M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Bin Liraya İftar Yemeği

Bin Liraya İftar Yemeği

ADAM başına bin liraya süper lüks iftar yemekleri veriliyormuş… İslam dini, Allahın Kitabı Kur’an, Allahın Resulü Muhammed Mustafa (Salat ve selam olsun ona), İslam ahlakı, İslam bilgeliği, vicdan, sağduyu böyle israfları asla doğru bulmaz ve kabul etmez. Diyanet, dinî cemaatler, tarikatlar, ziyalı Müslümanlar bu gibi israflara karşı etkili şekilde çıkmalıdır ve yapanları orta yola çağırmalıdır. 
***
Tekrar ediyorum: Bol yıldızlı, içkili, fuhuşlu lüks otellerde dindar kişilerin ve kuruluşların iftar ziyafeti vermeleri caiz değildir. Bunu anlamak için din hocası olmak gerekmez.
***
Bugünkü laik ve çağdaş hukuka göre genç bir kadının veya kızın mini etek giyerek, açık saçık kıyafete bürünerek, bin türlü işve yaparak erkekleri tahrik edip azdırması, taciz ve tecavüz suçlarını dolaylı şekilde teşvik etmesi suç değildir ama İslam hukukuna ve ahlakına göre suçtur.
***
Her gün yazsam azdır: Din ile dünya ayrılamaz. Din sadece bir vicdan işi değildir, aynı zamanda dünya işidir. Din düşmanları din ile dünyayı ayırmak, Müslümanları dinden kopartıp dünyevileştirmek istiyor. Dünyevîlik dinsizliğe köprüdür.
***
Birtakım İslamcıların Kemalistlikleri beni iğrendiriyor ve tiksindiriyor. İslam ile Kemalizm asla uyuşmaz ve bağdaşmaz.
***
AK Parti iktidarı, Türkiye’ye Cumhuriyet tarihinde 1924’ten yana görülmemiş bir din, vicdan, fikir hürriyeti getirdi ama Müslümanlar bu hürriyeti fırsat bilip gerekli ve zaruri hizmet ve vazifeleri yapamadılar. Bu vazifelerin birincisi, Tevhidî eğitim yapan güçlü okullar ve liseler açmaktı.
***
Cami binaları Allah rızasını kazanmak için ihlasla yapılmalıdır. Cami yapımına siyaset, benlik, şöhret, itibar prestij kazanma hırsları alet edilmemelidir. 
***
Müslüman idareciler, siyasetçiler, gazeteciler, yazarlar, fikir adamları; estetik, güzel sanatlar, mimarlık, şehircilik, dekorasyon, giyim kuşam, serpuş, tesettür, hüsnühat, geleneksel millî ve islamî sanatlar konusunda birikim sahibi olmalıdır. 
***
Vakfı eserleri, restore edildikten sonra, vakfiyesindeki şartlar göz önüne alınarak ehliyetli ve liyakatli şahıs ve kurumlara verilmelidir. Tekke binalarında namaz kılınmalı, zikrullah yapılmalı, medrese binalarında islamî ilimler okutulmalıdır. Böyle yapılmadığı takdirde vakfiyelerdeki lanet şartlarının tehdidi altına girilmiş olunur.
***
Çocuk, öğrenci, genç yetiştirmek demek onların yatıp kalkma ve yeme ihtiyaçlarının karşılanmasından, onlara burs vermekten ibaret değildir. Yetişmek bilgi ve kültür, onun yanında ahlak ve karakter terbiyesi vermekle olur. Çocuklara, öğrencilere, gençlere bunları veremeyen dinî kuruluşlar vazifelerini hakkıyla yapmış olmazlar.
***
Camiler kutsal mekanlardır. Cami avlularında WC reklamları bulunması son derece yakışıksızdır, ilkelliktir, pespayeliktir.
***
Her Müslüman her sabah kendisiyle şu ahdi yapmalıdır: Bugün hiç gıybet ve iftira etmeyeceğim, yalan söylemeyeceğim, dilim ve elim ile kimseye zarar vermeyeceğim, fitne ve fesat çıkartacak bir şey yapmayacağım…
***
Küfrü beğenen, küfre razı olan kâfir olur. Bütün Müslümanlara gerçek din hocaları, gerçek şeyhler ve kamil mürşidler bu konuda ders vermelidir.
***
Bir not: 12 Haziran 2016, gece saat 2’de sahur için kalktım. Gecenin o saatinde Sultanahmet meydanından hoparlörle çalgı sesleri geliyordu. Bunlar ne çalgısıydı? O civarda turistik otellerde kalan yabancılar, Türkler gecenin köründe çalgı çalıyorlar diye rahatsız olmuş ve hayret etmişlerdir.
(İkinci yazı)
26 Haz. Pazar İmza Günü
Önümüzdeki 26 Haziran Pazar günü saat 15 ile 18 arasında Beyazıt Kitap Fuarı BEDİR Yayınevi standında (no. 147)  dört ciltlik İHYÂU ULÛM’İ’D-DİN külliyatını ve kendi eserlerimi imzalayacağım. Hüccetülislam ve Zeynüddin İmam Gazali’nin, bir benzeri olmayan kitabı İHYÂ; hak din İslam’ı ayetlerin, hadislerin ve İslam büyüklerinin menkıbe ve uygulamalarının ışığında en güzel anlatan kitaptır. Alanlara, İbn Hacer el-Heysemî’nin YAKICI YILDIRIMLAR adlı büyük eseri hediye olarak verilecektir. İHYÂ’yı okuyan, anlayan, içindeki bilgileri hayata uygulayan kişi inşaallah kurtuluşa erer ve ebedî saadete nail olur. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi