M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Müslüman Temiz Bir Gencin Tembelliği ve İnatçılığı

Müslüman Temiz Bir Gencin Tembelliği ve İnatçılığı

LİSEDE veya üniversitede okuyan Müslüman temiz bir genç… İslamî ölçülere göre reşid=ergen, yani mükellef ve sorumlu… Bu temiz gence Osmanlıca öğrenmesini, gerekçelerini de anlatarak söylüyorsunuz… Kabul eder gibi görünüyor, lakin öğrenmiyor. Bu öğren(e)memekte iki sebep olabilir: Ya iradesi ve gayreti yetmemektedir… Yahut inadından öğrenmemektedir. Her iki halde de, gencimize verilecek not kırıktır. Onun kendi haline bırakmak gerekir. Bu kadar iradesiz veya inatçı bir kimse ileride hizmet edemez. Böyle iradesiz veya inatçı bir kimseye yatırım yapılmamalıdır. Ne hali varsa görsün!

Yine böyle temiz bir gence el yazısını düzeltmesini, güzelleştirmesini söylüyorsunuz. Bunu da yapmıyor, yapamıyor…

Namazları, başında islamî bir serpuş olduğu halde kılmasını, bunun fıkhımızda Sünnet ve edeb olduğunu anlatıyorsunuz, yine dinlemiyor.

Cep telefonu konusunda uyarıyorsunuz. Ziyaretlerde, büyüklerin yanında, sokaklarda cep telefonu ile konuşmanın, bu aleti kurcalayıp durmanın çok ayıp olduğunu; cep telefonu manyağı, hastası, fetişisti, delisi, bağımlısı olmanın akıllı ve terbiyeli temiz bir Müslüman gence yakışmayacağını anlatıyorsunuz. O, bu uyarı ve nasihatleri hiç dinlemiyor, hiç kaale almıyor ve cep telefonu konusunda olanca görgüsüzlüğü ve terbiyesizliği sergilemekte fütursuzca devam ediyor. Maalesef bu gencimiz, bu haliyle hizmet edemez. Ona yatırım yapılmamalıdır.

İleride İslam’a, bu memlekete, bu halka, bu devlete (rejime değil), insanlığa hizmet edecek gençlerin bilgi; kültür, ahlak karakter ve aksiyon; sanat güzellik ve estetik boyutlarının çok güçlü ve gelişmiş olması gerekir.

Hizmete yönlendireceğimiz gençlerin islamî kriterlere göre yetiştirilmesi gerekir.

Mademki lisede veya üniversitede okuyorlar, mutlaka okuma yazma bileceklerdir. Türkiye Müslümanları için okuma yazma Türkçenin Kur’an yazısı ile okunup yazılması demektir. Hiçbir Müslüman gencin bu yazıyı dışlamaya, öğrenmemeye hakkı yoktur.

İleride hizmet edecek genç Kur’an, Sünnet, Cemaat Müslümanı olarak yetiştirilmelidir. Ehl-i Sünnet edebine göre namaz (ihramlı kıyafet dışında) başı örtülü olarak kılınır. İnatla başı açık namaz kılan gençlere yatırım yapılmamalıdır.

Daha nice şartlar vardır:

1. Yetiştirilecek gençler, Şeriat Ümmet ve Hilafet şuuruna sahip olmalıdır.

2. Onlara, özet olarak Ehl-i Sünnet akaidi okutulmalı ve öğretilmelidir.

3. Beş vakit namazı dosdoğru kılmaları gerekir.

4. Ruhbanları erbab haline getirmemeleri, putlaştırmamaları onlara öğretilecektir.

5. Onlara, başka meşreplere mensup ehl-i Tevhid ve ehl-i Kıble Müslüman kardeşlerini dışlamamaları, ötekileştirmemeleri, onları sevmeleri öğretilmelidir.

6. Hizmete yönlendirilecek gençler gıybet ve iftira etmemeli, yalan söylememelidir.

7. Onlara eski İslam Osmanlı İstanbul kültürü, ahlakı, terbiyesi, görgüsü, nezaketi, kibarlığı, efendiliği, mürüvveti öğretilmelidir. Bu lafla olmaz. Ehliyetli, icazetli, liyakatli hocalar tarafından öğretilebilir ancak.

8. İleride hizmet edecek gençlerimiz ihlas dersleri verilmelidir. İhlassız hizmetkar olmaz, sadece din sömürücüsü bir canavar olur.

9. Gençlerimize Büyük Cihad dersleri verilmelidir. Nefs-i emmâresini yenmiş, dizginlemiş, kontrol altına almış olmayanlardan köy olmaz, kasaba olmaz.

10. Müslüman genç asla ve asla holiganlık, militanlık yapamaz, taassuba (fanatizme) kapılamaz. Onun bu konuda iyi yetiştirilmesi gerekir.

11. Mezhepsizlerden, bid’atçilerden, sapık fırkalara meyl etmiş olanlardan, dini imanı para ve menfaat olanlardan, reformculardan, light ve ılımlı İslamcılardan, dinde yenilik değişim isteyenlerden, sekter zihniyetlilerden başarılı hizmetkâr yetişmez. Onlar hizmet eder gibi görünseler de, gerçekte edemezler.

***

İleride hizmet edemeyecek derecede iradesiz, inatçı, derlenip toplanmaz gençlerimiz yine bizim çocuklarımızdır ama onlara yatırım yapılmaz.

Ümmet-i Muhammed (Salat ve selam olsun ona) necat bulmak, iflah olmak, kurtulmak, zilletten izzete geçmek, hür ve haysiyetli bir hayat sürmek istiyorsa; en akıllı, en istidatlı, en kabiliyetli, cevheri ve kumaşı en kıymetli, en firasetli, en sağduyulu çocuklarını islamî hizmetler için yetiştirmelidir.

Subaylık… Öğretmenlik… Hademe-i hayrat (din görevlisi)… İdarecilik… Hukuk… Sanat… Edebiyat… Tarih… Mimarlık… Hizmette öncelikli sahalar bunlardır.
08 .04.2016    

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi