Ekonomi tökezlemeye görsün!
EKONOMİ bir kez tökezlemeye görsün!
Tökezleme başlayınca siyasetçiler ilk etapta “yastık altındaki” altına “göz dikmeye” başlar.
Daha önce akıllarından kenarından geçmeyen “yastık altındaki altınları” hatırlarlar! Ve yastık altındaki altınları ekonomiye kazandırmak(!) için hemen kollarını sıvarlar. Aynen bugün olduğu gibi! Ekonomi yine tökezliyor.
Ve siyasiler yine gözlerini yastık altındaki altınlara dikmiş bulunuyor.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek yastık altında 2 bin 200 ton altın olduğunu söylüyor ve yaptıkları “ekonomiye kazandırma(!)” çağrıları sonunda bu altınlardan ancak “1 tonunu” ekonomiye kazandırdıklarını ifade ediyor.
Yastık altında gerçekten söylendiği gibi “2 bin 200” ton altın varsa ve yapılan çağrılar sonunda ancak “1 ton” altın bankalara teslim edilmişse bu ne demektir?
Bu demektir ki vatandaş yapılan çağrıya “kulak asmamış” yani iktidara güvenememiştir! Vatandaş iktidara güvenmemekte yerden göğe haklı!
Çünkü vatandaş “ faiz belasına” bulaşmak istemiyor. Siyasiler de sözüm ona bu hassasiyeti görüyor ve “faiz” yerine “aylık kira” vermekten söz ediyor.
Ama yine “kaş yapacağız derken göz” çıkarıyorlar. Zira “faiz” esas itibarıyla nedir? Kimi ekonomistler buna paranın “aylık kirası” demiyorlar mı?
Yani siyasi iktidar “altına aylık kira vereceğiz” dediğinde “faiz belasından yaka sıyrılmış” olmuyor.
Keşke böyle bir açıklama yapmadan önce Diyanet İşleri’ne bir sorsalardı. Hatta Diyanet İşleri’ne sormadan önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ’a akıl danışmış olsalar bu ifadeyi kullanmaktan vazgeçerlerdi.
İnanıyoruz ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dini bilgisi onlara “faiz ile aylık kiranın” aynı şey olduğunu söylemeye yeterdi.
Kendi başlarına hareket etmeleri sonucu her şeyi ellerine yüzlerine bulaştırıyorlar! 2 bin 200 ton altından sadece 1 tonunun bankalara yatırılmış olması iktidarın “altınları ekonomiye kazandıralım” çağrısına kimsenin güvenmediğini ortaya koymuş olmuyor mu?
Bu çağrıya kulak verenlerin sayısının “binde yarımı” bile bulmaması karşısında siyasi iktidar umulur ki bir durum değerlendirmesi yapma ihtiyacını duyar.
Gerçi şimdi onlar partilerinde “temizlik yapma” işi ile meşgul durumdalar böyle bir muhasebeye “ayıracak vakit” bulamayabilirler.
Ortada “kocaman bir güven bunalımı” olduğu söylenebilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.