Nerede bu şefkat ve merhamet?
İslam’ın diğer bir temel prensibi Ümmet işlerinin meşveretle=ehil ve güvenli olanlara danışmakla yürütülmesidir. Zamanımızda ne Ümmet var, ne Ümmet çapında meşveret.
Zaten zâhiren meşveret edilse bile, danışılan kimseler ehliyetli, liyakatli ve güvenilir kimseler değilse, doğru dürüst meşveret edilmiş olmaz.
Alman birliği kurulmadan önce üç yüz küsur devlet, prenslik, site devleti ve kilise arazisi arasında gümrük birliği kurulmuştu, zamanımız Müslümanları da Ümmet ve râşid İmamet sistemi kurulmadan önce aralarında sevgi, ittifak, tesanüd, vifak, adem-i şiddet, din ve iman kardeşleriyle savaşmamak konusunda bir birlik kursalar ne iyi olur.
27 Mayıs 1960, 12 Eylül 1971, 12 Eylül 1980 ve 28 Şubat devrimlerini yaşamış Türkiye’de bazı Müslümanlar hâlâ askerî veya sivil darbe peşinde koşuyorlar. Ne büyük bir basiretsizlik.
Tefrika, bölünmüşlük, parçalanmışlık Müslümanların belini büküyor ama tekbir Ümmet olma, bu Ümmete râşid bir İmam seçip ona biat ve itaat etme konusunda en ufak (tekrar ediyorum en ufak) bir teşebbüs ve kıpırdanma yok.
Bu gidişatın sonu nedir, biliyor musunuz? Suriye ve Mısır gibi olmaktır.
Bizim de İhvanlarımız, Selefilerimiz, Şucularımız, Bucularımız var.
Bizde de, Müslüman oldukları halde şer’î bir sistem istemeyen Müslümanlar var.
Müslümanlar nasıl uyanacak?
İş işten geçtikten sonra mı?

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi