M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

İslam’ın ve Çağın gerisinde kalmak

İslam’ın ve Çağın gerisinde kalmak

SORU:  Türkiye Müslümanlarının en büyük kültür problemi nedir?

Cevap: Şifahî kültürden medenî kültüre geçmektir?

Bu ne demektir?

Şu üç boyutta bilgide, aksiyon ve ahlakta, estetik güzellik ve sanatta İslamı ve modern kültürü yakalamaktır.

Zamanımız Müslümanları İslam’ın ve çağın çok gerisinde kalmışlardır.

***

Cami mi yapmak önemlidir, okul mu?

-Elbette, İslam mektebi ve medresesi camiden önce gelir.

Niçin?..  İslam mektebi olmazsa vasıflı Müslüman yetişmez, camiler boş kalır.

***

Cami ne demektir?

-Mihrabındaki imam, minberindeki hatip, kürsüsündeki vaiz ve cemaat demektir.

***

 Bir sanat veya zanaat ile meşgul olmanın, ürün vermenin faydaları:

Kültür hizmetidir.
Para kazandırır, geçinme yoludur.
Sağlığı korur, hastalıkları dolaylı şekilde tedavi eder, stres giderir, yapanı mutlu eder, zinde kılar.
Memlekete faydası vardır.
Vatandaşlara teşebbüs (girişim) ruhu aşılar.
***

Ateistlerin en büyük yanlışı ve yanılgısı: Kendileri inanmadıkları için Allahı yok sanmalarıdır.

***

Elime bir tesbih alıp her gün en az yüz kere İstanbul bitti diye söyleyip dursam yeridir.

Cumartesi akşamı dostlarımdan Recep bey akşam yemeğine çağırdı. Gidilecek yerin uzaklığı bir kilometre bile değil.  Beni evden alıp otomobille oraya götürmek için bir saatten fazla vakit kaybetti. Trafik öylesine kilitlenmiş... Pazar günü biraz hava alayım dedim. Belgrat ormanları çok kalabalık imiş, Kağıthane Hasbahçe mesire yerine gitmek istedim.  Gittim, otomobili park edecek yer bulamadım, geri döndüm.  İstanbulun trafiği düzelir mi? Kesinlikle düzelmez.  Ancak beş milyon insanın yaşayabileceği bir yere yirmi beş milyon insan doldurursanız sonu böyle olur.

***

Ünlü bir kişi, karımın fuhuş sabıkası var demiş... No comment.

***

Yeni açılan bir börek dükkanından kıymalı börek aldım. Kilosu 55 liraydı. Benden aldığı not, 10 üzerinden 5’ti.  7’nin altındaki not kurtarmaz.

***

On üç yaşındaki çocuk babasının otomobilini kullanmış, ortalığı birbirine katmış.  Çocuk mu suçlu, baba mı, millî eğitim mi?


***

Üvey babasından para istemiş, vermeyince başına bıçak saplamış. Adamcağızın fotoğrafını gördüm, başında saplanmış bıçak olduğu halde acil servise yetiştirmişler.

***

Bir spor merkezinde fuhuş yapan karılar, yaptıran adamlar yakalanmış.  Bir kısmı tutuklanmış, bir kısmı serbest bırakılmış.  Hapishaneler o kadar dolu ki, aman yeni tutuklu göndermeyin diyorlarmış.

***

Lüks restoran adam başına kahvaltının fiyatını 100 liraya çıkarmış, müşteri patlaması olmuş.  Kahvaltı statücüleri akın akın geliyormuş.

***

O cemaat keşke darbe teşebbüsü yapmasaydı.  Hem kendileri, hem devlet, hem ülke, hem halk çok büyük zarar gördü.

***

Çaldıkları antika kitapları Londrada, İtalyada satan namussuz, harami, hırsız, alçak, rezil, şerefsiz, it, uğursuz, eşkiya heriflerin iki yakaları bir araya gelmesin, beladan belaya uğrasınlar.

***

Tarihî camiin duvarlarına CAMİİ kapısı yazan levhalar koymuşlar.  Türkçe elden gitti.

***

DİYANET’e:  Avrupa kriterlerine uymadığı için reformcular tarafından yayından kaldırılan küçük ama çok faydalı CEP İLMİHALİ yeniden yayınlanmalıdır.

***

Kur’an-ı Kerimdeki üç yüz küsur muhkem ayetin bu devirde hükmü yoktur, onlar tarihseldir demek küfür sözüdür, söyleyeni dinden çıkartır.

***

Değerli fikir adamı İsmet Özel Bey kalp krizi geçirmiş, ona ve bütün hastalara Cenab-ı Hak’tan şifalar diliyorum.

***

ÖNEMLİDİR: İlaç kullanan herkesi (kullanmayan kaldı mı?)  uyarıyorum: İlaç zehirlenmesine maruz kalmayınız.  İlaç sanayiine çalışanların tuzaklarına düşmeyiniz.  Gereksiz, lüzumsuz ilaç tüketmek,  kişiyi daha fazla hasta eder.

***

Vehhabî Suudî Arabistanın şu son haline ne buyurursunuz? İsrailin uydusu haline geldi.

***

Cemal Kaşıkçının öldürülmesi, cesedinin asitte eritilmesi veya tandırda yakılıp kül haline getirilmesi;  Kur’ana, Sünnete, Şeriata, adalete, insafa, hikmete, sağduyuya. insanlığa taban tabanı zıt bir vahşettir.     

***

Depremin ayak seslerini duyuyor musunuz?

***

Müslüman cemaatler, tarikatlar, fırkalar, hizipler, dernekler, vakıflar; başı çeken kimseler, pabucu büyükler birleşmemek konusunda sanki ittifak etmişlerdir.


***

Para, zenginlik, refah, lüks, israf bir topumu bozarmış. Müslümanların halinden anlaşılıyor.

***

Haksızlıklar karşısında susmaması, konuşması ve yazması gerektiği halde susanlar dilsiz şeytandır.

***

Camiin önünden geçerken Ezan okunmaya başladı. Bizim sözde dindar Müslüman (şer’î bir mazereti ve zarurî bir işi olmadığı halde) hiç takmadı, yürüyüp gitti.  Böyle dindar Müslüman olur mu yahu?

***

HİÇ UNUTMAYIN: Şükr edilmezse, aksine küfranda bulunulursa nimetler elden gider. Bu memlekette yıllardan beri her gün (evet her gün) milyonlarca ekmek, bir yığın yemek çöpe atılıyor.

***

Yıllardan beri kendim için yazıyorum.  Kendim için yazmak ne demek? Yazmazsan vazifemi yapmamış olurum, vebal atında kalırım demektir.

***

İznikte, yedi yüz yıllık tescilli anıt servi ağaçlarını hainler yakmışlar. Bunlara nasıl kıydılar?

***

Yine, acımasız bir insan köpeğini otomobile bağlayıp yolda sürüklemiş.

***

HER GÜN YAZSAM AZDIR:  Evcil domuz, yaban domuzu, eşek etlerini (o da haramdır) Müslüman halka yediriyorlar, yedirtiyorlar.

***

Bendeniz fıtrata aykırı maddî kalkınmaya karşıyım. En yüksek binalardan, en uzun köprülerden, en sulu barajlardan, insan boyutu ile orantılı olmayan bütün mühendislik harikalarından hoşlanmıyorum.  Bunlardan önce ilim, irfan, hizmet, sağduyu, insanlık, sanat, kültür, ahlak ve fazilet, görgü, iç barış, sosyal uzlaşı, iffet, mürüvvet, fütüvvet, güvenlik, iyi komşuluk, sevgi ve merhamet istiyorum. Bunlar yeteri kadar yoksa, beton yığınları beni tatmin etmez, mutlu kılmaz.

***

İmanın altı temel inancından biri âhirete inanmaktır. Bu inanç zayıflar, lâfta kalırsa İslam toplumu hastalanır ve çöker. Nitekim görülüyor.

***

Çocukluğumda eski Müslüman evlerinde, Padişahlık zamanından kalma levhalar asılıydı. Müstakim ol Hazret-i Allah utandırmaz seni... Eski insanlar gittiler, eski levhalar kayboldu.

***

Kendisini çok faziletli, kusursuz ve günahsız gören ve gösteren bir zat-ı muhtereme: Hürmet eder, ellerinizden öperim, bu fakiri afv buyurunuz, bendeniz kendimi faziletli bilmem, nefsimi tebrie etmem (aklamam), Meclis-i Kübera’ya davet etmişsiniz, hayâ ederim, gelemem efendim.

***

Hollanda’nın yüz ölçümü kadar tarım toprağımız yok olmuş... Niçin buğdaysız, sebzesiz kaldığımız anlaşılıyor.

***

İnşaat sektörü kriz içindeymiş...  Vah vah mı desem, başka bir şey mi söylesem, bilemiyorum.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi